Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Yaban Hayatı ve Ekolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şağdan Başkaya, kış aylarında yaban hayvanlarına yönelik yapılan bilinçsiz ve aşırı yemleme çalışmalarının hayvanlara zarar verdiğini söyledi.

Başkaya, aşırı kış şartlarının yaşandığı bu günlerde kamu, sivil toplum kuruluşları ve hayvanseverlerin özellikle kuş ve memeli yaban hayvanlarını beslemek için yoğun bir çaba sarf ettiğini anlattı.

Osmanlı döneminde, kışın yaban hayvanlarının hayatta kalmasını sağlamak için vakıflar kurulduğunu anlatan Başkaya, okul bahçeleri, cami avluları, şehir parkları ve evlerin bahçelerine kuşlar için yemlik ve suluklar konulduğunu ifade etti.

Bugün, bu uygulamaların tekrar hatırlanmaya başlanmasının sevindirici olduğuna dikkati çeken Başkaya, "Ancak bilinmelidir ki, bilinçli bir şekilde, profesyonelce yapılmayan kış yemlemesi hayvanlara yarardan çok daha fazla zarar getirmektedir" dedi.

Başkaya, bugünlerde kış şartlarının yoğun yaşandığı alanlarda mısır, buğday, sakatat, ot, saman, yonca, pazar ve yemek artığı gibi değişik materyallerden oluşan tonlarca besin maddesinin gelişigüzel bir şekilde doğaya bırakıldığını belirtti.

"Yaban hayvanlarını beslerken öldürmeyelim" diyen Başkaya, "Kış yemlemesinde dikkat edilecek hususların başında, yemleme zamanı, yemin veriliş şekli, yemleme yeri, yem miktarı ve yemin niteliği gelmektedir. Özellikle memeli türlerde, bir kereye mahsus yapılan yemlemeler hayvanların yemi istenen düzeyde yemesine ve sindirmesine yetmeyebilmektedir. Birçok tür, doğal beslenmesinin yanında suni besinleri ancak birkaç hafta içinde istenen düzeyde alabilmektedir" ifadesini kullandı.

İSRAF DÜZEYİNDE YEMLEME YAPILIYOR

Prof. Dr. Başkaya, kış yemlemesine dikkat edilmesi gerektiğini anlatarak, bunun, yaban hayvanlarında hastalıkların yayılması, yırtıcıların yemleme yerlerinde yoğunlaşması, beslenen türlerin evcilleşmesi ve öğrendikleri beslenme alanlarını sürekli ziyaret ederek o civardan ayrılmamaları gibi sorunlara da yol açabildiğini vurguladı.

Kış yemlemesinin bilinçli bir şekilde ve tadında bırakılacak bir şekilde yapılması gerektiğini belirten Başkaya, "Bugünlerde israf düzeyinde yemleme yapıldığı, aynı ve kolay ulaşılabilen alanlara uygunsuz besinler atıldığı görülmektedir. Pazar artıkları, yemek artıkları gibi insan yapımı besinlerin çoğu hayvanlar için doğrudan alışık olmadıkları birçok hastalık etmeni taşırken, alışkın olmadıkları besinler nedeniyle hayvanlarda sindirim açısından da sorunlara yol açmaktadırlar" şeklinde konuştu.