Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "2053 net sıfır emisyon hedefimizle, kara yolu taşımacılığını yüzde 72'den yüzde 57'ye düşürmeyi, demir yolu yük taşımacılığını da yüzde 5'ten yüzde 22'ye çıkarmayı planlıyoruz." dedi.
Uraloğlu, Demiryolları Haftası nedeniyle demir yollarının güvenli, ucuz ve hızlı oluşu sebebiyle ulaşımın vazgeçilmez bir parçası olmasının yanında ülkenin ekonomik ve sosyal hayatının ötesinde tarihi ve stratejik önemi de bulunduğunu söyledi.
Asya ile Avrupa arasında Çin'den Londra'ya kadar ulaşan demir İpek Yolu'nun orta koridorunda yer alan Türkiye'nin uluslararası yük ve yolcu taşımacılığındaki stratejik önemini vurgulayan Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Bu gerçekten hareketle Sayın Cumhurbaşkanı'mız liderliğinde demir yollarını 2003'ten itibaren başlattığımız gelişim hamleleriyle devlet politikası olarak ele aldık ve öncelikli sektör olarak belirledik. Asya ve Avrupa arasında köprü görevi gören ülkemizin coğrafi konumunun sağladığı fırsatların ekonomik ve ticari avantajlara dönüşebilmesi için demir yollarında yeni bir atılım başlattık. Demir yolu hatlarımızın limanlara, havaalanlarına, lojistik merkezlere bağlantısını sağlayarak demir yollarımızı kombine taşımacılığa uygun yeni bir anlayışla ele aldık. Projelerimizle sadece doğu-batı hattında değil, kuzey-güney kıyılarımız arasında da demir yolu ulaşımını ekonomiye katkı sağlar hale getirmeyi planladık."
Bakan Uraloğlu, 2003-2023 yıllarında ülkede demir yollarında ciddi yatırımlar, iyileştirme, yenileme ve kalkınma hamleleri gerçekleştirdiklerinin altın çizerek, "Son 21 yılda demir yollarına yaklaşık 880 milyar lira yatırım yaptık. Demir yollarımızın tamamını elden geçirdik ve yeniledik." diye konuştu.
Tarihi İpek Yolu'nun canlandırılmasını amaçlayan "Tek Yol Tek Kuşak" girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'nı inşa ettiklerini hatırlatan Uraloğlu, söz konusu projeyle Asya ile Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demir yolu ulaşımını mümkün hale getiren Marmaray ile Londra'dan Pekin'e kadar en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demir yolu koridorunu oluşturduklarını dile getirdi.
Uraloğlu, 2003'te yaklaşık 11 bin kilometre olan demir yolu uzunluğuna, 2023 itibarıyla 2 bin 250 kilometresi Yüksek Hızlı Tren (YHT) ve hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre eklediklerini ve böylece demir yolu uzunluğunu 14 bin kilometreye yükselttiklerini anlattı.
Ülkenin ilk YHT hattının 13 Mart 2009'da Ankara-Eskişehir arasında açıldığına dikkati çeken Uraloğlu, 2011'de Ankara-Konya, 2014'te Eskişehir-İstanbul, 2022'de Konya-Karaman ve bu yıl içinde de Ankara-Sivas hatlarının açıldığını söyledi.
Bakan Uraloğlu, hızlı trenlerle konforlu, hızlı ve modern seyahat hizmetinin doğrudan ve dolaylı olmak üzere 19 ilde ve ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 50'sine ulaştığını belirterek, şunları kaydetti:
"2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı ve yol haritamızla, hızlı tren hizmeti alan il sayımızı, Ankara-İzmir, Mersin-Adana-Gaziantep, Halkalı-Kapıkule gibi tüm hızlı tren projelerimizi tamamladığımızda 52'ye çıkartacağız. Demir yolu hat uzunluğumuzu da 28 bin 590 kilometreye yükselteceğiz. Şu anda yaklaşık 3 bin 800 kilometre yeni demir yolu hattında da yapım çalışmalarımız devam ediyor. Bunun yanında yaklaşık 5 bin 800 kilometrelik hattın proje çalışmaları tamamlanmış 5 bin kilometrede de etüt ve proje çalışmalarımız da sürüyor. Ayrıca, 2053 net sıfır emisyon hedefimizle, kara yolu taşımacılığını yüzde 72'den yüzde 57'ye düşürmeyi, demir yolu yük taşımacılığını da yüzde 5'ten yüzde 22'ye çıkarmayı planlıyoruz. Bu sayede karbon salınımından büyük oranda azalma sağlayacağız."
