Şahin Aygüneş'le A'dan Z'ye
1 14
Devre arasında hücum hattına Kasımpaşaspor'dan transfer edilen gurbetçi Şahin Aygüneş , Trabzonspor'a gelerek gurbet hayatının sona erdiğini vurguladı. Kahramanının Hami Mandıralı olduğunu söyleyen genç futbolcu eline geçen fırsatın farkında olduğunu ve kendisine inanları mahcup etmek istemediğini söyledi. Biraz kendinden bahsederek başlayalım istersen. Taraftarlarımız seni daha yakından tanımak isteyecektir? Almanya'da Nürnberg yakınlarındaki Amsbach'ta 1990 yılında doğdum. Üç kardeşiz. Bir kız kardeşim, bir de erkek kardeşim var. Futbolla tanışman nasıl oldu? Her çocuk gibi önce sokakta futbol oynadım. Sonra kasabamızın takımı Hockenheım'da futbol eğitimime başladım. Oradan daha büyük bir kasaba takımına geçtim. Ardından Waldhoff Manheim'a ve son olarak da Karlsruhe'ye transfer oldum. 17 yaşında da Kasımpaşa için İstanbul'a gittim.
2 14
Ailen futbolcu olmanı nasıl karşıladı? Büyük destek verdiler. Babam maçlarıma mutlaka gelirdi Kasımpaşa'da oynadığım donemde beni takip etmeyi sürdürdü. Başka spor dallarıyla da ilgilendin mi? Uzakdoğu sporlarıyla ve boksla ilgilendim. Babam bu konuda beni eğitti. Ama benim için en tutkulusu futboldu ve sonuçta futbolda karar kıldım. Ailen Trabzonlu, doğal olarak Trabzonspor'la büyüdün değil mi? Ailem Trabzon, Sürmeneli ve babam da Trabzonspor taraftarı. Hamı Mandıralı'yı çok beğenir ve benim de onun gibi bir futbolcu olmamı isterdi. Dediğiniz gibi öyle doğup öyle büyüdüm.
3 14
Türkiye'ye gelmen nasıl oldu? Almanya'da kendine bir gelecek görmedin mi? Türk futbolcuların Türkiye'de oynama şansının daha yüksek olduğunu düşündüm. Aslında Almanya'dan da transfer teklifleri vardı. Menajerimle bu konuyu görüştük ve Türkiye'ye gelirsem kariyerimde daha çabuk bir sıçrama yapacağım görüsünde birleştik. 0 şekilde transferim gerçekleşti. Almanlardan milli takımlarında oynama konusunda bir teklif aldın mı? Almanya U16 Milli Takımı için teklif aldım ve gidecektim. Çünkü o döneme kadar Türkiye'den beni isteyen olmamıştı. Ama Almanların çağrısından kısa bir süre sonra Türk Milli Takımından davet aldım ve tabii Türkiye'yi seçtim. Neden Almanları değil de Türkiye'yi seçtin? İnsanın kendi vatanı için oynaması hiçbir şeyle kıyaslanamaz ki... Almanya'yı tercih eden Türkleri sanırım farklı bir şekilde yönlendiren insanlar var. Ama ben bu konuyu ailemle konuştuğumda Türkiye'yi tercih etmem dışında bir alternatif gündeme gelmedi. Babam sanki Almanlar bana hiç böyle bir teklif yapmamış gibi davrandı. Onun aklındaki tek düşünce oğlunun Türkiye için oynamasıydı.
