Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nın (TTSO) 19. Grup Medikal Ürünler Ve Ortopedik Malzemelerin İmalat ve Ticareti Meslek Grubu üyeleri Trabzon'daki hastane temsilcileri ile bir araya gelerek yaşanan sorunların asgariye indirilmesi için görüş alışverişinde bulundular. Sektör temsilcisi firmalar, hastanelere verilen hizmetlerin karşılığının ödenmemesinin sektörün önünü tıkadığını hizmet veremeyecek duruma geldiklerini ilettiler.

Toplantıya davet edilen Karadeniz Tıp Fakültesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Faruk Aydın, Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Satın Alma Müdürü Musa Korkut, Satın Alma Müdür Yardımcısı Gülay Erdemir ve Yavuz Selim Kemik Hastalıkları Hastanesi Başhekim Yardımcısı Mehmet Atalı sektör ile ilişkilerini değerlendiren konuşmalarda bulundular.

TTSO Meclis üyesi Ahmet Dar, verdikleri hizmetin karşılığı olan hak edişlerin ödenmemesinin sektörü zora ittiğini söyledi. İflasların gündemde olduğunu sorunun hükümet nezdinde ciddi bir çözüme kavuşturulması gerektiğine işaret eden Dar “Bizler sağlık sektörünün en önemli yan kuruluşlarıyız. Bizler ayakta kalamazsak sektör çöker, sağlık hizmeti veren kuruluşlarda hizmet aksar. İç içe olan kuruluşlar olarak yaşadığımız sorunlara çözüm getirilmelidir. Bugün burada sağlık hizmetini veren kurumlar ile üyelerimiz karşılıklı sorunlarını giderecek çözümler üretmeye çalışıyoruz” dedi.

Trabzon'un bir sağlık merkezi yönünde yapılanma içinde olmasının sektörlerini geliştirdiğini vurgulayan Dar, sektörde yaratılan katma değerin artması için yerel resmi kurumların yerel firmalar ile çalışması gerektiğini dikkat çekti.

TÜ Farabi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Faruk Aydın ise Trabzon'un Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Kafkaslara açılan bir sağlık merkezi kimliği kazandığını hatırlattı. Bu kimliğin daha da güçlenmesi için Trabzon'da ilgili sektörlerin güç birliği içinde olması gerektiğini kaydeden Aydın, KTÜ bünyesinde kurulan Trabzon Teknokent içersinde sağlık alanında yatırım ve üretimler gerçekleştirilebileceğine dikkat çekti.

Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Satın Alma Müdürü Musa Korkut'da yaptığı konuşmada, hastanelerin işletme güçlüğü içinde bulunduğunu söyledi. Sosyal Güvenlik Kurumlarına kesilen faturaların ortalama yüzde 83 oranında geri dönmesi gerekirken, ancak yüzde 55'inin ödendiğini vurgulayan Korkut, bu gelir azalmasının hastane işletmesini aksattığını, bu nedenle alım yapılan medikallara ödemelerde sorunlar yaşandığını belirtti.

Hastanelerde öncelikle, yakıt, temizlik, yiyecek ve benzeri hizmetlere öncelik tanındığını belirten Korkut, daha sonra bütçe imkanları doğrultusunda medikal firmalarını ödeme sırasına aldıklarını ve ödeme önceliğinin Maliye Bakanlığı tarafından belirlendiğini söyledi.
Hastane alımlarında, Trabzon'da kurulu medikal firmalarından alış-veriş yapılmasını arzuladıklarını belirten Korkut, ”Ulusal Bilgi Bankası'nda Trabzonlu firmalar ihale belgeleri ve protokol numaralarını görmeliyiz. Yine bu bilgi bankasında çalıştıkları markaların alt bayiliğini oluşturmalıdırlar. Bunlara dikkat edildiğinde tıbbı cihazların alımında Trabzonlu firmalar tercih edilir olacaktır” diye konuştu.

Türkiye genelinde bölgesel planda bakıldığında Trabzonlu firmaların medikal ve tıbbi cihaz dağıtımında 1. sırada yer aldığını hatırlatan Korkut, bu sektörün buradaki gücünü ortaya koyduğunu ve muhakkak bir bu alanda bir şube müdürlüğünün açılması girişimlerinin başlatılması gerektiğini iletti.

Toplantıda gündeme gelen sorunlar ve çözüme ilişkin alınacak tedbirler konusunda medikal firmaların temsilcileri şu sorunlarına çözüm bulunmasını istediler:
“Hastanelere verdiğimiz hizmetlerin bedelleri ödenmiyor. 2008 yılından alacaklı durumdayız. Hastanelere verdiğimiz hizmetin bedelleri sağlık kurumlarından tahsil edildikten sonra farklı alanlarda ki ödemelerde kullanılıyor. Bizim sermayemizle hastaneler işletiliyor. Birçok sağlık sektöründe kullanılan tıbbı cihaz ve malzeme kur endeksi alım-satımlardaki fiyat farklarında bizler eziliyoruz. İşletmelerimizi ve hizmeti sağlamak için kredi kullanıyoruz ve faiz ödüyoruz bu giderlere hastanelerin ödeme yapmaması nedeniyle katlanmak zorunda kalıyoruz. Bu giderlerin paylaşımını hastanelerde ortak olmalı. Sektörde faaliyet gösteren firmalar dernekleşerek daha etkili yerel ve ulusal planda hakların korunmasına yönelik güç birliğine adım atılmasını hedefliyoruz.”