Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, demokratikleşme paketiyle millete layık olan birliği, bütünlüğü tekrar sağlamayı, Cumhuriyeti çok daha güçlü hale getirmeyi, ileri demokrasiyle taçlandırmayı ve topluma yakışan kucaklaşmayı gerçekleştirmeyi istediklerini bildirdi.

Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, Mısır, Suriye, Myanmar, Gazze ve Doğu Türkistan başta olmak üzere dünyanın her yerinde acı çeken ve zulme uğrayanların bir an önce huzur, güven ve istikrar ortamına kavuşmasını diledi.

Bayramların kardeşlik, birlik, beraberlik ve dostluk duygularının en üst seviyede yaşandığı müstesna günler olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yetimlerin, öksüzlerin, gariplerin, güçsüzlerin, darda kalmışların güldüğü, komşuluk ve akrabalık ilişkilerinin sıklaştığı bayramlarda millet bağımız sağlamlaşır, kenetlenir. Sevgi, birlik, beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma duygusu bize içinde bulunduğumuz kadim medeniyetimizin, milletimize öncülük etmiş Şeyh Edebalilerin, Yunus Emrelerin, Hacı Bektaş Velilerin, Mevlanaların, Akşemseddinlerin bıraktığı kıymetli bir mirastır. Bu toprakların ruhunda barış vardır. Bu toprakların mayasında kardeşlik vardır, dayanışma vardır."

Milletin arasına nifak sokulmaya, kardeşliğe çomak sokulmaya çalışıldığı zamanların da olduğuna ama aziz milletin her türlü badireyi, her türlü zorluğu aşmayı başardığını belirten Erdoğan, 11 yıldır cumhuriyetin kazanımlarını güçlendirmek, milletin huzur ve refahını arttırmak, ülkeyi kalkındırmak, herkesin iftihar edeceği daha demokratik, daha adil, daha güçlü bir Türkiye'yi inşa etmek için var güçleriyle çalıştıklarını vurguladı.

"Tekrar büyük Türkiye'yi inşa etmek istiyoruz"

Erdoğan, bu uğurda cesur ve tarihi adımlar attıklarına ve her biri devrim niteliğinde çok önemli reformu gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Kısa bir zaman önce, milli birlik ve kardeşlik adımlarımızın bir yansıması, bir devamı olarak demokratikleşme paketi adını verdiğimiz bir çalışmayı açıkladık. Bu çalışmayla, bizler, milletimize layık olan birliği, bütünlüğü tekrar sağlamayı, Cumhuriyetimizi çok daha güçlü hale getirmeyi, ileri demokrasiyle taçlandırmayı, bize yaraşan, bize yakışan kucaklaşmayı gerçekleştirmek istiyoruz. Amacımız, milletimizin sinesinde açılan yaraları sarmak, iyileştirmek, tedavi etmektir. Bu toprakları beraber işlediğimiz, bu vatanı birlikte kurduğumuz kardeşlerimizle, tekrar büyük Türkiye'yi inşa etmek istiyoruz. Bölgesinde ve dünyada güçlenmiş, bilimde, teknolojide, sanayide, iktisatta önder olmuş, uluslararası alanda söz sahibi bir Türkiye ancak gelişmiş demokrasiyle mümkün olabilir. Bizler, siz kardeşlerimizin, milletimizin güvenliği için, selameti için, huzur ve refahı için çalışıyoruz. Tüm vatandaşlarımız bizim gözümüzün bebeğidir, Türkiye'de yaşayan tüm bireyler bizim için değerlidir."

"Kahraman gazilerimizi unutmayalım"

Türkiye'yi güçlü kılanın ve bugünlere getirenin hiçbir zaman taviz verilmeyen birlik ve beraberlik duyguları olduğunun altını çizen Erdoğan, Kurban Bayramı'nın bu atmosferi daha da güçlendireceğine işaret etti.

Başbakan Erdoğan, bayram dolayısıyla vatandaşlardan yakınlarını, komşularını ziyaret etmelerini ve dayanışmayı, hediyeleşmeyi ihmal etmemelerini istedi. Erdoğan şöyle devam etti:

"Sürücülerimizin trafikte azami dikkat içinde olmalarını, ailelerine ve milletimize büyük acılar yaşatacak kazalara mahal vermemelerini önemli rica ediyorum. Özellikle bayramlara buruk giren şehitlerimizin yadigarlarını, kahraman gazilerimizi unutmayalım, onları bu müstesna günlerde yalnız bırakmayalım, bayram sevincimizi paylaşarak kederde de sevinçte de bir olduğumuzu gösterelim. Eşsiz fedakarlıklarını bu vatan, bu millet var oldukça unutmayacağımız aziz şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimizi şükranla selamlıyorum. Bu duygular içinde mübarek Kurban Bayramınızı en kalbi duygularımla tebrik ediyor, size, sevdiklerinize, bütün milletimize sağlık ve esenlikler diliyor, bu güzel bayram coşkusunun bütün gönülleri, bütün haneleri, gerek İslam dünyasında gerekse tüm dünyada şenlendirmesini temenni ediyorum."