Trabzon'a Bioşehir geliyor
Ulusal ve yerel kalkınma programlarındaki politikalarla uyumlu olarak kamu, özel sektör ve sivil toplum arasındaki işbirliğini geliştirerek bölgede, ekonomik, çevresel ve sosyal kalkınmayı sürdürülebilir bir biçimde sağlamayı amaçlayan Doğu Karadeniz Kalk
Ulusal ve yerel kalkınma programlarındaki politikalarla uyumlu olarak kamu, özel sektör ve sivil toplum arasındaki işbirliğini geliştirerek bölgede, ekonomik, çevresel ve sosyal kalkınmayı sürdürülebilir bir biçimde sağlamayı amaçlayan Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (Doka) üç yılda 410 projeye toplamda 35 milyon lira destek verdi. Doğu Karadeniz Bölgesinde kamuya dönük turizm odaklı kalkınma perspektifiyle projelerini yürüten Doka özel sektöre de tarım, gıda, su ürünleri ve imalat sanayii alanlarında destek veriyor. Doka Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım'a Doğu Karadeniz Bölgesi ve Trabzon'da destekledikleri sektörler üzerine konuştuk.
DOKA'nın Ordu'da çikolata vadisi oluşturma projesi var. Trabzon özelinde buna benzer bir uygulama düşünüyor musunuz?
Biyoteknoloji alanında bir çalışmamız var. Biyoteknoloji Sayın Valimizin başkanlığında diğer paydaşların katılımıyla ajansımızın da teknik desteğiyle ciddi bir noktaya geldi. Kalkınma bakanımız Cevdet Yılmaz'a sunum yapıldı. Bu toplantıda Sayın valimiz çok güzel bir sunum yaptı. Dolayısıyla bu olgunlaşmış bir proje. Üniversitede ciddi bir alt yapı var. Biz fizibilitesini hazırlıyoruz. Bir Amerika ziyaretimiz oldu. Uzmanlarımızı Japonya ve Çin'e gönderdik. Orada incelemeler yaptılar. Bu sektörde önde olan ülkelerle hem uzmanlık noktasında hem deneyim noktasında gerekli paylaşımlar yapıldı. Proje olgunlaştı. Bakanımıza son bir sunum yapılacak. Başlangıç olarak bir 30 milyonluk desteğe ihtiyacımız var. Kalkınma Bakanlığına bazen bizim başvurduğumuz cazibe merkezleri programları var. Türkiye'de 16 il cazibe merkezi olarak ilan edildi. Diyarbakır, Van ve Erzurum'da bu programlar uygulandı.
Biz bunun çok daha sağlıklı bir şekilde Karadeniz'de uygulanması için Trabzon'u cazibe merkezi fonlarından ajansın ortaya koyacağı fonlar ile merkezin diğer fonlarından yararlanarak bu alt yapıyı kuracağız. Bu kapasite, alt yapı bölgemizde var olduğundan stratejiler ona göre belirlenmiştir. Gerçekten ülkemizde çok ciddi bir boşluğu dolduracak alt yapı oluşturacak katma değere dönük çok ciddi katkılar verecek bir proje olarak değerlendiriyoruz. Amerika ziyaretinde örneğini gördüğümüz dünyada tek olan bitkisel ilaç sanayinde endemik türlerin kullanılması noktasında ciddi bir alt yapı oluşturan üniversiteyi örnek alarak bölgemize adapte olabilecek bir model geliştirip doğrudan Türkiye'ye örnek olacak bir yapılanma noktasında ciddi aşama kat edildi. Bakanımıza yapılacak sunumdan sonra bu işin geri çevrilmeyeceğini düşünüyorum. Zaten hem büyüme stratejileri hem ihracat stratejileri tamamen Ar-Ge'ye dönük, katma değeri yüksek ürünleri üretip bu alandaki boşluğu doldurup 2023 hedeflerine ulaşmayı amaçlıyoruz
Biyoteknoloji alanında stratejiler nedir?
