Bu olayla ilgili 1981 Mayıs ayı Trabzonspor kulübü resmi dergisinde Özkan Sümer şu yazıyı yazmıştı:rn“u2026 Trabzon Dışarıu2026”rnTrabzonspor “Milli Görev” anlayışı ile her türlü fedakarlığa razı olarak bir büyük hizmet örneği verirken karşılığında ihanetle suçlanmıştır.rn“TRABZONSPOR DIŞARIu2026” bir bilinmeyen, bir beklenmeyen, bir istenmeyen büyüklüğe tepki olarak geçiştirilecek masum bir yanlış değildir.rn“TRABZONSPOR DIŞARIu2026” hizmetin kusurlu görüntüsünü haykırış değildir.rn“TRABZONSPOR DIŞARIu2026” başarının başarısızlığı dönüşmesinin tahammülsüzlüğü hiç değildir.rn“TRABZONSPOR DIŞARIu2026” nedir?rnİhanetin kendidir!rnMilli takım sorumluluğu aldığımızdan beri her gittiğimiz kentte benzerine rastlanmayacak hakaretlere uğramamıza rağmen yüce bir görevin gerektirdiği sorumluluk içinde suskun, acımızı inancımıza katık yaparak, tatmini, içten bir hizmetin vicdan rahatlığında aradık. Terle gözyaşının, inançla acının, sevgi ile nefretin birbirine böylesine karıştırıldığı bir hizmet biçimi bu.rnTrabzonspor başarısını, oyuncusu, ikbâlini, huzurunu, sağlığını tehlikeye atmasının karşılığı; “TRABZONSPOR DIŞARIu2026”rnBu çirkin sesli borazana üfleyen kimler?rnİhanetin, ihanetle suçladığı bu küstahlık nereden kaynaklanmıştır?rnBir kısım çamurdan adamın dokunduğu her şeyi kirleteceği bilinirken, bazı güzellikleri onlardan korumak isteği duymak yanlış mı?rnBatıcılığı, güneşin batışını seyretmek şeklinde anlayanların fosilleşmiş mantıklarındaki gerçek bu çağa ait olabilir mi?rn3-0'lık Çek maçından sonra; “Haysiyetli futbol, şunu kazandık bunu kazandıku2026” ifadeleri haysiyetten ne anladıklarını ortaya koymuyor mu?rnTrabzonspor'u Galler maçında dışarı davet eden ve ettirenlerin Çek maçının utancını taşıyacak kadar onurlu olmaları beklenebilir mi?rn“TRABZONSPOR DIŞARIu2026” çıkacaktır. Ülkeyi temsil görevi ile. Ve Trabzonspor haysiyet olacaktır, haysiyetsizlerin acı duyacağı ölçüde.”rnTrabzonspor'dan 1980-1981 sezonundan sonra ayrılan Sümer kesintisiz olarak 8 yıldır devam ettiği altyapı sorumluluğu görevini de bıraktı. Milliyet Gazetesi'nde spor yazarı olarak fikirlerini kamuoyuna aktaran Sümer, bir süre sonra Galatasaray'dan teklif aldı. Sarı Kırmızılıların altyapı sorumlusu olarak görevlendirilen Sümer, 1981-1982 sezonun on ikinci haftasında teknik direktör Brian Birch'in görevden ayrılmasıyla yerine geçti ve Galatasaray Teknik Direktörü olarak göreve başladı. Aynı sezon Galatasaray'da Türkiye Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanan Sümer, 1982-1983 sezonun bitimine iki hafta kala görevinden istifa ederek Trabzonspor altyapı koordinatörlüğü görevine geri döndü. Bu görevi kabul etmesini; “Tesisleşmeye yapabileceğim katkı, yok olan altyapıyı yeniden kurmak ve zaafa uğrayan dinamizmi yeniden yaşatma düşüncesi” sözleriyle açıkladı.