Horlayan hakime ne olacak?
Sanıkların mahkemeye getirilmemesi, sekiz yıldır sanık ifadelerinin alınamaması, duruşmaların rutin olarak ertelenmesinin üzerine bir de hakim duruşma sırasında horlayarak uyuyunca müdahil avukatların sabrı taştı, mahkeme heyeti HSYK'ya şikayet edildi.Bia
Sanıkların mahkemeye getirilmemesi, sekiz yıldır sanık ifadelerinin alınamaması, duruşmaların rutin olarak ertelenmesinin üzerine bir de hakim duruşma sırasında horlayarak uyuyunca müdahil avukatların sabrı taştı, mahkeme heyeti HSYK'ya şikayet edildi.
Bianet'ten Ayça Söylemez'in haberine göre, 19-22 Aralık'ta Ümraniye Cezaevi'nde yapılan Hayata Dönüş Operasyonu sonrasında 267 askeri personele açılan davanın mahkeme heyeti, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) şikayet edildi.
Şikayet gerekçeleri arasında, sanıkların dört yıldır mahkemeye getirilmemesi, müdahil avukatlara bir kez bile sanıklara soru sorma şansı tanınmaması, üç yıl önce ortaya çıkan "Bora" ve "Atmaca" isimli harekat planlarının işleme konmaması, avukatların tüm taleplerinin reddedilmesi gibi sebepler var.
Son duruşmada, mahkeme heyetinden Mehmet Ali Önen'in duruşma sırasında avukatlar konuşurken "uykuya dalması ve horlaması" ise bardağı taşıran son damla oldu.
"Tufan" tamam, ya diğerleri?
12 yıl önce, 20 cezaevine eşzamanlı yapılan operasyonlarda toplam 30 tutuklu ve hükümlü ile iki asker hayatını kaybetti. Ümraniye Cezaevi'nde de bir uzman çavuş ile dört mahkum öldürüldü.
Uzman çavuşun asker kurşunuyla öldüğü, yargılama sırasında ortaya çıktı. Operasyonunu ardından Ümraniye Cezaevi'nde bulunan 399 tutuklu ve hükümlüye dava açıldı. Dava hala sürüyor.
2004'te de operasyonun Ümraniye Cezaevi'yle ilgili kısmı için 267 askeri personele dava açıldı.
Operasyonda zarar gören mahkumların avukatları davaya müdahil sıfatıyla katılıyor ancak davada operasyon planları bile çıkmasına rağmen, sekiz yıldır hiçbir işlem yapılmadı.
12 kişinin hayatını kaybettiği Bayrampaşa'yla ilgili açılan davada, "asıl sorumluları koruyarak yargı önüne çıkarmadığı için" hakkında suç duyurusu yapılan savcı Ali İhsan Demirel'e soruşturma açıldı.
Bayrampaşa Cezaevi davasında ortaya çıkan "Tufan" planı medyada geniş yer bulurken, üç yıl önce mahkeme sunulan "Bora" ve "Atmaca" isimli Ümraniye planları ne medyada yer aldı ne de davada bunlarla ilgili bir ilerleme kaydedildi.
"Sanık ifadeleri sekiz yıldır alınamadı"
Çağdaş Hukuçular Derneği (ÇHD) Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Güçlü Sevimli'nin 3 Mart'ta HSYK'ya sunduğu dilekçedeki şikayetler arasında, "sekiz yıldır sanık sorgularının bitirilememesi" en başta yer alıyor.
"Görevi ihmal", "ölüme sebebiyet vermek" ve "kötü muamele" suçlarıyla yargılanan askerler, bir kez bile müdahil avukatların sorularını cevaplamadı.
Sekiz yıllık dava sürecinde ve hatta soruşturma aşamasında bile askerlerin birçoğu talimatla bulundukları şehirlerde ifade verdi. Dört yıldır da mahkemeye gelmiyorlar.
"Mahkemenin gerçeği ortaya çıkarma iradesi yok"
Sevimli, dilekçesinde, "Yargılama dosyasına 'Bora' ve 'Atmaca' isimli harekat planları geldi. Bu belgelerde operasyonun emrini hangi komutanların verdiği, nasıl yapıldığı yazılıydı. Ancak davanın bu en önemli delilleri işleme konmadı" dendi.
"Mahkeme sekiz yıldır tüm taleplerimizi düzenli olarak reddediyor ve sadece yeni duruşma tarihini tayin etmekle yetiniyor. Mahkemenin gerçeği ortaya çıkarma iradesinin olmadığını gördük."
20 Ocak'taki son duruşmada heyet üyesi Önen'in horlayarak uyuması da şikayet dilekçesinde yer alıyor. Önen'in uyuması, salondaki İstanbul Barosu gözlemcisi Avukat Nurdan Düvenci'nin raporuna da yansıdı.