4 14
Orada aldığın altyapı eğitimi ile Türkiye'dekini kıyaslar mısın? Türkiye'deki durumu çok iyi bilmiyorum. Ama Almanya'daki altyapılarda çok ciddi biçimde taktik eğitimi veriliyor. Oyuncunun nerede duracağı, nereye koşacağı, topla buluştuğunda neler yapacağı, rakibine nasıl müdahale etmesi gerektiği konuları çok küçük yaştan itibaren öğretilmeye başlanıyor ve tüm bunlar tekrarlana tekrarlana alışkanlık haline getiriliyor. Zaten son sezonlara bakarsanız çok sayıda genç gurbetçi oyuncunun Süper Lig'e transfer edildiğini görüyorsunuz. Bu da bizim aldığımız altyapı eğitimi sayesinde biraz daha önde olmamızdan kaynaklanıyor. Almanya'da ayrıca kuvvet çalışmaları da büyük önem taşıyor. Karlsruhe'de haftada en az bir kere ağırlık çalışması yapardık. Futbolla birlikte eğitimini de sürdürebildin mi? Elbette. Almanya'da sistem zaten bunun üzerine kurulmuş durumda. Eğitime çok değer veriyorlar. Yönetim kadroları içinde öğretmenlerde bulunuyor. Oyunculardan karnelerini istiyorlar. Eğer karneniz kötüyse antrenmana çıkmama cezası alabiliyorsunuz. Sonra da sizin zayıf olan derslerinizde başarılı olabilmeniz için öğretmen desteği sağlıyorlar ve özel dersler veriyorlar. Eğer derslerinizde başarılı olamazsanız bu futbolunuza da olumsuz yansıyor. Ben de lise düzeyinde eğitimimi tamamladım. Üniversite dönemine geldiğimde ise Kasımpaşa'ya transfer oldum.
5 14
Son dönemde Kasımpaşa'da uzun süre forma şansı bulamadın. Bunun nedeni sadece sakatlık mıydı? 3 yıl boyunca Kasımpaşa'da her sezon düzenli olarak forma şansı buldum. Bu istatistiklerime bakıldığında görülüyor. Ancak 3. Sezonumun ardından çapraz bağlarım yırtıldı. Çok ciddi ve uzun süreli bir sakatlıktı bu. Bu sakatlığıma ek olarak menüsküs yırtığı da oldu bende. Böylelikle sahalara dönüşüm uzun sürdü. 10 ay kadar topa değemedim. Yani sakatlık problemim olmadığı dönemde sürekli forma şansım buldum. Sakatlık dışında hiçbir problemim olmadı. Hatta o dönem milli takımda düzenli olarak forma giyiyordum. Özellikle yurt dışından önemli transfer teklifleri aldım. Stuttgart, Bayern Leverkusen, Hertha Berlin, Lazio gibi takımlar benimle ilgilendi. Ümit Milli Takım'da İtalya'ya karşı bir maçımız vardı. Lazio yetkilileri hem orada hem de Türkiye'de beni izlediler. Sonrasında görüşmeler yapıldı ancak anlaşma sağlanamadı.
6 14
Kariyerin boyunca hep forvet olarak mı mücadele ettin? Hep forvet olarak oynamadım. İkili forvet oynadığımız zaman ben daha çok hücuma dönük orta saha oyuncusu gibi mücadele ediyordum. Ayrıca kanatlarda da görev aldım. Ben tek forvet oynayamam. Yapıma uygun değil. Yüzümün kaleye dönük olması gerekiyor. En belirleyici özelliğin nedir? Topla münasebetim iyidir. Sorunun cevabına kısaca yaratıcılık diyebilirim. Topu iyi kullanırım. Ekstra çalışmalar yapıyor musun? Trabzonspor'da antrenmanlardan sonra şut çalışması yapıyorum. Bu konuda Hami hocadan ciddi anlamda destek alıyorum. Ayrıca duvar çalışması yaparak sol ayağımı geliştiriyorum.
7 14
Trabzonspor'a transferin nasıl gerçekleşti? Kasımpaşa'dan ayrılmak istedim. Bu ayrılık sonrası Almanya'dan teklif aldım. Oraya dönmeye karar verdim. Hatta uçak biletimi bile almıştım. Menajerim beni aradığında havalimanındaydım. Kendisi uçağa binmemi engelleyerek Trabzonspor'la görüşeceğimizi söyledi. Bir Trabzonlu olarak bu teklif beni çok mutlu etti. Sonrasında Trabzon'a geldik ve hemen anlaşma sağladık. Transfere ailenin tepkisi ne oldu? Menajerim beni aradığında havalimanında babamla birlikteydik. Ailem fanatik Trabzonsporludur. Teklif özellikle babamı çok mutlu etti. Çocukluğum Hamileri, Abdullahları, Ögünleri izleyerek geçti. Hayalini kurduğum formaya kavuşmak, taraftarı olduğum takımın futbolcusu olmak inanılmaz bir duygu. Babam bu zamana kadar Trabzonspor'un başarısı için dua ederdi, şimdi ise ekstradan benim için dua edecek.
