TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’de özeleştiri eksikliği olduğunu ifade ederek, “31 Mart günü bir hasar tespitine Türkiye’de ihtiyaç var. ’Neyi söyledik?, Neyi yıktık? Neyi tahrip ettik?’ diyorsak, 31 Mart sabahı herkesin özeleştiri yapması lazım” dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Bahçeşehir Üniversitesi’nin Beşiktaş yerleşkesinde düzenlenen Basın Konseyi Üyeler Genel Kurulu’nun açılışına katıldı. Çiçek, toplantıya katılan gazeteci Tuncay Özkan ile tokalaştı. Toplantıda konuşan Cemil Çiçek, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Abdullah Öcalan için verdiği ‘Umut hakkı’ kararını değerlendiren Çiçek, “Birkaç gündür AİHM kararı sebebiyle ‘Umut hakkı’ diye bir haktan haberdar olduk. Başka haklarımız da var vesaire ama, ‘Umut hakkı’ diye bir hak Türkiye’nin gündemine oturdu. Bunu doğru tartışamazsak, bu hak neyi ifade ediyor? Neyi nasıl yapacağız? Nasıl ortaya koyacağız. Bunları açıkça ortaya koymada zorlanırız. Biz diyoruz ki öğrenmenin yaşı yok. Çoğumuzun bilgisi basından geliyor. Basın düşüncelerimizin kaynağıdır” dedi.

"ÖZELEŞTİRİ YAPILMASINI İSTEDİ"

Türkiye’de özeleştirinin eksikliğinin hissedildiğini savunan Cemil Çiçek, “Özeleştiri yapmadığımız sürece eleştiriler bir süre sonra suçlamaya ve hakarete dönüşüyor. Bir süre sonra da kamplaşma ve kutuplaşma başlıyor. Bugün şikayet ettiğimiz ortamların gelecekte sağlıklı bir zeminde sürdürülebilmesi açısından özeleştiri yapmak gerekir. ‘Ne zaman yapmamız gerekir?’ diye sorarsanız. ’Hemen yapmamız lazım’ diyeceğim. Ama en azından 31 Mart günü yapmamız lazım. 30 Mart’ta seçim var. 31 Mart günü bir hasar tespitine Türkiye’de ihtiyaç var. ‘Neyi söyledik? Neyi yıktık? Neyi tahrip ettik? Neler bugün bizi sıkıntıya sokuyor? Neden her geçen gün daha fazla huzursuz oluyoruz?’ diyorsak, 31 Mart sabahı herkesin nerede doğru nerede yanlış yaptıklarını göz önüne koyup, özeleştiri yapması lazım. Eleştiri haktır, özeleştiri de görevdir ve gerekliliktir” şeklinde konuştu.

Hukukun önemli bir kısmını yasaların oluşturduğuna dikkat çeken Cemil Çiçek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugün kuralı koyan da uygulayan da yasalara yeteri kadar uymuyor. Böyle olunca da sabahlara kadar kanun çıkarmanın bir anlamı kalmıyor. Kuralı koyan uygun davranacak, kuralı uygulayan da kuralın oluş sebebini dikkate alarak iş ve işlemlerini yapacak. Türkiye’nin bugün geldiği noktada böyle bir eksikliği görüyoruz. Bunu düzeltmek için yeni bir kural koyuyoruz ve eskisinden daha sıkıntılı bir noktaya gelmiş oluyoruz.”