Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, hiç bir ülkede dört dörtlük bir adalet sistemi olmadığını belirtti.

Kuzu, Avrasya İnisiyatif ve İş Birliği Derneği’nin İstanbul Four Seasons Bosphorus Otel’de düzenlediği “Uluslararası Türk-Rus Hukuk Forumu İstişare Toplantısı” ve Prof. Dr. İlham Rahimov’un ‘Suç ve Ceza’ & ‘Suç ve Ceza Felsefesi” kitaplarının tanıtım törenine katıldı. Türk ve Rus hukuk anlayışlarının dünü ve bugünü üzerine tespitlerde bulunulması ve ileriye dönük ortak hukuki çalışma mekanizmalarının oluşturulması; 2015 yılında hayata geçirmeyi planlanan “Türk-Rus Hukuk Platformu Forumu”nun çerçeve ve işlevleri üzerinde fikir teatisinin gerçekleştirildiği toplantıya, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu’nun yanısıra, Türkiye tarafından AK Parti milletvekili İsmail Safi, AK Parti eski İstanbul milletvekili Prof. Dr. Nevzat Yaşçıntaş, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay temsilcileri ile çeşitli üniversitelerden akademisyenler katıldı.

Toplantıda konuşan TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, dünyada hukuk sistemi içinde hangi suça hangi cezanın verileceği gibi konularda genel bir mutabakat bulunmadığına dikkat çekerek, "Hangi suçtur, hangi cezadır, hangi suça hangi cezayı vereceksin. Buna sadece salt hukuk bakımından da bakamazsın, yani bunun ölçüsü de yok. Teraziye koydun, pazarda bir şey tartar gibi yapma şansın da yok. Çünkü senin karşına devasa bir sosyoloji çıkıyor. Bir çok ülkede cezasını ağır olarak gördüğün ve ceza verdiğin eylem ve fiillerin başka bir ülkede aynı şekilde bakılmadığını görüyoruz. Ama ortak olarak dünyaya baktığımız zaman bir suç ve ceza denen bir kavram ortalama olarak var. Peki bunu yanlış tartarsan ne olur? Toplumda huzur kalmaz. Gayrı adil cezalar, gayrı adil hukuk. Hukuk dediğimiz tanımına baktığımız zaman nihai hedefi adalet olan bir düzenlemeler bütünüdür. Sanatın hedefi güzelliği hedeflemektir, bu da adaleti gerçekleştirmektir” şeklinde konuştu.

Adalet kavramının hassas olduğuna dikkat çeken Kuzu, "Dünyada hiç bir ülke dört dörtlük bir adaleti sistemini getirdim derse bu doğru olmaz. Ama yaklaşımlı, göreceli bir adalet, yani hedefte bir ideal vardır ve ona doğru giden yapı içinde olabilirse mümkün olduğu kadar bu esastır asıl olan. Yoksa ben hukukta dört dörtlük bir adalet sağladım, zaten bu olacak bir şey gibi gözükmüyor. İşin garip tarafı adalet olmayan yerde huzur olmuyor. Adalet üzerindeki ufacık bir leke, beyaz bir leke siyah gibi sırıtıyor gözüküyor. Ben hep derim, siyasetçi ufak tefek hata yapar su da götürür, sandıkta hesabını verir. Hükümet bazı hatalar yapabilir, bunun da seçim yoluyla hesabını bir şekilde vatandaşa verir. Ama adalet anlamında bunların yargı modelinde bunların uygulamasında çıkacak sorunları herhalde ötekilere nazaran çok daha toplumu sarsan boyutlara varan sonuca doğru götürdüğünü hepimiz zannediyorum gözlemliyoruz” diye konuştu.