İstiklal Caddesi'ndeki saldırıda flaş gelişme! İfadesini değiştirdi

İstiklal Caddesi'ndeki bombalı saldırı ile ilgili davada sıcak bir gelişme yaşandı.

İstiklal Caddesi'ndeki saldırıda flaş gelişme! İfadesini değiştirdi

İstanbul İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım 2022 tarihinde gerçekleştirilen bombalı saldırıda, düzeneği yola bırakan Ahlam Albashır mahkemede savunmasını yaptı. "Bombayı görünce polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum" diyen Albashir, ilk açıklamasında bombayı Suriye'den getirdiğine dair demecinin gerçeği yansıtmadığını "Daha önce bunları anlatmadım. Suriye'den gelirken patlayıcı yanımızda değildi" diyerek itiraf etti.

İstiklal Caddesi'nde gerçekleşen bombalı terör saldırısıyla ilgili olarak, Ahlam Albashır dahil 36 sanığın yargılanması devam ediyor. 13 Kasım 2022 günü meydana gelen olayda 6 kişi yaşamını yitirirken 81 kişi de yaralanmıştı. Geçen duruşmada savunma yapmayan Albashır, ilk defa savunma yaparak, "Polisi aradım bombayı görünce, fakat Türkçe bilmiyordum. Suriye'den bombayı getirdiğimizi söylemiştim, fakat böyle bir şey olmadı" şeklinde ifade verdi.

"BÖYLE BİR PATLAMANIN YAŞANACAĞINI BİLMİYORDUM"
Duruşmada ilk kez savunma yapan sanık Ahlam Albashir, iddianemeye yansımayan noktalara olduğunu ileri sürdü.

Albshir şöyle konuştu:

"Birlikte yolculuğa çıkacağım ismin Bilal olduğunu İdlib'de öğrendim. Hacı adlı şahıs bana bir evlilik sözleşmesi vermişti, Bilal ise insanların önünde bunu çıkarmamamı, kardeşim olarak kalmamı istedi. 5 gün sonra bir kaçakçı bizi aldı Suriye sınırında duvara yakın bir yerde bıraktı. Bizim sadece duvardan atlayıp Türkiye'ye geçmemiz kalmıştı. Gece 2'ye kadar bekleyip duvardan atladık. Bomba yanımda değildi, ben böyle bir şey olacağını bilmiyordum. Bizi Türk bir şahıs alıp başka bir araca kadar götürdü."

"Bir çok defa araç değiştirdik. Polis bizi durdurursa bize 'portakal bahçesine portakal toplamaya gidiyoruz deyin' dediler. Daha sonra bir otobüse bindik. Burada bulunan bir şahıs bizi alıp İstanbul'a kadar götürdü. İstanbul'a gelirken ağaçlık bir yerde durduk, başka araç gelip bizi aldı. Herkesi konuma göre dağıtmaya başladılar. İstanbul'a geldikten sonra ertesi gün Bilal atölyeye çalışmaya gitmişti. Hacı da Bilal de benim dışarı çıkmama izin vermiyorlardı. Evde daraldığım zaman evin önündeki kaldırıma bile çıksam Bilal, Hacı'ya söylüyordu, o da beni arayıp 'eve dön' diyordu. Bir süre Ferhat'ın evinde kaldık, daha sonra Bilal atölyede kalmaya gitti. Ben de bir süre sonra atölyede kalmaya başladım."

İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ, YALANINI İTİRAF ETTİ!
Savunmasına bir itiraf ile devam eden sanık Albashır, "Taksim'e gittiğimizde Hacı bana 'Ahmet senin fotoğrafını çeksin bana gönder' dedi. Fotoğrafları ona gönderdik, fazla kalmadan geri döndük atölyeye. Daha sonra bana tekrar Taksim'e gideceksin dediler. 1 kez de Fatih'e gideceksin dediler. Fatih'te çok kalabalık bir yer vardı çarşı gibi. Camiye gittik içerisine girdim, cami dışından fotoğraf çekinip geri döndük. Bombayı Suriye'den getirdiğimizi söylemiştim ancak böyle bir şey olmadı. Buradan bombayı Bilal teslim aldı. O gün 2 saat ortadan kaybolmuştu. Ben oradayken konuştuğumuzda Hacı bana 'bir süre sonra ben de Türkiye'ye geleceğim' demişti. Bunların hepsi Irak üzerinden geliyordu. Ben telefonuma her şeyi kaydediyordum ama telefonumun takip edildiğini bilmiyordum. Telefonumdaki mesajlaşma uygulamasını silmiştim, kaçacağımı hissettiler. Hacı bana 'annenin karnında olsan bile seni bulurum' dedi. Taksim'e ilk gittiğimizde Ahmet'leydi, ikincisi tek başımaydı, son gidişimde ise ben ve Bilal gitmiştik" şeklinde konuştu.

"POLİSİ ARADIM AMA TÜRKÇE BİLMİYORDUM"
Sanık Albashır savunmasının devamında, "Cumartesi günü Taksim'e gidemedik ertesi gün gittik. Ertesi gün Hacı beni aradı, Yasir'i ara onunla git dedi. Yasir'in fotoğrafını bile attı bana. Yasir'i arayıp Taksim'e gideceğimi söyledim. Bilal bana çantayı verdi, herhangi bir yere otur dedi. O gün de bir şey yememiştim simit aldım. Makyaj dükkanına uğradım, daha sonra gittim, oturdum ve beklemeye başladım. Çantayla oynuyordum, bombayı görünce polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum. Hacı bu esnada 'yürü arkana bakma, çantayı bırak' dedi. Bilal'i sordum, Bilal'i boş ver dedi. Hacı ile Bilal benim yanımda çok Arapça konuşmazlardı, Türkçe konuşurlardı. Esasen bombayı ben götürmeyecektim, Bilal götürecekti" dedi.

Ayrıca sanık Albashır, bir avukatın PKK terör örgütü üyesi misiniz sorusuna "Kimseye zararım olmadı" şeklinde cevap verdi.

Duruşmaya diğer sanıkların savunmalarıyla devam ediliyor.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler