‘Aynı binada altlı üstlü kalıyorlar’
Trabzon İl Milli Eğitim Müdürü Tamer Kırbaç’ın, “Erkek öğrenciler ile kız öğrenciler aynı binada altlı üstlü kalıyor. Aynı merdivenleri kullanarak uyumaya gitmeleri inanın beni 2 yıldır rahatsız ediyor” sözleri tartışma yarattı. Sözleri tepki çeken Kırbaç
Trabzon İl Milli Eğitim Müdürü Tamer Kırbaç’ın, “Erkek öğrenciler ile kız öğrenciler aynı binada altlı üstlü kalıyor. Aynı merdivenleri kullanarak uyumaya gitmeleri inanın beni 2 yıldır rahatsız ediyor” sözleri tartışma yarattı. Sözleri tepki çeken Kırbaç, daha sonra yazılı açıklama yaptı ve “Memnuniyetsizliğimiz dile getirilmiştir” dedi. Peki Eğitimciler ve uzmanlar, kız ve erkek öğrencilerin aynı merdivenleri kullanıp kullanmaması hakkında neler söylüyor. İşte o görüşler;
Özel Okullar Derneği Eşbaşkanı Yusuf TAVUKÇUOĞLU:
'Sağlıklı eğitim için bir arada olmalılar'
Milli eğitim müdürlerinin bu tür konulara girmemesi gerekir. Bu eğitimcilerin değil, siyasi bir bakış açısıdır. Kız ve erkek çocukların birbirinin karşıtı, öteki olarak görülmesi eğitim pedagojisi açısından da doğru değildir. Kız ve erkek çocuklar sağlıklı eğitim-öğretim görebilmeleri için bir arada olmalıdırlar. Yoksa ileriye dönük birçok psikolojik sorunlar da yaşayabiliyorlar. Önemli olan gençleri bir arada eğitmektir.
Ayrıştırma çabaları işin kolayına kaçmaktır. Kız ve erkek çocuklarının toplumda sağlıklı bireyler olarak hayatlarını sürdürebilmeleri için önce eğitimleri sırasında karşı cinsi her şeyden önce arkadaş olarak görmeyi öğrenmeleri gerekiyor. Bunda çok ciddi toplumsal yarar var.
Eğitim Bir Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Emrullah AYDIN:
'İdeal olanı binaların ayrı ayrı olması'
İdeal olanı okulun fiziki imkânları varsa öğrencilerin ayrı merdivenleri yani ayrı binaları kullanmalarıdır. Karma eğitim artık tartışılır hale gelmiştir. Bunu pedagoglar özellikle incelediklerinde, kız-erkek karışık eğitim verilen okullarda başarının daha düşük olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunun nedeni de çocukların dersten çok, kişisel bakımlarına ve egolarına önem vermelerinin olduğu anlaşılmıştır. Hayatlarının merkezine karşı cinse daha iyi görünmek için kişisel bakımlarını almaya başlıyorlar.
Dersleri ikinci plana kalıyor. Özellikle tacizle ilgili cezaların artırılması çalışması var. Milli eğitim müdürü taciz endişesi nedeniyle böyle bir ifade kullanmıştır. Endişesinin temelinde bu kötü tecrübeler olabilir. Endişelerine bu anlamıyla katılıyoruz. Bence isteğe bağlı olarak karma, kız ve erkek ayrı okullar seçenekleri velilere sunulmalıdır.
Psikiyatr Prof. Dr. Kerem DOKSAT:
‘Yapılan cinsiyet ayrımcılığı bu insan haklarına aykırı’
Cinsiyet ayrımcılığı demek bu. İnsan haklarına aykırı bir şey. Küçücük çocukların aynı merdiveni kullanmasından rahatsız olup bunu ifade ederken de garip laflar kullanıyorsa kendisinde bir gariplik var demektir. Bu mesajı alan küçücük çocukların, ergen çocukların ne kadar olumsuz şeyler düşüneceğini, cinsellikle karşı cinsle birlikte olma konularında normal dışı şeyler aklına gelebileceğini, kendi cinsiyetlerinden olan kişileri tercih etmek gibi eğilimlere girebileceğini unutmamak lazım. ‘Bir lafla bu mu olur’ dememek lazım. Müdür söylüyor bunu.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal YILDIZ:
‘Cinsel dokunulmazlığa saygılı olmak zorundadırlar’
Dinen sakınca şudur: Birbirinin yabancısı olan, akrabalık bağı bulunmayan ve aralarında evlilik engeli bulunmayan yani denk düştüğünde birbirleriyle evlenebilecek olan insanlar birbirinin namahremidir. Namahrem olan insanlar kendi aralarındaki cinsel dokunulmazlığa saygılı olmak zorundadırlar. Bunun en aşırısı zinadır. Dinimiz, birbirlerine namahrem olan insanları, onları zinaya götürmeye sebep olabilecek olan eylemlerden uzak durmalarını emreder.
