Reuters haber ajansına konuşan uzmanlar, AB sınırının Kafkaslara dayanmasına karşı çıkanlara Türkiye aleyhinde yeni bir koz verebileceğini savundular.

Uluslararası Kriz Grubu'nun siyasi uzmanlarından Hugh Pope, "Türkiye, AB üyeliği için mücadele verirken Doğu-Batı enerji koridoru, Batı'nın bir enerji merkezi olduğunu, bu nedenle iyi ilişkiler içinde olması gerektiğini temel argüman yapıyor. Ancak (Kafkaslar'daki) bu sorun istikrarsız bir bölge yaratarak Türkiye'nin dış politika platformuna gölge düşürüyor" yorumunda bulundu. Türkiye, dünyanın önemli petrol kavşaklarından birini oluşturuyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı sayesinde, günde 1 milyon varil Azeri petrolü dünya piyasasına ulaşıyor.

Siyasi yorumculara göre G.Osetya krizi, sorunlu bir bölgede bulunan Türkiye gibi bir ülkenin AB'ye alınıp alınmamasıyla ilgili tartışmaları artırabilir. Sabancı Üniversitesi uzmanlarından William Hale, "Bu sorun, Türkiye'nin çadırın dışında bırakılması halinde AB için pekçok sorun yaratabileceği yolundaki görüşleri güçlendirebilir. Bu açıdan Türkiye'nin AB çadırına alınması daha anlamlı olabilir" dedi.

Eurasia Group danışmanlık şirketinden Wolfango Piccoli, tartışmanın zıt yöne de taşınabileceği görüşünde. Piccoli, "Türkiye'nin AB üyesi olması halinde AB sınırının Gürcistan ve Kafkasya'ya uzanacağına dair endişe de mevcut, bu da kara Avrupası'nda iyi algılanmayabilir" dedi. William Hale ise, "Türkiye bu savaşı istemiyor, Rusya ve Gürcistan'a yönelik politikalarını ayarlamak gibi zor bir görevle karşı karşıya" dedi.