Yeni demir yolu hatları ile mevcut hatların elektrikli, sinyalli ve çift hatlı hale getirilmesi gibi modernizasyon yatırımlarının da devam ettiğine işaret eden Uraloğlu, şu anda hatların yüzde 58'ine karşılık gelen 8 bin 46 kilometrelik kısmın sinyalli olduğuna işaret etti. Uraloğlu, 1460 kilometrelik hatta yapım çalışmalarının da devam ettiğini bildirdi.
Demir yolu yük taşımacılığının artırılması amacıyla mevcut 12 lojistik merkeze ilave olarak Sivas ve Boğazköprü lojistik merkez inşaatları, fabrika, liman, organize sanayi bölgelerine iltisak hattı sağlanması kapsamında da Gelemen-Tekkeköy ve Sincan-Yenikent-Kazan-Soda hatlarındaki yapım çalışmalarının devam ettiğine işaret eden Uraloğlu, kent içi banliyö işletmeciliği çerçevesinde ise İzmir'de İZBAN, İstanbul'da Marmaray, Ankara'da Başkentray ve Gaziantep'te Gaziray'a ek olarak Konya'da Konyaray projesinin yapım çalışmalarının sürdüğünü vurguladı.
"Bir Kuşak Bir Yol Projesi'ni önemli bir fırsat olarak değerlendiriyoruz"
Ulaşımda uluslararası entegrasyonun "ekonomik kalkınmanın dinamosu" olduğunu ve demir yolu yatırımlarının bu dinamonun en önemli güç kaynaklarından sayıldığını belirten Uraloğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu kapsamda Asya, Avrupa ve Orta Doğu'yu birbirine bağlayacak Bir Kuşak Bir Yol Projesi'ni ülkemiz açısından çok önemli bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Bu projenin orta koridorunun, bizim deyimimizle Yeni İpek Yolu olması için ülke içinde doğu-batı ve kuzey-güney eksenindeki eksik ulaşım bağlantılarını tamamlayacak projeleri hayata geçiriyoruz. Londra'dan Pekin'e uzanan 'Demir İpek Yolu'nun hayata geçmesi titizlikle ele aldığımız işlerin başında gelmektedir. Son 21 yıl içinde inşa ettiğimiz Marmaray, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı ve Ankara merkezli çekirdek hızlı tren hatlarımız da bu vizyonun ürünleridir."
Uraloğlu, 2003'te 1 milyon 715 bin ton olan uluslararası demir yolu yük taşımalarının 2022'de yüzde 158 artışla 4 milyon 422 bin tona ulaşarak tüm zamanların en iyi değerlerinin elde edildiğine dikkati çekti.
Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'ndan bugüne kadar yaklaşık 1 milyon 500 bin ton yük taşındığını anlatan Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'nda Azerbaycan-Gürcistan ve Türkiye arasında yolcu taşımacılığı yapılması ile ilgili çalışmalar da devam etmektedir. Demir yolu hattının Gürcistan içerisinden geçen 246 kilometrelik demir yolu güzergahında inşaat çalışmaları devam etmekte olup, çalışmaların tamamlanması ve bu hattın yolcu taşımacılığı için sertifikalandırılmasından sonra yolcu taşınması planlanmaktadır."
Uraloğlu, ülkede yüzde 4 olan demir yolunun taşımacılıktaki oranının, 2029'da yüzde 11'in üzerine yükselmesini, 2053'te ise yaklaşık yüzde 22 olmasını öngördüklerini belirterek, böylece Türkiye'deki demir yolunun, yük taşımacılığındaki payının 2053'e kadar 7 kat artacağını kaydetti.
Uraloğlu, yurt dışına yük taşımacılığında demir yolunun payını da 10 kat artırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: