Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’nin mevzuat olarak iş sağlığında en ufak bir eksikliği olmadığını belirterek, “Son dönemde yaşadığımız acı olayların altında yatan neden ne denetimsizliktir ne mevzuattır” dedi.

 

Bakan Çelik, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Genel Direktör Yardımcısı Sandra Polaski’yi kabul etti. Bakanlık’ta gerçekleştirilen kabul sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Çelik, “Türkiye’nin 167, 176. sözleşmelere taraf olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna, “ILO’nun uzmanlık alanları belli. Özellikle iş sağlığı güvenliği anlamında yalnız 167, 176 sayılı sözleşmeler değil, 155, 161, 187 sayılı sözleşmeleri de biz parlamentodan onayladık geçirdik. Geneli itibari ile baktığımız zaman bunlara bağlı olarak çıkardığımız İş Sağlığı Güvenliği Yasası da AB direktifleri çerçevesinde, AB standartları çerçevesinde çıkarılan bir yasa. İş sağlığı ile Türkiye’nin mevzuat anlamında en ufak bir eksikliği kalmamıştır. Burada son dönemde yaşadığımız acı olayların altında yatan neden ne denetimsizliktir ne mevzuattır, bu farkındalık dediğimiz meselenin ele alınması ve yasaların, sözleşmelerin emrettiği hükümler çerçevesinde ortaya koyduğu değerler çerçevesinde bir çalışma hayatının tanzimi konusunda gerek işverenlerimizin, gerekse çalışanlarımızın hassas olmaları gerekmektedir. Yoksa kanunlar kitaplarda kalması bir anlam ifade etmiyor, bunlar uygulansın diye vardır” cevabını verdi.

 

KONUK BAKAN

 

Polaski ise, Türkiye’nin 167, 176. sözleşmelere taraf olmasını şöyle değerlendirdi:

 

“Bu anlamda her iki konvansiyonunun da Türkiye tarafından onaylanmasını son derece önemli ve kritik bir karar olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu iki zor alanda iş sağlığı ve güvenliğini sağlama yolunda atılacak adımların birinci aşamasını ortaya koyan bir adım bu. Böylelikle uluslararası uygulamaları Türkiye’de uygulamaya geçirmek için ve en son bilgi donamına ulaşmak için çok doğru ve yerinde atılmış, bizim alkışladığımız bir gelişme olarak değerlendiriyoruz.”