Dikkat! Bu mesleklerden birindeyseniz...
Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sümer Baltacı, boya sanayi, lastik, kimya, asfalt ve petrol sanayi, pil üretimi gibi kimyasal sanayilerde çalışanların mesane kanserine yakalanma riskinin yüksek olduğunu söyledi. "Bu meslek gruplarında çalışmayın" uy
Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sümer Baltacı, boya sanayi, lastik, kimya, asfalt ve petrol sanayi, pil üretimi gibi kimyasal sanayilerde çalışanların mesane kanserine yakalanma riskinin yüksek olduğunu söyledi. "Bu meslek gruplarında çalışmayın" uyarısı yapmadıklarını belirten Baltacı, risk grubunda oldukları için daha dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.
Üroonkoloji Derneği tarafından düzenlenen ve 750'yi aşkın katılımcının takip ettiği 12'nci Üroonkoloji Kongresi'nde konuşan Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sümer Baltacı, mesane kanserini ele aldı. Dünyada 1 yıl içerisinde 350 bin mesane kanserli hastanın tespit edildiğini belirten Baltacı, bu hastaların yarısının bir yıl içerisinde hayatını kaybettiğini söyledi. Mesane kanserinin iyi tedavi edilmediği takdirde ölümcül olduğuna dikkat çeken Prof. Baltacı, "Kanserin tespit edildiği andaki yaygınlığına bakılarak tedavi şekilleri değişebiliyor. Mesanede sınırlı kaldıysa mesane içerisine uygulanan bazı kemoterapi ya da verem aşısı diye bilinen tüberküloz ilaçlarıyla hastalığı tedavi edebiliyoruz. Derine geçen kanserlerde ise mesaneyi çıkarmak zorunda kalıyoruz. Mesane çıkarılınca durumu uygun olan kişilerde kişinin kendi bağırsağından yeni bir mesane yapıp eskisinin yerine yerleştirerek hastanın normal yolla idrarını yapmasını sağlıyoruz. Eğer hastanın durumu bu uygulamaya uygun değilse, o zaman cilt altında bir torbada idrarı topluyoruz" dedi.
BU MESLEKLERE DİKKAT
Cep telefonu ya da benzeri radyasyon yayan cihazların mesane kanserine yol açıp açmadığıyla ilgili ellerinde bilimsel veri olmadığını da belirten Prof. Baltacı, bazı meslek gruplarında çalışanların dikkatli olması yönünde uyarıda bulundu. "Bu mesleklerde çalışmayın" uyarısı yapmadıklarını ancak risk altında oldukları için daha dikkatli olmalarının gerektiğini belirten Baltacı, "Meslek gruplarına bakacak olursak. Sigara etkenlerin nerdeyse yarısından fazlasına sahip. Bunun dışında boya sanayi, lastik, kimya, asfalt ve petrol sanayi, pil üretimi gibi sanayilerde bazı kimyasal maddelere maruziyet çok fazla olabiliyor. Bu meslek gruplarında risk artışı söz konusu olabiliyor. Bu meslek gruplarında çalışmayın demiyoruz. Ancak bu insanlar idrarda mikroskobik bir kanama olsa bile ya da gördükleri ilk kanamada ürologa müracaat etmeleri gerekir. Bu kişilerin daha dikkatli olması gerekir" dedi.
TESTİSİ YUKARIDA OLAN GENÇ ERKEKLERE UYARI
Üroonkoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Güven Aslan, testis kanserinin sıklıkla genç erkeklerde görüldüğünü belirten Prof. Aslan, bebek ve çocuklarda testisi torbada olmayanlar için uyarıda bulunarak şöyle konuştu:
"Bu hastalık genç erkeklerde daha sık görülüyor. Tümörün biyoloji buna uygun olduğu için gençlerde sıklıkla görülüyor. İnmemiş testise dikkat etmek lazım. Çocukların ya da bebeklerin yumurtalarının olması gereken torbada olmaması. Aslında çok sık görülen bir sorundur. Geç kalındığı zaman yumurta yerine indirilse bile risk değişmiyor. Testis kanserinin temel risk grubu 15-35 yaş aralığıdır. Dolayısıyla bu yaş grubunun nasıl bu konuda bilgilendirebilirizin araştırılması lazım. Hastalık genital bölgede yer aldığı için çok rutin kontrollerde bakılmayıp atlanabiliyor. Burada kişilerin kendilerinin farkında olmaları gerekir. 15'li yaşlarda dediğimiz grup çocuk sayılabilecek gruptur. Burada anne babalara görev düşüyor. Bedensel değişimlerin yanı sıra genital bölgelerin değişimlerinin de anlatmalıdırlar."
Erken teşhis edildiğinde yüzde 100 tedavi edilebileceğini ifade eden Prof. Aslan, "Erken teşhis edildiğinde yüzde 100 tedavi edilebilen bir hastalıktır. Diğer organ kanserlerinde görülemeyen bir durumdur bu. O nedenle erken teşhis çok önemli. Erken tanıda cerrah müdahale ile kanserli hücre alınıyor ve organ yerinde kalıyor. İleri aşamalarda bile bazen yüz güldürü sonuçlar alabiliyoruz. Daha başlarda teşhis edildiği zaman organ kaybına neden olmadan tedavi edilebilir" dedi.