ABD ve Çin'in Kovid-19 tartışması BM Güvenlik Konseyini kilitledi
ABD ve Çin arasında yeni tip koranavirüs salgını yüzünden giderek büyüyen tartışma, küresel diplomasiye sekte vurdu.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, bu kez de ABD ve Çin arasındaki salgın tartışmaları ve karşılıklı suçlamalar yüzünden kilitlendi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in salgının uluslararası barış ve güvenliği tehdit ettiği ve 2. Dünya Savaşı'ndan beri en zorlu kriz olduğu uyarılarına rağmen, salgınla mücadele için adım atmak bir yana, konuyu görüşmek için dahi uzun süre bir araya gelmek konusunda uzlaşamayan Konsey, eleştirilerin hedefi oldu.
Konsey'in daimi üyesi Fransa ve geçici üyelerinden Tunus tarafından hazırlanan Kovid-19 karar tasarısı ise ABD ve Çin arasında yaşanan gerginlik yüzünden BM Güvenlik Konseyini kilitledi.
Guterres, salgının Suriye ve Yemen gibi savaş bölgelerinde yayılması durumunda kontrol altına alınmasının mümkün olmayacağı ve felaketle sonuçlanacağından endişe duyuyor ve küresel güçlerin harekete geçmesini istiyor.
Trump yönetiminin Kovid-19 için "Çin ve Vuhan virüsü" gibi isim arayışları Çin'i kızdırırken, Konsey'in toplanmasını da bir süre geciktirdi.
Son olarak ABD Başkanı Donald Trump'ın koronavirüsün Çin'in Vuhan kentindeki bir laboratuvarda ortaya çıkmış olabileceği iddiaları iki ülke arasındaki tartışmaları daha da alevlendirdi.
Trump, tartışmaları bir adım daha ileri taşıyarak, salgından sorumlu tuttuğu Çin'i kendisine 3 Kasım'daki ''seçimleri kaybettirmeye çalışmakla'' da suçladı. Çin ise suçlamalara cevap vermekte gecikmedi ve Trump yönetimini ''salgına karşı iyi hazırlanmamak'' ve Çin'i ''iç siyasete malzeme yapmakla'' eleştirdi.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre ayrıca, ABD'nin, BM Güvenlik Konseyinin görüştüğü karar tasarısında, ''Çin yanlısı ve salgınla mücadelede başarısız olmakla'' eleştirip fon desteğini kestiği Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) atıfta bulunulmasına karşı çıkması ve ölü ve vaka sayıları dahil doğru veri paylaşımı ve şeffaflık talep etmesi iki ülkeyi bu noktada da karşı karşıya getirdi.
Ortaya çıkan bu tablo ise BM Güvenlik Konseyinin ''insanlığın ortak düşmanı'' olarak görülen koronavirüs salgını konusunda da adım atamaması küresel diplomasiyi bir kez daha sekteye uğrattı, uluslararası sistemin ve güç dengelerinin sorgulanması ve değişmesi gerektiği tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Çin ise bu tasarıda salgınla mücadelede DSÖ'ye atıfta bulunulmasından yana bir tutum sergiliyor.
Sonuç olarak, ABD ve Çin arasındaki görüş ayrılığı söz konusu tasarıyı askıda bıraktı.
Tasarı, savaş bölgelerinde salgınla mücadele kapsamında insani yardımların engelsiz ve sürdürülebilir bir şekilde yapılabilmesi için 90 gün küresel ateşkes talep ediyor.
Bu ülkeler arasındaki güç dengeleri yüzünden yaşanan anlaşmazlıklardan ve liderlik eksikliğinden sitem eden BM Genel Sekreteri Guterres de ısrarla küresel ateşkes çağrısı yapmaya devam ediyor.
Guterres, salgının Suriye ve Yemen gibi savaş bölgelerinde yayılması durumunda kontrol altına alınmasının mümkün olmayacağı ve felaketle sonuçlanacağından endişe duyuyor ve küresel güçlerin harekete geçmesini istiyor.
Ortaya çıkan bu tablo ise BM Güvenlik Konseyinin ''insanlığın ortak düşmanı'' olarak görülen koronavirüs salgını konusunda da adım atamaması küresel diplomasiyi bir kez daha sekteye uğrattı, uluslararası sistemin ve güç dengelerinin sorgulanması ve değişmesi gerektiği tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Sonuç olarak Konsey, insanlığın ortak düşmanına karşı birlik olup ortak bir karar alabilecek mi ilerleyen günler gösterecek.