8 14
Taraftarların sana verdiği destek hakkında ne söylersin? Beni tanıyan ve takip eden taraftarlarına bir futbolcu olduğumu biliyor. Hatta benim için yaptıkları yorumları okudum. Trabzonlu ve Trabzonsporlu bir oyuncu olarak yeteneklerimle takıma katkı sağlayacağımı yazmışlar. Bu yorumlar beni daha iyi motive etti. İlk resmi maçına çıktığında neler hissettin? Çok garip bir duyguydu. Beşiktaş maçı öncesinde soyunma odasına girdiğimde dolabımda asılan formayı gördüğümde çok etkilendim, giymek için sabırsızlandım. Sonra ilk 11 de olmamama rağmen ilk olarak formayı ben giydim ve bekledim. İkinci yarıda oyuna gireceğim zaman tarifsiz duygular hissettim. Çok etkileyiciydi. Stadyumun atmosferi çok güzeldi. Tribünler tıklım tıklım doluydu. Zaten Trabzonspor taraftarı çok özel ve benzersiz. Hatta kulübede otururken 61. Dakikada yapılan şovu sabırsızlıkla bekledim.
9 14
Takımın oyuncu kadrosu ve yapısı hakkında neler söylersin? Takım içinde Trabzonlu oyuncu sayısı fazla. Ayrıca kadroda çok kaliteli genç ve tecrübeli oyuncular var. Gençlerin sayısının fazla olması büyük bir avantaj. Taraftarımız biraz sabırlı olursa bu genç oyuncular çok önemli işlere imza atacaktır. Takımdaki yabancıları nasıl buldun? Her şeyden önce hepsi çok iyi insan. Colman uzun yıllardır burada. Eğer burada bu kadar uzun süredir forma giyiyorsa hem iyi futbolcu hem de iyi bir insandır. Malouda ve Bosingwa'yı zaten konuşmaya gerek yok. Kariyerleri ortada. Diğerleri de çok iyi oyuncu.
10 14
Devre arası transferlerinden biri de sensin. Yeni katılanlar takımın oyun anlayışını değiştirebilecek mi? Takımda Emre Güral diye bir oyuncu var. Kendisini hem Almanya'dan hem de Bucaspor'da oynadığı dönemde de takip ediyordum. Bence çok yetenekli ve bir forvetin sahip olması gereken tüm meziyetlere sahip. Bunu forma şansı bulduğunda gösterdi bence. Ayrıca yaşı genç. Teknik heyet ve taraftarlarımızın yardımıyla kendisini geliştirdiğinde bence Trabzonspor'da Burak Yılmaz etkisi yaratabilir. Ayrıca Henrique'de yetenekli bir futbolcu. Onu da Brezilyalı Ronaldo'ya benzetiyorum. Hızı ve stili onu andırıyor. Yine forvet olarak Janko var. Sol ayaklı ve futbolu bu kadar iyi bilen bir forvet çok nadir gördüm. Kasımpaşa'da oynadığım 5 yıl boyunca çok forvetle birlikte oynadım ama nerde duracağını ve ne yapması gerektiğini bu kadar iyi bilen oyuncuya az şahit oldum. Takımın ligdeki hedefini ne olur sana göre? Üst sıralardaki takımlarla arada büyük bir puan farkı yok. Üst üste alacağımız iyi sonuçlarla zirvede kendimize yer bulabiliriz. Trabzonspor her sezon Avrupa'da olmayı hak eden birtakım.
