"Ben bu görevde bulunduğum sürece..."
Bir devlet terörü estiren İsrail'e olumlu bakmalarının mümkün olmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Ben bu görevde bulunduğum sürece hiçbir zaman İsrail'le olumlu bir şeyi düşünemem" diye konuştu.Başbakan Erdoğan, cuma namazını Ataşehir Mimar Sinan Cam
Bir devlet terörü estiren İsrail'e olumlu bakmalarının mümkün olmadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Ben bu görevde bulunduğum sürece hiçbir zaman İsrail'le olumlu bir şeyi düşünemem" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, cuma namazını Ataşehir Mimar Sinan Camii'nde kıldı. Cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarını değerlendirdi. İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin şu anda maslahatgüzar seviyesinde olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bu olaylar başladığı süre içerisinde bazı açıklamalarımız olmuştu. Şu anda maslahatgüzar seviyesinde devam eden sürecin bundan sonraki yol haritasında Türkiye olarak bir devlet terörü estiren İsrail'e karşı bizim olumlu bakmamız mümkün değil. Uluslararası karasularında daha önce bir terör estirmişti ve araya uluslararası camialar girdi ve bizim baştan itibaren üç şartımız vardı: özür, tazminat ve Filistin'e ambargonun kaldırılması. Bunun ilk maddesinde özrü dilemişti. Bunun şahidi de Obama'dır. Daha sonra tazminatta olumlu bir noktaya gelindi. Fakat ambargonun kaldırılması noktasında bize hep imzalanacak dendi, bu arada da bu olaylar patlak verdi" dedi.
"ÇOCUKLARI EN İYİ ÖLDÜRMESİNİ BİLEN DEVLET İSRAİL'DİR"
İsrail'in şu anda attığı bu adımların arkasında üç çocuk meselesinin olmadığını kaydeden Erdoğan, "Bunların hepsi yalan. Çünkü çocukları en iyi öldürmesini bilen devlet İsrail'dir. Bunu ben daha önce Davos'ta söylemiştim. O zaman hatırlatsanız yine plajda çocukları vurmuşlardı. Şimdi yine plajda çocukları öldürdüler. Şu anda insanlığın vicdanı sızlamıyor, kanamıyor. Maalesef İsrail' aynı zulmüne, aynı orantısız güç kullanımıyla beraber saldırmaya devam ediyor. Benim özellikle çağrım İslam dünyasınadır. İslam dünyası İsrail'e karşı tavrını ortaya net koymadığı sürece bu sıkıntılar sürecek. Türkiye olarak bizim İsrail'e karşı tavrımız net. Biz İsrail'le olan ilişkiler noktasındaki her şeyi sıfırlamış durumdayız. Bir normalleşme talebinin gelmesi sebebiyle de bir normalleşme ümidini bu üç maddeye bağlamıştık. Bu üç madde yerine gelmediği için normalleşmenin olması bundan sonra da görülüyor ki mümkün değil. İsrail şu anda terör estiriyor, bir soykırım yapıyor. İsrail, Hamas ve Fetih arasındaki ulusal mutabakat hükümetinin kurulmasını arzu etmiyor. Bunu arzu etmediği gibi de şu anda orada bu kıyımını devam ettiriyor. Bir başka adım daha var bu hesap da malum Mısır'la olan görüşmelerinde Hamas'ı dışlama gayretinde. Burada taraf olan Hamas'tır, Gazze ve Filistin'dir" şeklinde konuştu.
"İSRAİL BİR DEFA DÜNYADA BARIŞI TEHDİT EDEN BİR ÜLKEDİR"
Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın bugün İstanbul'da olacağını da hatırlatarak, kendileriyle iftardan sonra görüşme yapacaklarını söyledi. "Görünen gerçek o ki İsrail bir defa dünyada barışı tehdit eden bir ülkedir, Ortadoğu barışını tehdit eden bir ülkedir" diyen Erdoğan, şunları söyledi: "Hiçbir zaman barış yanlısı olmamıştır. Zulmetmiştir, zulmetmeye devam etmiştir. Dolayısıyla da ben bu görevde bulunduğum sürece hiçbir zaman İsrail'le olumlu bir şeyi düşünemem. Başkaları düşünebilir o beni enterese etmiyor. Ben ve benim altımdaki yönetim biz bu görevde olduğumuz sürece buna olumlu bakmayız. Tayyip Erdoğan'ı batı farklı tanımlayabilir. Gerilimcidir, gergin bakar, şöyledir, böyledir diyebilirler. Kendilerine göre arayış içinde olabilirler. Ama ben hakkın ve halkın rızasını kazanmakla görevliyim. Bütün hedefim bunun arzum bunun üzerine kuruludur. Ben güçlere şirin görünmenin gayreti içerisinde bugüne kadar olmadım, bundan sonra da olmayacağım. Hukuk gücün tayin ettiği bir unsur olursa orada bir zulüm vardır. Onun için biz hukuku hakkın ve haklının elindeki bir unsur olarak değerlendirmemiz lazım. Böyle değerlendirdiğimiz sürece de er geç İsrail bu zulmüyle devam edemez" ifadelerini kullandı.
