"Gereğini ben yaparım"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 3 ülkeyi kapsayan resmi gezisinin son durağı Varşova'da gazetelerin genel yayın yönetmenlerinin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Belgrad'da yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 3 ülkeyi kapsayan resmi gezisinin son durağı Varşova'da gazetelerin genel yayın yönetmenlerinin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Belgrad'da yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Erdoğan şunları söyledi:
ARINÇ'LA ARAMIZDA GÖRÜŞÜRÜZ
"Yurtdışı seyahatindeyiz. Ülkenin bu ülkelerle yaptığı görüşmelerden nasıl bir fayda sağlayacağını konuşmalıyız. Benim bir arkadaşım veya hükümet sözcüm bir şey söylemiş, bu konuyu görüşeceğim mahal burası değil, sizler değilsiniz. Kendi aramızda görüşürüz. Bir sıkıntı varsa aramızda görüşürüz. Partinin genel başkanı ve hükümetin başbakanı benim, varsa herhangi bir sıkıntı kendi aramızda görüşürüz. Gereğini gerektiği yerde ben yaparım. TV ile medya aracılığı ile yapmam, MYK'da Bakanlar Kurulu'nda görüşürüz." Erdoğan, açıklamaların ardından Arınç'la telefonla görüştünüz mü sorusuna, ‘Hayır. Görüşmedim. Niye görüşeyim...' şeklinde cevap verdi.
KIZ VE ERKEK YURDU EKSİĞİMİZ VAR
Kız-erkek öğrenci evleri konusunda yaşanan tartışmalara ilişkin de Başbakan şunları söyledi: "Ben açıklanacak her şeyi söyledim. Bu tür konuları bir ya da iki defa konuşulur. Sürekli aynı şeyleri söylemenin anlamı yok. Açıklamalarımı farklı yerlere çekmenin de bir anlamı yok. Konuyu fuhşa, zinaya, evlere paldır küldür girmeye kadar getirdiler... Ailelerin şikayetleri üzerine bir açıklama yaptık, konuyu nerelere getirdiler...Kız ve erkek yurtları konusunda eksiklerimiz var. Bunu o zaman valimize de söyledim. Gidermemiz lazım. Devlet de vakıflar da yapsın."
‘Varşova'yı hep yanımızda gördük'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Polonya Başbakanı Donald Tusk ile Varşova'daki Başbakanlık Binası'nda bir araya geldi. Erdoğan, "AB üyeliği konusunda sürekli olarak Polonya'yı hep yanımızda gördük. Bu desteklerini hiçbir zaman esirgemediler, sürekli olarak devam ettirdiler" dedi. Tusk ise Türkiye ile Polonya arasında vize politikası konusundaki zorlukların, engellerin kaldırılması konusunda fikir birliği yaşadıklarını söyledi.
Roket kalıpları Suriye'den
Türkiye'nin Suriye'de El Kaide'ye göz yumduğu iddialarını reddeden Başbakan Erdoğan, Adana'da ele geçirilen roket mermisi yüklü TIR konusundaki soruya şu cevabı verdi:
"Roket mermilerinin kalıplarını Konya ve Adana'daki fabrikalara Suriyeli gruplar getirmiş. Paralarını da vermişler. Aslında o fabrikalar tarım aletleri üreticileri. Aslında o TIR'ın yakalanması Türkiye Cumhuriyeti'nin hassasiyetini gösterir. Türkiye'nin silah üreten resmi veya yarı-resmi silah üreticileri belli. Özeller de... Bunların satışları tamamen kayıt altında. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti hiçbir terör örgütünün arkasında değildir. Türkiye güçleniyor. İçeride, dışarıda engellemeye çalışan güçler var. Sermaye, medya ve arkasında olan ülkeler var. Türkiye'yi terör örgütleriyle bağlantılı göstermeye çalışıyorlar. O silahların menşelerine bakarlarsa kendi ülkelerine ait çıkar."
Egemen güçler hep dinledi
Dünya medyasının gündemini belirleyen ‘tele kulak skandalı' ve Türkiye'nin de dinlendiği ve web trafiğinin takip edildiği iddialarını da değerlendiren Erdoğan, tedbirler aldıklarını ve birçok ülkenin bundan rahatsız olduğunu söyledi. Sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uluslararası camiada egemen güçler bunu hep yaptı. Hep dinlemeye çalıştılar. Biz de bu gelişmelere yönelik altyapı çalışmalarına izin vermedik, engel olduk. Rahatsız oldular. Bu arada olanlar var. Artık uzay dinlemeleri var. MİT'in altyapısı 10 yıl öncesi gibi değil. GES'in MİT'e devriyle sonuç almaya başladık. Teknolojiyi daha iyi kullanır hale geldik."
CHP dürüst ve samimi değil
Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun ele aldığı 63 maddenin CHP ile ortak çıkarılması konusunda hangi aşamaya gelindiği hususunda Erdoğan, şunları söyledi: "CHP iade-i ziyarette 4 parti bir arada olmazsa yokuz dedi. Zaten 4 parti uzlaşmış. İkisi kayış atıyorsa, biz çıkaralım demeliler. Dürüst değiller, samimi değiller. İki partinin gücü yeterli, 63 madde değil hepsini çıkaralım."