Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 1 Mayıs kutlamaları için kutlama yerlerinin belli olduğunu ifade ederek, "Taksim'de itirazı olan, ısrarı olan sendikalara sesleniyorum. Yani sizin bir adım atma imkanınız yok mu kamu güvenliği açısından. Siz söyleyin, siz çözüm getirin. Bu yıl kamu elde ettiği bilgiler çerçevesinde burada değil de Yenikapı'da veya başka alanlarda 1 Mayıs’ın kutlanmasıyla ilgili bir tablo ortaya konuyorsa, siz bir adım atın diyelim. Tek taraflı diyalog olur mu? Tek taraflı adım atmak olur mu? 1 Mayıs konusunda tatil edilmesinden alınız, her yerde kutlanmasıyla ilgili sosyal taraflarla diyalog içerisinde çözüm bulmuş iken, Bugün en büyük konfederasyonlar, farklı alanlarda Türkiye’nin muhtelif yerlerinde bu kutlamayı yaparken, bu ısrar neden?” dedi.

 

Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde düzenlenen ‘Çalışma Hayatının Son 10 Yılı Analizi’ etkinliğine Bakan Faruk Çelik'in yanısıra, Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız ve davetliler katıldı. Programda 1 Mayıs hakkında konuşan Bakan Çelik, "1997 yılında Taksim Meydanı'nda yaşanan üzücü hadiseler ile 37 emekçinin hayatını kaybetmesine mal olan olaylardan sonra 80 ihtilali ile 1 Mayıs kutlamaları yasaklandı, ta ki 2009 yılına kadar. Bu talepler cevap bulamamış idi. Taraflarla bir araya gelerek 2009 yılında emek ve dayanışma günü olarak 1 Mayıs’ın tatil edilmesini sağladık.” diye konuştu.

 

Çelik, hükümet tarafından 1 Mayıs’ın tatil edilmesinin beklenilmediğini ama biz hep bu sürprizleri yaptıklarını ifade ederek, "Türkiye’nin gelişmesi, kalkınması, toplumsal duyarlılık konusunda artık hiç kimsenin endişesinin olmadığı kanaatindeyim. 1 Mayıs Taksim ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde de kutlandı. Bugün yaşanan sorun açısından ifade ediyorum. Emek ve dayanışma: Emek ve dayanışmanın konuşulacağı, emek kesiminin sorunlarının gündeme geleceği ve dayanışma sağlayacakları bir gün. Ne eksiğimiz, ne fazlamız var, bunu meydanlarda, piknik alanlarında, konuşma imkanını veren bir tatil günü.” olduğunu belirtti.

 

Bazı sendikaların 1 Mayıs’ı farklı şehirlerde kutlayacaklarını dile getiren Bakan Çelik, “Yani kamunun tahsis etmiş olduğu alanlarda, sorun teşkil etmeyen yerlerde ve 81 ilde 1 Mayıs’ı kutlama imkanı varken, ısrarla Taksim konusunda inat edenler, anlamakta zorlandığımızı burada ifade ediyorum. Taksimde 1 Mayıs’ı kutlamayalım demiyoruz, Kazancı yokuşunda o günün anısına yapılması gereken etkinlikler, yapılsın diyoruz. Ama artık Taksim şehrin merkezi.” şeklinde konuştu.

 

1 Mayıs’ı Taksim'de kutlamaya izin verdiklerinde geçmiş yıllarda illegal örgütlerin ara sokaklarda çevreye nasıl zarar verdiklerini gördüklerini belirten Çelik, ”Kapı, pencere her şey indirildi. Birçok sıkıntılar yaşandı. Eğer diyalog ise, eğer 1 Mayıs gerçekten emek ve dayanışma günü olarak kutlanması ise oturuyoruz, görüşüyoruz." dedi.

 

Görüşmenin neticesinde Taksim'de itirazı olan, ısrarı olan sendikalara konuşma esnasında seslenen Çelik, "Yani sizin bir adım atma imkanınız yok mu kamu güvenliği açısından. Siz söyleyin, siz çözüm getirin. Bu yıl kamu elde ettiği bilgiler çerçevesinde burada değil de ‘Yeni kapıda’ veya başka alanlarda 1 Mayıs’ın kutlanmasıyla ilgili bir tablo ortaya konuyorsa, siz bir adım atın diyelim. Tek taraflı diyalog olur mu? Tek taraflı adım atmak olur mu? 1 Mayıs konusunda tatil edilmesinden alınız, her yerde kutlanmasıyla ilgili sosyal taraflarla diyalog içerisinde çözüm bulmuş iken, Bugün en büyük konfederasyonlar, farklı alanlarda Türkiye’nin muhtelif yerlerinde bu kutlamayı yaparken, bu ısrar neden?" diye sordu.

 

"İSTANBUL VALİLİĞİ 300 OTOBÜS TAHSİS ETTİ"

 

Bazı çeşitli yerlerde kutlama yapma imkanlarının var olduğunu ifade eden Çelik, şöyle devam etti: "Belirlenen bu alanlara İstanbul Valiliği 300 otobüs tahsis etmiş durumda. Hem ulaşım hem meydana varma hem de meydandan tekrar eve gelme konusunda her türlü yapı hizmetlerini de sağlama imkanı sunmalarına rağmen Taksim konusundaki ısrarlarını doğrusu anlamakta zorlandığımızı burada bir kez daha ifade etmek istiyorum. Eğer yönetimden bahsediliyor ise birlikte kararlar alabilmeliyiz. Birlikte toplumun huzurunu kamu güvenliğini dikkate alarak çözümlerde üretebilmeliyiz. Maalesef bazı sendikalarla bu noktada henüz aynı noktaya gelemediğimizi de vurgulamak işitiyorum."