Feyzioğlu, girişte basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin, Torba Yasası'nda yer alan görevden alınan kamu görevlilerinin mahkeme kararıyla göreve iadesini 30 günden 2 yıla çıkaran düzenlemeyi hatırlatması üzerine Feyzioğlu, Danıştay'ın kuruluş yıldönümünde gerekli açıklamayı yaptığını, ancak başka hususların ön plana çıktığını söyledi. Feyzioğlu, "Bahsettiğiniz düzenleme avukatın mı hakkını ihlal ediyor yoksa idari yargıya müracaat eden yurttaşların hakkını mı ihlal ediyor? Tabii ki yurttaşların hakkını ihlal ediyor. Biz bir hukuksuzluğu dile getiriyorsak biliniz ki bu dile getirdiğimiz hukuksuzluk yurttaşın hakkının ihlalidir, bizim değil. Bizim üzerimizden yapılan hak ihlalleri de yurttaşa yöneliktir. Çok ciddi bir haksızlıktır bu. İptal kararlarının içeriğini boşaltıyor, anlamsız kılıyor ve idari yargıyı etkisizleştiriyor" dedi.

DANIŞTAY BAŞKANI DİLE GETİRMELİYDİ

Bu eleştirileri aslında Danıştay'ın kuruluş yıl dönümünde Danıştay Başkanı'nın dile getirmesi gerektiğini ifade eden Feyzioğlu, şöyle dedi:

"Çünkü Danıştay'ın elinden, idari yargının elinden yetkiler gidiyor. Biz dilerdik ki idari yargıyı etkisizleştirmeye yönelik bu düzenlemelere barolardan önce idari yargıyı temsilen Danıştay Başkanı'ndan itiraz gelsin. Biz bunları ifade etmek zorunda kaldığımız için ciddi eleştirilere de maruz bırakıldık. Oysa bunu Danıştay ile birlikte söylememiz gerekirdi. Ben biliyorum ki idari yargı hakimlerinin büyük çoğunluğu, Danıştay'daki yüksek hakimlerin büyük çoğunluğu da bu yapılanlardan son derece rahatsızdır ve bizi desteklemektedir."

AVUKATTAN TEPKİ: SİNİRLERİ ZORLUYORSUNUZ

Feyzioğlu, daha sonra otelin restoranında kendisini bekleyen avukatların yanına geçti ve masalarını gezerek tek tek tokalaştı. Bu sırada avukat Ahmet Ali Kocaağa, avukat arkadaşlarıyla oturduğu masaya gelen Feyzioğlu'na, toplantıya 2 saat geciktiği gerekçesiyle, "Başbakan'ın dediği kadar varsınız. Sinirleri zorluyorsunuz" diyerek tepkisini dile getirdi.

'YADIRGADIM'

Şaşıran Feyzioğlu, "Arkadaşlar çok özür dilerim beklettiğim için. Keşke işi olanlar beklemeseydi" dedi. Kocaağa ise "Barolar Birliği Başkanı geliyor, onun için geldik" dedi. Pek çok farklı programdan sonra Zonguldak'a geldiğini belirten Feyzioğlu, Kocaağa'nın tepkisini yadırgadığını söyledi. Kocaağa'nın omzuna ellerini koyarak konuşmaya devam eden Feyzioğlu, şöyle devam etti:

"Eğlenceden gelmiyoruz. Bartın, Amasra, Karabük'te sizin gibi meslektaşlarımızın dertlerini dinlemekten geliyorum. Temsil görevinin artıları vardır, eksileri vardır. Artıları, sizin gibi güzel insanlarla birlikte bulunmaktır. Elbette vaktinde gelmeyi prensip olarak çok isterim. Sadece bir şeyinizi çok yadırgıyorum. Bir meslektaşınıza 'edepsiz' veya 'terbiyesiz' denildiğinde onun yanında bulunmak sizin görevinizdir. 'Başbakanın dediği kadar varsınız' demek çok yanlıştır. O yüzden de üzüntüyle karşıladığımı biliniz. Çünkü size birisi, 'edepsiz', 'terbiyesiz' derse Barolar Birliği Başkanı yanınızda durur. Bir Kaymakam ya da bir Vali size saygısızlık ettiğinde biliniz ki sizin yanınızda Barolar Birliği Başkanı durur. Size bir saygısızlık edildiğinde önce Barolar Birliği Başkanınız koşar gelir. Ben Barolar Birliği Başkanı olarak değil bir meslektaşınız olarak sizden böyle bir desteği beklerim. Benzetmeyi doğru bulmam. Yadırgadım."

BARO BAŞKANININ MASASINA OTURMADI

Konuşmasının ardından Feyzioğlu, kendisini protokol masasına davet eden Zonguldak Baro Başkanı Kerem Ertem'e, "Ben protokol masasına oturmam" diyerek genç avukatların masasına oturdu. Feyzioğlu avukatlarla sohbet ederken, bazı avukatların da Ahmet Ali Kocaağa'ya tepki gösterdiği görüldü.