Dink cinayetinde Tuncel izi
Başbakanlık Teftiş Kurulu (BTK), Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetinin planlayıcısı olarak, emniyet ve jandarmaya muhbirlik yapan Erhan Tuncel'i işaret etti. CNNTürk'ün haberine göre, BTK raporunda, Dink cinayetine ilişkin ilginç sapt
Başbakanlık Teftiş Kurulu (BTK), Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetinin planlayıcısı olarak, emniyet ve jandarmaya muhbirlik yapan Erhan Tuncel'i işaret etti.
CNNTürk'ün haberine göre, BTK raporunda, Dink cinayetine ilişkin ilginç saptamalarda bulunuldu. Tuncel'in Dink suikastının planlayıcılarından olduğu belirtilen raporda ...Yasin Hayal'in bu eylemleri tek başına planlamadığı, Erhan Tuncel'in hemen hemen tüm eylemlerin planlayıcısı olarak ve/veya Yasin Hayal'i cesaretlendirmek suretiyle, dahil olduğu ve bir dizi ihmaller zinciri neticesinde Hrant Dink'e yönelik cinayetin gerçekleşmesine zemin hazırladığı değerlendirilmektedir... denildi.
'Papazı indirelim'
Raporda, Tuncel'in Hayal'i farklı olaylarda nasıl cesaretlendirdiğine ilişkin bölümler de yer aldı. Buna göre Hayal, 10 Nisan 2008'de, cezaevinde Teftiş Turulu müfettişlerine, Tuncel'in kendisine, Trabzon'daki misyonerlik faaliyetleri çok artmış, buradaki kilisenin papazını indirelim dediğini anlattı. Hayal, Mart 2002'de Trabzon Santa Maria Katolik Kilisesi Rahibi Pierre Brunessen'e dayak atmıştı.
Rapora göre Hayal, Trabzon'daki McDonald's bombalaması öncesinde, Ağustos 2004'te de Başbakan Erdoğan'ı taşıyan uçağa bomba ihbarında bulundu. Müfettişlere bu ihbarı emniyeti denemek için yaptığını anlatan Hayal, ihbar girişiminden 2 gün sonra, aranmasına rağmen, hiçbir engele takılmadan otobüsle Bakü'ye gitti ve 10 gün sonra da döndü.
BTK, McDonald's'ın bombalanması olayının hemen ardından, Hayal'in yurtdışı ile 53 görüşme gerçekleştirdiği telefon hattının Esat Yorulmaz'a ait olduğunu belirledi.
Müfettişler, Yorulmaz'a ulaşmak istediğinde ise, suikastın ikinci şüpheli ölüm vakası ile karşılaştı. Yorulmaz, suikasttan 7 ay sonra trafik kazasında hayatını kaybetmişti. Tetikçi Ogün Samast'ın, kullandığı silahı 300 YTL ödeyerek aldığını söylediği Ömer Pulatoğlu da suikasttan yaklaşık 6 ay önce deniz kazasında ölmüştü.