11 14
Bireysel olarak hedeflerin neler? En büyük hedefim düzenli olarak ilk 11 'de forma giymek. Gollerimle, asistlerimle takıma katkıda bulunmak istiyorum. Şuan için bundan başka hiçbir hedefim yok. Milli takımla ilgili beklentilerin neler? Alt kategorilerde düzenli olarak forma giydim. Guus Hiddink döneminde A Milli takıma çağrılacağım sırada sakatlandım. Sakatlık yaşamasaydım kesinlikle o formayı giyerdim diye düşünüyorum. İnşallah Trabzonspor'da iyi bir çıkış yapıp o hedefimi de gerçekleştireceğim. Hayatındaki dönüm noktaları neler? Kasımpaşa transfer olduktan sonra Fenerbahçe'yle oynanan maçın 80. Dakikasında oyuna girip 81. Dakikada gol atmıştım. Türkiye'de ilk topla buluşmam golle sonuçlanmıştı. Bunun yanı sıra Kasımpaşa'da geçirdiğim uzun süreli sakatlığın ardından Trabzonspor gibi büyük bir takıma transfer olmamı söyleyebilirim. Elime çok büyük bir fırsat geçtiğinin farkındayım. Bu şansı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışacağım. Yoksa kendime ve bana bu şansı verenlere haksızlık etmiş olurum.
12 14
Trabzon şehrine ayak uydurabildin mi? 5 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Çok hareketli bir şehir. Aslında o hareketlilikten yoruldum. Ayrıca ben Trabzonluyum. Takım içinde Emre gibi çok iyi bir arkadaşım var. Birlikte iyi vakit geçiriyoruz. Akrabalarım burada. Her konuda bana yardımcı oluyorlar. Bir uyum sorunu yaşamadım. Kısaca ben gurbetti değil aksine kendi evimdeyim. İdolün var mı? Bu soru bana her sorulduğunda he aynı cevabı veriyorum. Tek bir isim var. 0 da Hami Mandıralı. Emin olun şuan hocam olduğu için söylemiyorum. Hami ismiyle büyüdüm. Futbolculuğunu sorarsınız aklıma hemen o inanılmaz şutları geliyor. Ailem de ona hayrandır. Hatta benim ismimi nasıl Hami koymadılar diye şaşırıyorum. 0 isim çocukluğumdan beri aşılanmıştı bana. Mahallede top oynarken I ben hep Hami olurdum.
13 14
Şimdi onunla çalışmak nasıl bir duygu? Hami hocayla ilk olarak U17 Milli Takım da birlikte çalıştık. İlk karşılaşmamız ilginç oldu. Milli takıma davet edildik. Geldiğimizde karşılaştık ama Hami hocanın aslında benim kahramanım olan Hami Mandıralı olduğunu bilmiyordum. Gerçeği arkadaşlarımdan öğrendim ama inanamadım. Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Çünkü o benim için hayatımda hiçbir zaman göremeyeceğim, görsem bile konuşamayacağım, tanışamayacağım biriydi. Kafamda böyle yer etmişti. 0 kadar yukarıdaydı. Ama öyle olmadı tabi. Hami hoca bize çok iyi yaklaştı. Benimle çok iyi ilgilendi. Shalke'de de oynadığından mı bilmiyorum gurbetçileri iyi anlıyor. Bu benim için rüya gibiydi. Günümüzde beğendiğin oyuncu veya oyuncular var mı? Ronaldo. Belki de dünyanın en iyisi olmasına rağmen kendisine çok iyi bakması örnek teşkil ediyor. Gizli yeteneğin var mı? Mesela herhangi bir enstrüman çalar mısın? Çok iyi masa tenisi oynarım. Enstrüman olarak kemençe çalabilmeyi çok istiyorum. En yakın zamanda öğreneceğim.
14 14
Karadeniz müziğini seviyorsun o zaman. Çok seviyorum. Başka dinlemem zaten. Volkan Konak ve Resul Dindarı özellikle dinlerim. Uğurun var mıdır? Maçlardan önce annemi ararım. Arayamazsam, "Anne seni çok seviyorum, çok öpüyorum" diye mesaj atarım. Aileden başka kimseyle konuşmam. Eklemek istediğin bir şey var mı? İnşallah kısa zaman içinde takımıma faydalı olmaya başlayabilirim. Bunun için sabırsızlanıyorum.