"Şu anda burada galip gibi görünebilir ama sonunda mağlup olacak olan İsrail'dir" diyen Erdoğan şunları söyledi: "Dünyada belli yerlerde aslında yaşayan Yahudileri ve Musevileri de rahatsız edecektir. İsrail devleti çok yanlış oynamaktadır. Biz başta Amerika olmak üzere Rusya, batılı diğer ülkeler de bu konuda maalesef endişe belirtmekle bir yere varmak istiyorlar. Endişe belirtmekle bir yere varılmaz. Şu anda BM Güvenlik Konseyi'nin, BM'nin dünya barışına karşı ne yazık ki ciddi bir tavır alamadığını görüyoruz. Onlar da yine endişelerden filan bahsediyorlar. Bir defa süratle BM'nin dünya barışına katkısının nasıl olduğunu veya olacağını burada tekrar test ediyoruz. Önümüzde eylülde BM Genel Kurulu olacak. Orada da zaten bunları çok farklı şekilde Türkiye dile getirecektir."
"HAMAS -FETİH BİRLEŞİMİNİ ENGELLEMEK İSTEDİLER"
Hamas ve Fetih birleşiminin engellenmek istendiğini belirten Erdoğan, saldırıların arkasındaki sebeplerden birinin de bu olduğunu söyledi. Erdoğan, "Filistin'in yekvücut hale gelmesini bir defa kabullenemiyorlar, tahammül edemiyorlar. Zaten baştan itibaren Hamas -Fetih birleşimini engellemek istediler. Bu kırıldı. Burada Hamas'ın olumlu yaklaşımları bu işlin kırılmasını sağladı. Bir teknotratlar hükümeti kuruldu. Fakat buna dahi tahammül ediyor ve bu akşam Sayın Abbas'la da zaten iftardan sonra bir arada olacağız, değerlendirmelerimizi yapacağız" dedi.
Ateşkes masasına Mısır'ın oturmasına da tepki gösteren Erdoğan, "Zaten o ateşkesin yanlış olduğunu söylerken benin ifadem oydu. Taraf burada Hamas, Hamas'ı masaya çağırmıyorsunuz, Mısır'la yapıyorsun. Mısır taraf değil ki. Ondan sonra 5-6 saatlik ateşkes yaptım deyip, kendisi dünyaya şirin gözükmek istiyor. Bu İsrail devletinin her zaman ki yanlışlarının devamıdır" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, ateşkesle ilgili Türkiye'ye yönelik suçlamaların hatırlatılması üzerine de, "İster Sisi'den gelsin, ister İsrail'den gelsin bir defa burada Sisi taraf mı? Değil. Sisi bir defa kendisi de zalim. Çünkü darbecidir. Diğerlerinden farkı yok. Şu anda Hamas'ın bütün gıda yollarını kapatanlardan bir tanesi de odur. İnsani yardım noktasında yolları kapatan odur. Mısır şu anda Gazze'ye bir defa insani yardımın da yollarını kapamıştır. İsrail'in talimatıyla. Müşterek hareket ediyorlar. Sen Mısır olarak tavır değilsin ki. Olacaksan ara bulucu ol ama taraf Filistin'dir, Gazze'dir. Taraf ortada yok, mazlum ortada yok, mağdur ortada yok siz ikiniz çalıyor, ikiniz oynuyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Meşruiyet kazandırmak istiyorlar. Çünkü Mısır'ın şu andaki yönetimi meşru değildir. Yüzde kaça seçim yapıldı bellidir. Darbeci hükümet kendisi çaldı, kendisi oynadı, kendini seçtirdi. Demokrasi bu mu? Demokrasi bir defa halkın kendi iradesini rahatlıkla ortaya sürebildiği bir rejimdir. Güdümlü demokrasiyle de hiçbir zaman barışı sağlayamazsınız" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin bundan sonraki diplomatik tavrının ne olacağı şeklindeki soruya ise Erdoğan, "Diplomatik tavrımız var. Şuanda maslahatgüzar seviyesinde. Bunları da ayrıca tekrar değerlendireceğiz" yanıtını verdi.