Devamı sayfa 2'de
Sosyolog Ferhat KENTEL:
‘Bu toplumun cinsellikle ilgili bir sorunu var’
Ergen çocukların büyükler açısından normal gibi görünmeyen dünya kadar davranışı vardır, çok acımasızdır. Çocukları ayırarak, büyük gözüyle bakmak hayırlı sonuçlar vermiyor. Bol miktarda otoriter kafalı insan yaratıyorsunuz. Hele milli eğitim müdürünün başka bir dil kullanması lazım.
Bu toplumun gerçekten cinsellikle ilgili bir sorunu var. Hamile kadının cinselliğini sorun eden tasavvufi birtakım insanlar da var, hamile insanlarda cinsellik çağrıştıran, çocukların aralarındaki ilişkilerde cinsellik gören insanlar da var. Kendi ahlak kurallarının tek kural olduğunu düşünüyorlar. O kuralları herkese dayatmak istiyorlar. Genç insanlara biraz daha farklı gözle baksalar sorun olmayacak.
İlahiyatçı Prof. Dr. Saim YEPREM:
Dinimizin yasakladığı ilişkilere imkân vermeyecek bir pozisyonda olunması gerekiyor. Bunu yöneticiler, planlayıcılar takdir edecekler. Önemli olan geleneklerimizin ve dinimizin yasakladığı ilişkilerin gerçekleşmemesidir. Bunun için ne yapılması lazım geliyorsa ona göre davranacaklar. Genel kural budur.
Aynı merdiven olur, ayrı merdiven olur, ne olursa olsun yasaklanmış ilişkiye imkân vermeyecek bir yapıda olunması lazım. Genel prensip budur. Ötekiler onun üzerinde ancak detaydır. ‘Yasaklanmış ilişkiye imkân vermeyecek bir yapı olmalı’
Eğitim İş Genel Başkanı Veli DEMİR:
‘Kız ve erkek öğrencileri kurt ile kuzu gibi görüyorlar’
Çağdışı, cinsiyet ayrımcı, kız ve erkeklerin birbirine eşit olmadığını gösteren bir düşünce. Bugün merdivenleri ayırırsanız, yarın yolları, çarşı-pazarı ayırmanız gerekir. Cumhuriyet’in en önemli kanunlarından Tevhid-i Tedrisat, kız ve erkeğin aynı eğitim kurumunda okumasının önünü açtı. Kız-erkek ayrımı imam hatiplerden sonra ilkokul ve ortaokullar ile diğer liselerde de yaygınlaştırılmak isteniyor.
Bu çıkış bireysel değil sistemli bir çıkıştır. Bundan sonra okullarda daha da ayrımcı örnekleri çok sık göreceğiz. Kız ve erkeği kurt ve kuzu gibi görüyorlar. ‘Kız ve erkek öğrencileri kurt ile kuzu gibi görüyorlar’
Eğitim Yazarı Ali Erkan KAVAKLI:
‘Asıl sorun karma eğitim’
Sorun sadece kızların ve erkeklerin aynı merdivenden çıkması değil. Karma eğitim, yani ikisini bir araya getirmek başlı başına problemli. Bu konu önemli, bir kişi bir milli eğitim müdürü açıklayınca gündeme geliyor. 90’lı yıllardan beri Amerika’da, İngiltere’de, Almanya’da karma eğitim bütünüyle masaya yatırıldı. Karma eğitimin karaya oturduğu, verimsiz olduğu kızlara ve erkeklere de zarar verdiği ve cinsel tacizlere yol açtığı tespit edildi.
Eski İstanbul Erkek Lisesi Müdürü ve Kavram MYO Müdürü Doç. Dr. Sakin ÖNER:
‘Çocukları yan yana getirmeme fikri pedagojik açıdan sıkıntılıdır’
40 yıllık eğitim hayatımda çalıştığım okulların hepsinde karma eğitim yapılıyordu. Bu okullarda kız-erkek pansiyonları ayrıydı. Aynı merdivenleri kullanmıyorlardı. Ama birlikte yemek yiyip oturup kalkıyorlardı. Aynı merdivenleri kullansalar da bu önemli değildi. Çünkü biz çocukları birbirinden tecrit etmedik. Onların birbirine arkadaş olarak bakmalarını öğretmek de eğitimcinin görevidir.
Fiziki koşullar ölçeğinde okulların mekânı uygunsa yatakhane binalarının ayrı olmasında yarar vardır. Ancak bu çocukları asla yan yana getirmeme fikri; hatalı ve pedagojik açıdan sıkıntılıdır. Ayrım daha büyük sorunlara yol açar.