Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yeşilay Zümrüdüanka Ödül Töreni'nde konuştu. Erdoğan, İstanbul'da Yeşilay Zümrüdüanka ödül töreninde önemli değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, "Suriye'nin kuzeyine 4 bin 500 kilometrekarelik bir şehir kuralım. Alt ve üstyapısını uluslararası alanda paylaşalım. Yerel mimariyle bu şehri kuralım. Bunu Obama'yla da konuştum. Koordinatlarını dahi belirledik. Ama uygulamaya gelince halen ses yok." dedi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklaması şöyle:

 

 

Suriye'nin kuzeyine 4 bin 500 kilometrekarelik bir şehir kuralım. Alt ve üstyapısını uluslararası alanda paylaşalım. Yerel mimariyle bu şehri kuralım. Bunu Obama'yla da konuştum. Koordinatlarını dahi belirledik.

 

 

Ama uygulamaya gelince halen ses yok. Mesele karar meselesi. Fildişi Sahili bizden cami istiyor. '60 dönüm bir yer tahsis ettim' dedi.

 

 

"Yeşilay'ın mücadelesine güçlü destek verdim, vermeye de devam edeceğim. Bende Yeşilay'ın güzel anıları var. İmam Hatip Lisesi'ndeyken münazaralarına katılırdık. Hep şampiyon olurduk.

 

 

Son beş gündür Batı Afrika ülkelerindeydik. 150 iş adamı ile dört ülke dolaştık. Bunlar fakir ülkeler değil, madenler çok. Bunları kendileri alamamış, sömürülmüşler. Gelmişler altınları, elmasları götürmüşler. Fakat bu gidişimizde Gine'yi görünce bizim 50 yıl önceki Türkiye'yi gördüm. Yüzde 85'i Müslüman bir ülke. Bu manzarayı görünce 'Sorumluluğumuz çok daha arttı' dedim.

 

 

İstanbul'da ben görevi almadan önce çöp dağları neyse, Gine'de aynen o. İki Batılı ülkeyle anlaşmışlar ama yapılmamış. 50 otobüs vereceğimizi söyledik herkes ayakta alkışladı. Çünkü toplu taşıma aracı yok, bu noktadalar. Sırf okumak yetmiyor işte, gezeceksin ve oraları göreceksin. Sorumluluğumuz çok büyük.

 

 

Amerika, İngiltere ve Türkiye. Yardım eden ülkeler arasında dünyada üçüncü sıradayız. Milli gelire oranla ise Türkiye birinci sıradadır. Sadece beş senede Suriye'den gelen mültecilere harcadığımız para 10 milyar dolardır. Biz 'homoekonomikus' olarak değil, 'veren el alan elden hayırlıdır' diye bakıyoruz.

 

 

Batının kaldırımlarına hayran kalanlar, o kaldırımların altında milyonlarca Afrika'nın kanı olduğunu bilmek zorundadır. Biz siyaha sarılırken 'acaba ne derler?' demiyoruz, sadece Allah için seviyoruz.

 

 

Sigarayı vatandaştan alırken, 'eşini bu zulümden kurtarıyoruz' diyorum. Mücadelemizi sürdürmeliyiz. Sadece sigara değil uyuşturucuyla mücadele de aynı şekilde olmalı. Dağlara götürülenler uyuşturucu verilerek götürülüyor. İyi ki varsın Yeşilay. 96 yıldır ülkemize hizmet eden Yeşilay'a şükranlarımı sunuyorum."