Ticaret ve Sanayi Odası'nda bu konuda özellikle sektörde faaliyet gösteren firmalarla birlikte üniversitenin ve bizim katılımımız ile çok ciddi çalıştaylar yaptı. Sektör bu işin farkında ve sahipleniyor. Üniversite, kamu sahipleniyor. Biyoteknoloji Türkiye'de yabancı, bilinmeyen bir kavram. Gerçekten önemli bir sektör. Biz bölgeyi komple biyo bölge yapmak istiyoruz. Üniversite ayağı olacak bir merkez kurulacak. Gen bankası oluşturulacak. Laboratuarlar kurulacak. Bunun dışında Mini Biyo şehir tasarımımız var. Burada çalışan insanların hem çok güzel mekanlarda çalışma imkânlarının sunulduğu mini şehriyle botaniğinin olduğu bitkilerin çok güzel sergilendiği müthiş bir cazibe merkezi olarak bir yapı planlıyoruz.
Belediyenin yapacak olduğu botanik bahçesinden farklı bir şey mi?
Bu biraz daha biyoteknolojiye has olacak. Daha özel bir tasarımla endemik türlere dönük özel bir tasarımla hem de dışarıdan uzman bölgemize getirmek açısından onlara da son derece rahat konforlu mekânlar oluşturma, çalışmalarını araştırmalarını yapabilecekleri bir biyo şehir oluşturma fikrimiz de var.
DOKA bugüne kadar işletmelerin güçlenmesi için verdiği hibe desteği ne kadar? Doka'nın verdiği hibe destekleriyle kaç tane yeni işletme kuruldu. Bu desteklerden dolaylı olarak istihdama katkınız ne kadar oldu?
Kurulduğumuz günden bugüne, 3 yıldır, hem özel sektöre hem kamuya hem sivil toplum örgütlerine Mali destekler veriyoruz. Şimdiye kadar 11 programda 410 projeye destek verdik. Bunun yekünü de 35 milyonu aşıyor. Proje bütçelerini düşününce 70 milyona yaklaşıyor. Sivil toplum kuruluşlarına kamu ve özel sektöre ciddi anlamda destek sağladık. Bu desteklerimiz devam edecek. Şimdiye kadar turizm ağırlıklı özellikle kamuya dönük projelerimizde turizm odaklı bir kalkınma perspektifiyle devam ettik. Özel sektörde tarım, gıda ve su ürünleri bu sene de imalat sanayini destekliyoruz. Yeni dönemde de ne tür destekler vereceğimizi yönetim kurulu bir araya gelecek. Karar verecek sonra da Kalkınma Bakanlığı'nın onayına sunulup strateji ortaya çıkmış olacak.
Dubai'ye turizm fuarında Trabzon'umuzu ve bölgemizi tanıttınız? Bu fuarın Trabzon'a ve bölge tanıtımına katkısı nedir?
Dubai'de 3.kez bu fuara katılıyoruz. Onun dışında biz hedef pazara dönük Sudi Arabistan'a ve Riyad iki defa fuara gittik. Dolayısıyla çok yoğun bir tanıtım faaliyetimiz var. Körfez ülkelerine dönük İran'a gidildi. Orada bölgemizin tanıtımları yapıldı. Doğu Karadeniz Bölgesi'ne gelen turist sayısı 34 binlerden 90 bini aşmış durumda. Son 2 yılda % 114'lük bir sıçrama var. Özellikle körfez ülkelerinden gelen turist sayısında müthiş bir artış var. Ama esas patlamayı bu sene görüyoruz. Nisan ayından itibaren gelmeye başladılar ciddi bir talep var. Dubai'deki fuara ilk defa bölgemizdeki özel sektör temsilcileri katılarak stant açtılar. Onların bu fuara katılması çok sevindirici. Bölgemizdeki oteller bizimle birlikte orada tanıtım yaptılar. Ben orada bölgemize tur gönderen turizm faaliyetlerinde bulunan tur acenteleriyle toplantı yaptım. Onların bölgemize bakışını ve karşılaştıklarını sorunları görüştüm. Vurguladıkları şey şu oldu. Gelen talebin şu anda yarısını geri çeviriyoruz.
