Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 Eylül darbesini yaptıktan sonra Cumhurbaşkanı olan Kenan Evren’in cenaze törenine katılmayacağını açıkladı. Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı yaptığı için temsilen bir arkadaşımız katılır” dedi. Erdoğan, “Türkiye Suriye’ye girecek” iddialarını ise “Dört dörtlük bir yalan” diye niteledi.Erdoğan, Almanya ve Belçika ziyaretleri dönüşünde, uçakta gazetecilere gündemle ilgili sorularını cevapladı:

-Türkiye Suriye’ye girecek iddiası dört dörtlük yalan: Bu iddiayı ortaya atan zat dört dörtlük bir yalan attı. Aynı gün Genelkurmay başkanımızla haftalık rutin ziyaretimiz vardı. O da şakayla karışık “Şu anda Suriye’ye harekat yapacak olan ordunun komutanının Sayın Cumhurbaşkanı’nın yanında ne işi var” dedi. İddiayı ortaya atan kişiyi benden en çok daha iyi tanıyorsunuz. Zaman zaman böyle beyanları olur.

-Eğit-donat çalışmaları sürüyor: Suudi Arabistan, Türkiye, Katar ve koalisyon güçlerinin Eğit-donat çalışmaları sürüyor. Biz de yapıyoruz. 

-Kobani’yi istismar ediyorlar: Kobani’de neredeyse Arap kalmadı. (PYD) Orada belli bir etnisite oluşturma gayretinde. Afrin’den başlıyor, Kobani ve Kamışlı’ya doğru gidiyor. Hedefleri bu noktaları birbirine bağlamak. ABD bunu yeni görmeye başladı. Amerika’yla diyalogumuz sağlıklı şekilde yürüyor. 

-Yüksekova havalimanı 2 yıl engellendi: Çözüm sürecinde muhalefet samimi değil. Yüksekova’daki havalimanını iki yıl önce açacaktık ama iş makineleri yaktılar, müteahhitleri tehdit ettiler, kaçırdılar, gecikti... İsmi ‘Selahaddin Eyyübi Havalimanı’ olarak belirlendi. Çok yakında da açılacak.

-Temsilen bir arkadaş katılır: Cumhurbaşkanlarının cenaze törenlerine ilişkin ‘törenler nasıl yapılır, kimler nasıl katılır ya da katılmaz, ailenin tasarrufları nereye kadardır’ bunlar belirlenmiş. Aile, Ankara’daki devlet mezarlığında defnini istiyor. Devlet töreni, ailenin de arzu etmesi halinde yapılacak bir törendir. Cumhurbaşkanlığı yaptığı için böyle bir hakkı var. Şu an katılmak gibi bir düşüncem yok. Cumhurbaşkanlığı makamı adına temsilen bir arkadaşım törene katılır.

-İsrail yanlıştan döner, ilişkiler normalleşir: İsrail’in bölgede tek görüşebildiği, alışveriş yapabildiği ülke Türkiye’ydi. Ama Türkiye’yi Mavi Marmara’yla kaybetti. Sayın Obama’nın devreye girmesiyle telefonda özür diledi. Sayın Obama’ya üç başlık söylemiştim; özüzr, tazminat ve Filistin’e ambargonun kalkması. Ancak bunlar tazminatı yanaşmadıkları gibi Filistin’e ambargoyu da kaldırmadılar. Temenni ederim ki bu yanlışlardan bir an önce dönülür, biz de ilişkilerimizi normalleştiririz.

AVRUPA TEK BAŞINA İKTİDAR ARIYOR

“Almanya ve Belçika’daki konuşmalarımda İtalya ve İngiltere’yi örnek verdim. Şu an Belçika’da da sıkıntı var. Çünkü son iki seçimde hükümet kurmakta ciddi sıkıntılar çektiler; birinde 157 gün sürdü, öbüründe 500 küsur gün sürdü. Bir koalisyon hükümetinin kurulması bu kadar zaman alırsa o ülkede istikrar olur mu? İtalya yasal mecburiyet kurdu; Yüzde 40’ı aşan tek başına iktidar olacak. Aşamazsa 2. tur seçim olacak. Başkanlık sisteminde olduğu gibi, kim en fazla oyu olursa o tek başına iktidarı oluşturacak. İngiltere’de yüzde 12 ile bir milletvekili çıkarılıyor; ama İskoç bölgesini dar bölge gibi planlamışlar, yüzde 4,7 oy alan parti 56 milletvekili çıkarıyor. İngiltere seçimlerinden enteresan sonuçlar çıktı. Bir saat içerisinde 3 siyasi partinin genel başkanları istifalarını verdi. Bu çok çok önemli bir ders, bir örnek.”

DİYANET’E SALDIRI AHLAK DIŞI

“Oldukça hassas olan bu kuruma yapılan saldırılar gayrı ahlakidir. Kürtçe Kur’an meali ile ilgili de yalan söylüyorlar. Binlercesi Diyanet İşleri’nce bastırılmış, Doğu ve Güneydoğu’ya gönderilmiş. Ancak biri çıkıp ‘Ensar vakfına aittir’ diyor, diğeri de şahsıma bastırıldığını söylüyor. Dürüst olun, yalan söylemeyin. Taksim’e Kâbe benzetmesi yapıyorlar, din derslerinin kaldırılması ile ilgili konuşuyorlar. Yıllarca Kürt kardeşlerimizi bu yollarla aldattılar, hala da aldatmaya gayret ediyorlar.”

SANDIK GÜVENLİĞİ TARTIŞILMAZ

“Birileri asılsız iddialarla seçime gölge düşürmenin gayreti içinde. Türkiye için bunu söylemek çok saçma. Türkiye sandığa güven sorunu olan bir ülke değil. Muhtemelen neticeyi şimdiden görenler ‘nasıl şaibe düşürebiliriz’ gayreti içerisindeler. Ne yaparlarsa yapsınlar, herkes bilir ki bu işin senedi mazbatalardır. Bu mazbatalar, tutanaklar ortada olduktan sonra sandığa şaibe karıştırma girişimlerinin hiç birisi tutmaz. Cumhuriyet tarihindeki seçime katılım rekoru çıkacağına inanıyorum.

KIRMIZI KİTAP YAZILDI

“MGK ‘legal görünüm altındaki illegal terör örgütleri’ ifadesini kullandı. MGK Sekreterliği son halini Başbakanlığa gönderdi. Kırmızı Kitaba girdikten sonra burada yargı mercilerinin de bakışı değişecek. Çünkü bu milli güvenlikle ilgili bir durum var. Dünyada silahlı terör örgütleri olduğu gibi silahsız terör örgütleri de var. Bu tutuklama süreci muhtemelen diğerleriyle devam edebilir. Görünen o.”

DAVUTOĞLU, PENSİLVANYA’YA İZNİMLE GİTTİ

Bizim bu nokta kelime yanlışına düşmemiz doğru olmaz. Ahmet Bey, Pensilvanya’ya gidişinde benden izin almıştır. Dönüşte de içeriğini anlatmıştır. Fakat Cumhurbaşkanımızla bu konuyu görüştüler mi doğrusu bilmiyorum. O aralar milletvekillerimizi Pensilvanya’ya götürme adeti başlamıştı. Bazen bakan da götürüyorlardı. Tezgah derin, hedefler farklıydı. Ben rahatsız olmuştum, arkadaşlara ‘gitmeyin’ demeye başlamıştım. Hatta Zafer Bey (Çağlayan) de gitmiştir. Bunlar benim bilgim dahilindeydi. Tabi bu iyi niyetlerimiz karşılık bulmamıştır.