Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve yakın çevresine karşı çoğunluğunu Sünni muhaliflerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), geçtiğimiz hafta Şii Hizbullah örgütünün rejime destek için gönderdiğini iddia ettiği Hasan el Mekdad’ı kaçırdı. Hizbullah ve Hasan’ın ailesi ise bu iddiayı reddetti. Lübnan’da Beyrut’un 30 kilometre doğusunda bulunan Bekaa Vadisi merkezli El Mekdad aşireti Hasan’ın esir alınmasının ardından harekete geçti. Çarşamba günü önce ailenin destekçileri Beyrut’ta Suriyelilere ait dükkanlara saldırdı, havaalanına giden yolu yaktıkları lastiklerle kapadılar. Çarşamba akşam saatlerinde ise aşiret 20 Suriyeli ve 1 Türk’ü kaçırdığını açıkladı.

İş için gitmişti

Bir Lübnan televizyonu olayın ortaya çıkmasının ardından rehin tutulan Aydın Tufan Tekin ile konuştu. Türk iş için Lübnan’a geldiğini anlattı.

Olayın ardından aşiretten önce diğer Körfez ülkelerine tehdit geldi. Aşiretten yapılan açıklamalarda Beyrut’taki Körfez ülkelerinin vatandaşlarını kaçırmaya devam edileceği söylendi. Bunun üzerine Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar vatandaşlarına Lübnan’ı derhal terk etmeleri çağrısında bulundu. Fakat dün öğle saatlerinde tehditler Türkiye üzerinde yoğunlaştı.

Önce Türk’ü öldürürüz

Fransız haber ajansı AFP’ye konuşan aşiretin sözcüsü Mahir el Mekdad, “Hedefimizde sadece ÖSO ve Türkler var. Türk esirlerin sayısı artacak. Eğer Hasan öldürülürse ilk öldüreceğimiz rehin Türk olacak. Suudiler, Katarlılar ve diğer Körfez ülkelerinin vatandaşları Mekdad aşiretinin hedefinde değil” dedi. Mahir, neden Türklerin hedeflerinde olduğunu ise şu sözlerle açıkladı:

“Bizim derdimiz kardeşimizi kaçıran Suriyeliler ve bölgedeki Suriyeli muhalifler. Ve neden Türkiye? Çünkü Türkiye ÖSO için bir harekat alanı.”

Aşiret ayrıca Hizbullah’ın bu konuda yapabilecek bir şeyi olmadığını belirtti.

Kaçırılan Hasan el Mekdad’ın kardeşi Hatem el Mekdad ise sabah saatlerinde yaptığı açıklamada Lübnan Dışişleri Bakanı Adnan Mansur’un Türk rehin için devreye girdiğini söylemişti. Hatem el Mekdad, “Mansur benimle yaklaşık üç dakika konuştu. Benden Türk rehinenin bırakılmasını istedi. Ona ağabeyim dönmeden önce ayakkabısını bile vermeyeceğimizi söyledim” dedi. Lübnan’da geçtiğimiz aylarda da Suriye’deki ayaklanmayı destekleyenlerle Şiiler arasında çatışmalar yaşanmıştı. Özgür Suriye Ordusu mayıs ayında da Şii mezhebinden 11 Lübnanlıyı kaçırmıştı. Lübnanlıların önceki gün bombalanan Türkiye sınırında Azaz şehrinde tutuldukları biliniyordu.

Dışişleri: Girişimler sürdürülüyor

Dışişleri Bakanlığı Tekin’in serbest bırakılması için gerekli girişimlerin sürdürüldüğünü duyurdu.

Açıklamada, “Bakanlığımız vatandaşımızın ailesi ile temas halindedir. Bakanlığımız ve Beyrut Büyükelçiliği’mizin kaçırılan vatandaşımızın sağ ve salim serbest bırakılmasının sağlanmasına yönelik yoğun girişimleri sürmektedir” ifadesi kullanıldı.

AİLESİ PERİŞAN

Aydın Tufan Tekin’in Muğla’nın Marmaris İlçesi’nde yaşayan ailesi perişan oldu. Mimar baba Mahmut Tekin ile anne Güldane Tekin, İçmeler Beldesi Köyiçi mevkiindeki villalarından çıkmazken, gazetecilerin görüşme isteklerini reddetti. Basın mensuplarına kapıyı açan akrabaları ise “Şu anda söyleyebilecek bir şeyimiz yok. Bekleyiş içerisindeyiz. Herhangi bir gelişme durumunda size bilgi verebiliriz” dedi.

İş bağlantısına gitti

Baba Mahmut Tekin’in 20 yıl önce yerleştikleri Marmaris’te Tekinoğlulları İnşaat’ı kurarak, villa ve sitelerle proje çizimleri yaptığı öğrenildi. 1984 Yılında Marmaris’te doğan Tekin, ilçede eğitim veren Halıcı Ahmet Urkay Anadolu Lisesi’nden 2002’de mezun oldu. Üniversite için Kanada’ya giden ve 2008’de Brock Üniversitesi’ni bitiren Tekin’in, İstanbul’da, beyaz eşya sektöründe çalıştığı ve iş bağlantısı nedeniyle Lübnan’a gittiği öğrenildi. Bekar olan Tekin’in arkadaşları da Facebook’ta, bayramda Marmaris’e geleceğini yazdı. Arkadaşları, “Ramazan Bayramı’nda görüşecektik. İnşallah sağ salim kurtulur. Tekin bütün dualarımız seninle” dileklerde bulundu