Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) Başkanı, Kamu Başdenetçisi (Ombudsman) Şeref Malkoç’un 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı saatlerde ülke genelinde tüm camilerde selaların okunması fikrini verdiği ortaya çıktı. 

Bir TV programına konuk olan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Gazeteciler Ayhan Türkez ve Esat Bindesen’in sorularını cevaplandıran Malkoç, “15 Temmuz gecesi benim arkadaşım var. Beni aradı saat erken saatlerdeydi. İstanbul’dan emniyet istihbaratta bulunan bir arkadaşım aradı. Dedi ki; askerler harekete geçti. Dedim ‘’ne diyorsun’’ vallahi öyle söyledi dedi. Ya afedersin sarhoş falan olmasın dedim. Bu içmez dedi. Bir daha ara bakalım onu dedim. Daha boğaz köprüsüne falan çıkmadım. Aradı. Tekrar döndü bana. Ben de ulaşabildiğim tüm bakan arkadaşlarımıza ve cumhurbaşkanımıza ulaşmaya çalıştım. Efkan beyi aradım o saatte uçaktaydı ama daha sonra görüştüm onunla. Adalet bakanımızı Bekir Bozdağ’ı aradım. Haberleşelim dedim. Daha darbe marbe yok yani. Başbakan yardımcılarından Numan beyi aradım falan. O ara meclis başkanımız ismail beyi aradım. Abi dedim askerler harekete geçmiş, boğaz köprüsüne giriyorlar. Evet, haberim oldu dedi. Benim niyetim ona ‘’abi meclise gidelim, meclisi açalım’’ demekti. Ne yapıyorsun dedim ‘’abdestimi aldım, evden çıkıyorum, meclisi açmaya gidiyorum. ‘’ dedi. Çok şükür dedim.

Ardından, vakit epey ilerledi tabi. O ara beni Trabzon’dan birisi aradı. Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın beni aradı, dedi ki ‘’ bizim bir milyon üyemiz var, bunları sokağa çıkarıyoruz.’’ Dedim Ali Dur kardeşim bak, Cumhurbaşkanımıza soralım. Onun talimatına göre O arada cumhurbaşkanımıza ulaşmaya çalışıyorum. Tabi sürekli meşgul telefonu sürekli meşgul. Ali Yalçın aradı beni ‘ sen Cumhurbaşkanımıza ulaş, aksi bir talimat olursa biz arkadaşlar ile çıkıyoruz’’ dedi.

Ondan sonra Trabzon’dan birisi aradı. Dedi ki; abi bu iş gidiyor dedi, millet sokağa çıkacak. Ezan-sela okutalım bu işi protesto edelim bunun üzerine ben de, diyanetten sorumlu başbakan yardımcısı Numan kurtulmuş beyi aradım. Ama her ihtimale karşı adalet bakanını da tekrar aradım. Efkan beyi aradım o ara. Yarım saat geçti baktım hiç ezan sela yok Tekrar Numan beyi aradım, ne oldu dedim. Dedi ki; ya Diyanet İşleri Başkanını ya aldılar ve yahutta tedbir olsun diye telefonlara cevap vermiyor. Ali Yalçın ile temas halindeyiz ya, memur-sen’e bağlı diyanet-sen var. Bütün müezzin ve hocaların %70’i o sendikaya bağlı.

Ali beye dedim ki ya Ali, kardeşim. Sen talimat ver. En azından sendikadaki müezzin ve imamlar gitsin camiden ezan ve sela okusunlar. Çok iyi olur dedi. Ve sürekli onunla temas halindeydik. Daha sonra bunu Numan beye, Efkan beye, Adalet bakanımıza falan söyledim. Belki oradan basına yansımıştır” diye konuştu.


15 Temmuz muazzam bir olay

Malkoç, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Bakın 15 temmuz öyle muazzam bir olay ki; Türkiye Cumhuriyeti devlet kurumlarının hepsini çökertti adamlar ama millet ayaktaydı, millet sokağa çıktı. Önce devletin çöken kurumlarını ayağa kaldırdı. Ondan sonra bu milletin içinde anayasayı yıkmaya çalışan, milleti yok etmeye çalışan, hukuku çiğnemeye çalışan darbecileri şimdi temizliyor. Yani bu işin öncüsü Allah’ın izniyle milletimizdir. Ama o millete de öncülük yapan; basiretiyle, dirayetiye, cesaretiyle sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır.”


"Bu millet liderini bulduğu zaman yürür. Tarih yazar"

Meclis Başkanı İsmail Kahraman ile Avustralya’ya gittiklerini anlatan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, “Avustralya senatosunu ziyaret ettik. Avustralya senato başkan vekili söz aldı, dedi ki; arkadaşlar sizi tebrik ediyorum. Ben Uruguaylıyım dedi. 1970’lerde bizim ülkede askerler darbe yaptı, biz biraz direndik. Baktık olmuyor ben Avustralya’ya geldim. Şimdi senato başkan vekiliyim. Ama dedi "Türkiye’de askerler darbe yaptı. Cumhurbaşkanınızın öncülüğünde çıktınız. Demokrasiyi, hukuku, milleti korudunuz.. Sizi tebrik ediyorum” dedi.

Bu Uruguaylı. Avustralya meclis başkan vekili. Müthiş, olağanüstü bir şey bu. Milletimizle ne kadar gurur duyarsak azdır. Cumhurbaşkanımızı ne kadar takdir edersek azdır. Yani o cesaret, ölümü göze alıp buna direnmek. O feraset, o dirayet bambaşka bir şey. 15 temmuz gecesinde sonra bu milletin önündeki engellerin bir kısmı kalkmıştır. O açıdan önemli. Bu millet, liderini bulduğu zaman yürür ve tarih yazar. 1071’de Alparslan gaziyi bulmuş, Bizansı çökertmiş, Anadoluyu vatan yapmış. Niğbolu’da Yıldırım Beyazıt’ı bulmuş, Avrupa’ya ilerlemiş. Fatih’i bulmuş İstanbul’u fethetmiş. Yavuz’u bulmuş, şah İsmail’i yenmiş. Ardında da Irak’ı, Suriye’yi, Hicaz’ı, Yemen’i Osmanlıya dahil etmiş. Mustafa Kemal’i bulmuş. 1. Dünya savaşının yenilgisinden sonra Türkiye cumhuriyetini kurmuş. Şimdi Recep Tayyip Erdoğan’ı bulmuş 21. Yüzyılda. Bu millet liderini bulunca yürür.” şeklinde konuştu.