Konaklama yetersizliği ve konaklama kalitesinden kaynaklanıyor. Belli gelir düzeyinde olan turistlerin her türlü konaklamayı talep ediyor onlar bulamıyorlar. İkincisi çok üst düzeyde kaliteli olan üst gelir grubuna hitap eden müşteri grubuna da kaliteli konaklama bulamıyorlar. Dolayısıyla gerçekten turist sayısında bir patlama yaşanıyor. Bölgenin turizm sektöründe adapte olmakta zorlandığını görüyoruz. Hem hizmet sunumundaki kalitesi hem de konaklama kalitesi ve konaklama yetersizliğinden kaynaklanıyor. Bunu hızlı bir şekilde çözmemiz gerekiyor. Sayın Valimiz son derece turizm konusunda odaklı çalışıyor. Bu konuda şu anda ciddi çalışmalar başlattı. Boş evleri, yayla evleri, villaları boş ev stokunu çıkarıyorlar. Buna dönük bir yapılanma yapılıyor. Bu fuarda gördüğümüz bölgeye hem emlak hem yatırım talebi var. Zaten Sayın Valimiz şimdiye kadar kamu arazilerinin tahsisi ve yatırımcı çekme konusunda ciddi bir aşama kaydedildi. Bize orada beş tane beş yıldızlı otel yapma talebi geldi.
Sizin özel sektörde otel yapmak isteyenlere destek verme düşünceniz var mı?
Bizim bu sene turizm sektöründe destek verme hedefimiz var. Aynı zamanda Kalkınma Bakanımız Cevdet Yılmaz geldiğinde yayla yollarının yeşil yol hattının bir koridor olarak planlanmasını içeren projesini arz ettik. Sadece yol yapılması değil. Yol güzergahında eko köy oluşturulması, konaklama merkezleri ve cazibe merkezlerinin oluşturulmasıydı. Bakanımız bu noktada bir ek kaynak göndereceklerini belirttiler. Dolayısıyla iki kaynağı birleştirdiğimizde özel sektöre dönük ciddi bir desteğimiz bölgede olacak. Körfez sermayeli dört beş tane ciddi yatırımcının otel yapma talebi var. Bu yatırımlar geldiğinde turizm çok ciddi bir noktaya gelecek. Malumunuz Riyad'tan seferler başlıyor. Lübnanlı bir firma konaklama konusunda garanti verilirse charter seferlerini başlatmaya hazır olduklarını söylediler. Dolayısıyla yakın gelecekte Yakın zamanda Riyad'ın yanına Cidde, Dubai ve Lübnan'dan direkt uçuşlar seferler başlayacağına inanıyorum.
Sizce turizm sektöründe olması gerekenler?
Bölgemizde turizm çok hızlı gelişirken belirli problemlerde ortaya çıktı. Bunu kabul etmek lazım. Turizm işletmelerimizin dikkatli olması gereken noktalar var. Aşırı fiyat politikasından hizmet sunumuna kadar dikkatli olmaları gerekir. Malumunuz turizm sektörü çok kırılgan bir sektör. Birde turizm sektörünün alternatifi çok. Doğu Karadeniz özel bir bölge olmasına karşın alternatifi bulunabilecek bir bölge. Şu anda Endonezya, Malezya doğal güzellikleriyle körfez ülkelerine hitap edebilecek yapısı var. Dolayısıyla çok hassas olunması gerekiyor. Mevcut yerel stok, insan kaynağını çok iyi eğitip güçlendirmek lazım. Ya da başka bölgelerden insan kaynağı getirip bunu hızlı bir şekilde çözmemiz gerekiyor. Bu işe artık bizden çok bu işten ekmek kazanan, geçimini sağlayan insanların sahip çıkması gerekiyor. Bu boşluğu doldurması lazım. Arzu ettiğim bir konuda hızlı bir şekilde hem Trabzon'da hem bölgede bu işin sivil bir otoritesinin olması gerekiyor. Trabzon'da turizmciler vakfı ya da derneğinin kurulup sektörü denetlemesi gerekiyor. Bunun örnekleri Antalya'da Ürgüp'te var.
Bu fuarların bölgeye ve Trabzon'a kazanımı nedir?
Rize'de bulunan Ridos Termal Otel'de Dubai'deki fuara bizim standımızla katıldılar. Çok memnun kaldılar. Seneye çok daha güçlü katılmak istediklerini belirttiler. Biz de önümüzdeki yıl standımızı büyütüp daha çok firmanın katılmasını sağlayacağız. Bu fuara katılan firmalarımız rezervasyonlarının ciddi oranda arttığını söylediler. Ridos Termal Otel yetkilileri geçen yıl Dubai' den iki ay içinde gelen 10 aile varken bu sezon başında 100 ailenin geldiğini söylediler. Bu da ciddi bir artışın olduğunu gösteriyor. Yerinde tanıtımın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.