Elektrik dağıtım piyasasının başlıca oyuncularından Limak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, üç zamanlı tarife sistemi ile elektrik faturasını düşürmenin yöntemlerini anlatırken, TEDAŞ Genel Müdürü Haşim Keklik ise kendisinden örnek vererek dikkatli kullanıldığı zaman faturada yüzde 30'a varan fark ortaya çıktığını vurguladı.

 

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, aynı zamanda Cengiz-Kolin-Limak Grubu ortaklığında Türkiye elektrik dağıtım sektöründe yüzde 29 pazar payına sahip. Özelleşen elektrik dağıtım sektörünün önemli oyuncularından biri olan Özdemir, fiyat ve sayaç tartışmalarının devam ettiği bugünlerde "ucuz elektrik" kullanmanın formülünü anlattı. Buna göre, yoğun tüketim saatlerinizi elektronik sayaçla üç zamanlı tarifeye göre ayarlayabilirsiniz. Ancak tüketim konusunda zamanlamaya dikkat etmiyorsanız, tek zamanlı tarifede kalmayı da tercih edebilirsiniz.

 

 

Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği (EGAD) üyeleriyle bir araya gelen ELDER Başkanı Nihat Özdemir, elektrikte her gün uygulanan üç tarife olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu: "17.00-22.00 saatleri arasında uygulanan en pahalı, 22.00-06.00 saatleri arasında uygulanan ise en ucuz olan tarife. Bir hanımefendi elektriği 17.00-22.00 saatleri arasında yoğun olarak kullanırsa, fiyatı ortalama 40 kuruşa geliyor. Ama gece 22.00'den sonra kullandığı zaman bu fiyat 15-16 kuruşa kadar düşüyor. Mekanik sayaçlarda bu üçlü tarifeyi kullanmak mümkün değil. Ancak vatandaşlar mekanik sayaçlarını değiştirip bu tarife sistemine geçer ve elektrik tüketimini de yoğun olarak 17.00-22.00 saatleri arasında yapmazsa kesinlikle elektrik faturalarında önemli bir düşüş sağlar."

 

 

TEDAŞ Genel Müdürü Haşim Keklik ise tüketicilere "Eğer elektrik tüketiminizi üç zamanlı tarifeye göre ayarlama konusunda dikkat etmeceycekseniz, tek tarifede kalın" tavsiyesinde bulundu. Keklik, bu konuda kendi başından geçen bir olayı şöyle anlattı: "1.5 yıl önce sayaç faturası geldi. Oturdum hesap yaptım. Baktım ki üç zamanlı tarifeye göre faturalandırılmış. Başkent Elektrik'i aradım ve ‘Ben tek tarife istiyorum" dedim . Neden? Çünkü benim evimde hiç kimse hangi saatte neyi kullanacağına dikkat etmiyor. Ondan ötürü de ben gerçekten fazla ödüyorum. Bunun tespitini yaptım. Beni tek tarifeye geçirdiler. Faturam 80 liradan 60 liraya düştü."

 

 

Geçtiğimiz günlerde gazetemizde yayımlanan "Elektrik bu kez sayaçla çarpıyor" başlıklı haberde, dağıtım şirketlerinin elektrik abonelerinin sayaçlarını değiştirerek, 60 liraya varan bedelleri tüketicilere fatura ettiği kaydedildi. Nihat Özdemir ise bu konuda şunları söyledi: "Şimdi artık kapınıza gelip, sayacınızı değiştirsek bile faturanızda herhangi bir bedel görmeyeceksiniz. 30 Mart itibariyle devreye giren düzenlemeye göre 10 yıllık sayaçları değiştirme yükümlülüğümüz var. Yasa çıktıktan sonra herhangi bir şekilde vatandaşın sayacı değiştiğinde bunun parasını faturasında görmeyecek artık ama sayaç değişimleri devam edecek."

 

 

"Vatandaşa ödetilmediğine göre bu sayaç bedellerini kim üstlenecek" sorusunu yanıtlayan Haşim Keklik, "Dünyada hiçbir şey bedava değil. Şu anda şebekeye yapılan yatırım tarifeye yansıtılıyor. Sayaç konusunda da dağıtım şirketleri her yıl ne kadar sayaç yatırımı yapacaklarsa bunu açıklayacak, EPDK bunu onaylayacak. Bu sayaç yatırımları 10 yılda tarifeye yansıtılarak geri alacak" diye konuştu.

 

 

EN son başvuruları durdurulan lisanssız elektrik üretimi konusunda Özdemir, "Bir geçiş süreci, bir gri alan var. Bunu geçeceğiz. Ben geçen ay Almanya'daydım, çatısında güneş paneli olmayan köy evi kalmamış. Almanya güneş verimi çok düşük bir ülke. Onların yılda 65 güneşli günü varsa, bizde 300 gün var. Biz de bunu önümüzdeki beş yılda bütün köylerimizde göreceğiz" dedi.