Trabzon'da Memişağa Konağı!
Trabzon'un Sürmene ilçesinde, ilginç mimarisiyle Sahil Yolu'nu kullananların dikkati çeken Memişağa Konağı, ÇAYKUR'a devredilmesinin ardından, artık yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor. Tarihi mekanın, gelecekte turizm merkezine dönüştürülmesi hedefleni
Trabzon'un Sürmene ilçesinde, ilginç mimarisiyle Sahil Yolu'nu kullananların dikkati çeken Memişağa Konağı, ÇAYKUR'a devredilmesinin ardından, artık yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor. Tarihi mekanın, gelecekte turizm merkezine dönüştürülmesi hedefleniyor.
İlçenin Balıklı köyünde bulunan ve 18. yüzyıl sonlarına doğru yapıldığı sanılan Memişağa Konağı, yörede hüküm süren ve etkili olan bir ağa evinin özelliklerine sahip.
İki katlı evin birinci katının duvarları yontma taştan işlenmiş, dışa taşan saçaklar yardımıyla cepheler yağıştan korunmaya alınmış. Trabzon yöresinin en güzel ağaç işlemecilik örneklerinden birine sahip ve selamlık odasının tavanı dönen konak, üç giriş kapısına sahip.
Yıllarca kendi haline terk edilen konakta, 2000'li yılların başında alınan kararla başlatılan restorasyon çalışmaları 2002 yılında tamamlandı. Memişağa Konağı, ardından da ÇAYKUR tarafından işletme hakkı alınarak üzerinde bulunduğu Karadeniz Sahil Yolu'ndan geçen turistlere ev sahipliği yapıyor.
Hem tarihi konağı gezme fırsatı bulan hem de ÇAYKUR'un bu alanda açtığı çay satış standından alışveriş yapan turistler, konağın bahçesinde de ikram edilen çayı yudumluyorlar.
-BAKAN ÖZAK, TURİZME KAZANDIRILMASI İÇİN ÇALIŞIYOR-
Konağın turizme kazandırılması yönünde çalışmalar yapan Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Memişağa Konağı'nın çok önemli bir tarih ve kültür eseri olduğunu belirterek, ''Bu konak biraz mezbelelikti. Daha sonra İl Özel İdaresi ve Kültür Bakanlığı tarafından restore edildi'' dedi.
Konağın önünde bulunan çirkin bir görünüme sahip iki binanın kamulaştırıldığını anlatan Özak, ''Daha sonra boş duran bu konağın yaşaması gerektiğini düşündük. Bizim kültürümüzü, tarihimizi insanlara tanıtmak lazım. Hem Türk insanına hem yabancıya'' diye konuştu.
Özel İdarenin, konağı işletmek üzere ÇAYKUR'a verdiğini, ÇAYKUR'un da burayı kendi tarihi dokusuna uygun olarak düzenlediğini anlatan Özak, ''Burayı işletecek. Bizim amacımız, burası bir turizm merkezi olsun. Yerli ve yabancı turistler burayı ziyaret etsinler. Karşıda da tarihi bir binayı kamulaştırdık. O da restore edilecek. Aradaki vadide bir peyzajla oturma, eğlenme, park bahçe yerleri olacak'' dedi.
-''GELECEK KARADENİZ'İN''-
Konak ve çevresinde ÇAYKUR ürünlerinin yanı sıra Sürmene el işlerinin, ahşap kaşıklarının, meşhur bıçağının da satılabileceğini dile getiren Özak, şöyle devam etti:
''Burada başka etkinlikler de olabilir. Küçük çapta programlar, bahçede kahvaltılı özel program yapılabilir. Bunlar, veriliş şartları çerçevesinde ÇAYKUR ile Özel İdare arasında çözülebilir. Buraya sahip çıkmak lazım. Bu tip eserleri de onarmak lazım. Bugünküler, tabiri caizse çok çirkin. Paramızla çirkinlik yaratıyoruz ve bu güzel doğayı bozuyoruz.''
Bakan Özak, güzel malzeme ve projelerle köylerin ve yaylaların donatılması durumunda o zaman Karadeniz'in daha da değerleneceğini vurgulayarak, ''Gelecek, küresel ısınmadan dolayı Karadeniz'in. Burada ulaşım olanaklarıyla, sahil yoluyla, uçağıyla, deniziyle inşallah ters göç alacak, buradan artık göç olmayacak'' diye konuştu.