"Fenerbahçe saldırısının faturasını..."
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırının faturasının kendine kesildiğini söyledi.Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret eden Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, gazetecilerle bir araya geldi. Herkesin emek ve dayanışma bayramını
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırının faturasının kendine kesildiğini söyledi.
Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret eden Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, gazetecilerle bir araya geldi. Herkesin emek ve dayanışma bayramını kutladığını belirten Vali Öz, “Son günlerde bazı konular gündeme geldi birileri açıklama yaptı birileri cevap verdi ama ben birkaç tanesini sizinle paylaşmak istedim. Buraya geldim çünkü yazı ile bunu sizle paylaşmanın yeterli olmayacağını düşündüm. Belediye meclisinde bir konu geçti. Bu 23 nisan ve Erdoğdu Anadolu lisesinin karşılanması ile alakalı. Ben bu konuda açıklama yapmadım ancak belediyenin yaptığı bir açıklamada bu konunun gündeme gelmesi ile beraber bir açıklamaya gerek olduğunu hissettim” dedi.
HALUK PEKŞEN'E TEPKİ
Vali Öz, CHP Trabzon Milletvekili adayı Haluk Pekşen’in aday tanıtım toplantısında “keskin nişancı yerleştiren ve sıkılmamış tüfeği dereye atan vali” şeklindeki açıklamalarının yersiz ve çirkin bir ifade olduğunun altını çizerek, “CHP’nin aday tanıtım toplantısında talihsiz bir açıklama yaşadık. Bir adayımızın ifadesi bana göre çok kaba yersiz ve çirkin bir ifade idi. Bunu bazı haber kanalları kullanmış. İfade şu şekilde idi: keskin nişancı yerleştiren ve sıkılmamış tüfeği dereye atan vali diye bir ifade. Bu kamuoyunun duyarlılığını kullanmaya ve birilerinin duygularını kışkırtmaya yönelik bir ifade idi. Kişi ile muhatap olmamak için İlgili partinin genel başkanını aradım bu ifadenin çirkinliğini saygısızlığını ve uygunsuzluğunu ifade ettim.
Ancak kamuoyu ile de bunu paylaşmak istedim. Çünkü bu ifade pek çok boyutu ile tehlikeli ve sıkıntılı bir ifade. o olayla ilgili bütün süreci kamuoyu ile paylaştım. Adli sürece geçinceye kadar. İş adli sürece geçinceye kadar genelde konuşmamaya gayret ettim. Ondan sonra konuşmalar delil ve soruşturmanın gelmiş olduğu aşamalarla ilgili bilgi vermeyi gerektiriyordu. Bir odamızın toplantısında da orada katılanlarla beraber bu konumuzu tekrar istişare ettik.
Karşılıklı dertleşme yaptık orada. Ancak bu durum bilgi sahibi olmadan fikir yürütmek ve kamuoyunun hassas olduğu noktada kamuoyuna bu şekilde konuşmak her zaman sıkıntılı ve tehlikeli. Özellikle bir hukuk insanı için sıkılmamış tüfeğin oraya atılmış olduğunu söylemesi bana karşı iftira var kamuoyuna karşı bir yanıltmadır. O olayın adli intikaline ilişkin konuşmak istemesi bu olayın içerisinde ve bilgisi benim kadar olan bir insan yoktur.
Ben kendimi hiçbir zaman kıyıya atmadım her zaman olayın içinde idim. Bu olayı mümkün olan en az hasarla bu şehrin ve bu insanların atlatması için hassasiyet gösterdim. Bu olay birkaç kendini bilmezin yaptığı bir olayın faillerini bulur aydınlatırız şeklinde sınırlamaya çalıştım. Ancak dışarıdan gelen siyasetçiler dışarıdan gelen gazeteciler ve içimizdeki bazı gazeteciler bu işi hep terör ve provokasyon boyutuna getirdi ve maalesef bunun statta da yansımasını gördük ben bu insanlara ve bu olaya hiçbir zaman terör olayıdır demedim. Birileri ve birilerinin büyüttüğü olayın faturası geldi bana kesildi.
Terör meselesi olmadığını her zaman söyledim ve terör olarak yansıtanları da değil diye uyardım. Olayın en sağlam delili olan tüfek üzerinden benim bu şekilde itham edilmiş olmam çok çirkin bir davranış. tüfek atılan saçma tüfeğin içindeki boş fişek, tapa aynı marka ile atılmış bir tüfek. Bütün bu denklemi bir araya getirdiğimizde hala atılmamış bir tüfekten bahsedilerek kamuoyunun hassas olan duygularını harekete geçirerek bu şekilde ifadelerle iyi niyetli görmüyorum. Bu güne kadar bu halkın bu duygusu çok kullanıldı maalesef.
Bundan sonra kullanılmasın artık. Bu durumdan ben rahatsız oluyorum. Siyasetçi siyaset arenasında, bürokrat kendi arenasında kendine göre hizmetini en iyi şekilde yapmaya gayret göstermelidir. Ben bu güne kadar hiçbir konuda hiç bir vatandaşa ayrı ve özellik göstermedim göstermem de. Benim görevim kamu görevidir. Burada benim görevim kamu kurumları koordineli ve iş birliği içerisinde yönetmektir. Dolayısı ile kimseye karşı bir önyargım olmamıştır olmayacaktır. Ancak bu tür ifadelerin yerli yerinde ve düzgün kullanılması gerekir. Beni eleştirirsiniz insanların faaliyetlerini beğenmeyebilirsiniz yaptığı işleri eleştirebilirsiniz ancak bu tür laflar çok tehlikeli laflardır” ifadelerini kullandı.
TRABZON'A İLK DEFA GELEN SİYASİ PARTİ TEMSİLCİSİ
“Trabzon’a ilk defa gelen siyasi partinin temsilcisi; Trabzon’da ne var ne yok bilmiyor diyor ki bu provokasyondur bu Trabzon üzerine oynanan bir oyundur” diyen Vali Öz, “Burada ilk günden itibaren dediğim gibi kamuoyu da bu süreci tamamen şeffaf bir şekilde anlattım ve işin içine girerek sorunu en hafif hasarla atlatmak için gayret gösterdim. Ancak burada gerek içerideki bazı basın mensubu arkadaşlarımız gerekse kamuoyu önüne çıkan dışardan gelen siyasilerle Trabzon’a ilk defa gelen siyasi partinin temsilcisi; Trabzon’da ne var ne yok bilmiyor diyor ki' bu provokasyondur, bu Trabzon üzerine oynanan bir oyundur.' Sor bakalım, bir analiz et bakalım.
Bu olay nedir? hangi delil var hangi bilgi var ? Sanki uzaydan bir bilgi geldi beyefendinin kafasına onunla beraber bu işin provokasyon ya da bir başkası tüfek o tüfek değil, olay bu olay değil. Kim hangi delille hangi bilgi ile söyleyebiliyor. O olayla ilgili istifa çağrısının ilk çıktığı kaynağı biliyorsunuz kim başlattığını ve sonra kime yayıldığını o grubu hepimiz biliyoruz. O grup aynı zamanda adli süreç başladığı zaman adliyenin önünde de çağrıyı yapan kişilerdir. Dolayısıyla aynı grup kaynaklı oluşan bir süreç. Ancak burada bu muydu şu muydu bu yaptı ona pek girmek istemiyorum” diye konuştu.