"3 bin kişi yasadışı dinleniyor"

CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Soysal, 16 Şubat 2011 tarihinde TBMM'de bir basın toplantısı yaptığını hatırlatarak, "Türkiye'de 3 bin üzerinde insanın dinlenmesinin ötesinde teknik takibe alındığını, bununla ilgili olarak bana

"3 bin kişi yasadışı dinleniyor"

CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Soysal, 16 Şubat 2011 tarihinde TBMM'de bir basın toplantısı yaptığını hatırlatarak, "Türkiye'de 3 bin üzerinde insanın dinlenmesinin ötesinde teknik takibe alındığını, bununla ilgili olarak bana gösterilen bir listenin olduğunu siyaset, bilim, basın, iş dünyasından isimlerin bu teknik takip listesinde yer aldığını ifade etmiştim. Tarafıma iletilen bilgileri kamuoyunda paylaşmayı da sorumluluğumun gereği olarak gördüm ve bundan ötürü paylaştım. Ancak dile getirdiğim iddialarla ilgili, ilgili bakandan somut bir yanıt gelmemiştir. İlgili bakan yalnızca, 'Yasadışı dinleme yoktur' demekle yetinmiştir. Elbette ki, yasadışı dinleme vardır demeyecektir" dedi.

 

BU ORGANİZE GÜÇLER TÜRKİYE'NİN SİYASETİNİ VE GELECEĞİNİ ŞEKİLLENDİRMEYE YÖNELİK ÇABALAR İÇİNDEDİR

TBMM'de düzenlediği basın toplantısında 3 binin üzerinde bir listeyi açıkladığını aktaran Soysal, şunları söyledi: "Bu listenin kimler olduğunu soruyorlar. Aslına o 3 binin üzerindeki insanların kimler olduğunu hepimiz biliyoruz.

 

Başta Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, önceki Genel Başkanımız Deniz Baykal, iktidar partisinin milletvekilleri ve yöneticileri de dahil Türkiye'nin önemli siyasi adamları, emniyet görevlileri, gazeteciler, yazarlar, bilim insanları, yargı mensupları, iş dünyasının önemli isimleri, sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin olduğu bana gelen bilgiler ışığında bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bana gelen bilgilere göre, 14 adet teknik dinleme aracı ithal edildi mi? Bu araçlar kimler tarafından ithal edildi? Bununla ilgili kimler eğitim aldı? Bu araçlar, emniyetin envanterinde kayıtlı mı? İlgili bakan bu konuda bir çalışma yapmış mıdır ve sonucu ne olmuştur? Yine bana gelen bilgilere göre ben diyorum ki, telefon bilgileri kayıt altına alınan milyonlarca insan var. Ama ötesinde 3 binin üzerinde yurttaşımızın özel olarak iletişimi tespit edilmekte, dinlenmekte, sinyal bilgileri takip edilmekte, kayda alınmakta, teknik takiple kontrol altında tutulmakta ve bunlar arşivlenmektedir.

 

Özel hayata ilişkin tüm veriler dosyalanmaktadır. Yine bana gelen bilgiler ışığında diyorum ki, emniyetin içinde ve dışında kozmik odalar oluşturulmuştur, bu dosyalar ihtiyaç halinde servis edilmek üzere kozmik odalarda saklanmaktadır. Bana gelen bilgiler ışığında diyorum ki, emniyet içinde ve dışında organize güçler var. Bu organize güçler Türkiye'nin siyasetini ve geleceğini şekillendirmeye yönelik önemli çabalar içindedir.

 

Bu gruplar, emniyet dışında, organize gruplarla işbirliği içindedir. Bu organize gruplar işbirliği yaparak, beraber çalışarak kozmik odalarda binlerce insanın özel bilgilerle fişlenmesini sağlamışlardır. Bu listenin içinde AKP milletvekilleri olduğu gibi, yandaş olarak adlandırılan medyadan da isimlerin olduğu yine bana gelen bilgiler arasındadır. Böylesi kontrolsüz bir güç var, bir organizasyon var. Bu organizasyon aslında bilinmekte, konuşulmakta ama hiçbir güç organizasyon hakkında işlem başlatamamaktadır.

 

Bu organizasyon ile ilgili, ilgili bakanın bilgisi olmasına rağmen aciz kaldığı anlaşılmakta ve görülmektedir. Bu durum 'Yasadışı dinleme yoktur' cümlesiyle savsaklanarak, geçiştirilecek bir durum değildir. Bana soruyorlar 'Belge var mı?' Ben bilgimi açıklıyorum. İlgili bakanlık bu konuda ciddi bir çalışma yaparsa, konunun üzerinde ciddiyetle giderse bu işi çözer. Sayın Bakan'a tekrar soruyorum, emniyet içindeki yapılanmalarla ilgili bilgi sahibi misiniz? Size bu organizasyonla ilgili bilgi aktarıldı mı? Bilgi sahibi değilse, bu da vahim bir durumdur. Bilgi sahibi ise, gereğini yapmamakla bana göre olayı savsaklamış olaca ki, bu da vahim bir durumdur."

 

LÜTFEN ANAYASAY'I İHMAL ETMEYİN

Soysal, Anayasa'nın 20'nci maddesi ile düzenlenen "Özel hayatın gizliliği" ilkesi ile 22'nci maddesiyle düzenlenen "Haberleşme hürriyeti"nin açık bir şekilde ihlal edildiğini ifade ederek, "Bunun yanında İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin ilgili maddesi de 'Kimsenin özel yaşamına, ailesine, konutuna ya da haberleşmesine keyfi olarak karışamaz, şeref ve adına saldıramaz. Herkesin bu bilgi karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı vardır' demektedir. Lütfen yasayı işletiniz, Anayasa'yı ihlal etmeyiniz" dedi. İktidara da seslenen Soysal, "Bu organizasyonları, yasadışılığı ortadan kaldırmalıyız. Bu durum, çağdışı bir anlayışın ortaya çıkardığı büyük bir ayıptır. Gün gelir bu organizasyonlar seni de vurur" diye konuştu.

 

BİLGİLER EMNİYET İÇERİSİNDEN

Açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Soysal, suç duyurusunda bulunup bulunulmayacağının sorulması üzerine, "Bununla ilgili bir suç duyurusundan öte ben bir takım gerçekleri, bana gelen bilgileri açıklıyorum. Ben bu bilgi kaynağımı da açıklıyor olsam herhalde, bu bilgileri aktaranları deşifre etmem onlar açısından olmlu olmaz. Ben bir uyarıda bulunuyorum, bunlar biliniyor. Suç duyurusunda bulunup bulunmamak, önümüzdeki günlere bağlı. Öncelikle bakanı ben göreve çağırıyorum" dedi.

 

Soysal, bir soru üzerine bilgilerin emniyet içinden geldiğini de belirtti.

 

Teknik dinleme cihazları ithal eden firmaların isimleri sorulunca Soysal, "Üzerinde çalışıyoruz. Ama ben bunu bakana sordum. Aslında bu zor bir olay değil. Çok kısa bir zamanda ortaya çıkarabilecekleri bir olay" dedi. Soysal, bakanlığın konuya yönelik bir duyarlılık içinde olması gerektiğini söyleyerek, "İlgili bakan, bu konuda ne gibi çalışmalar yaptığı bilgisini bize vermek zorundadır. Gerekirse TBMM'den gizli oturum da isteyebiliriz" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler