Kan ,kanla yıkamakla temizlenmez
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 35 yıldır devam eden terörü ancak CHP'nin bitirebileceğini belirterek, ''35 yıldır terörü silahla susturmaya çalıştılar. Akıl yok, mantık yok bunlarda. Kan, kanla yıkamakla temizlenmez, böyle bir anlayış olmaz. Huzuru
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 35 yıldır devam eden terörü ancak CHP'nin bitirebileceğini belirterek, ''35 yıldır terörü silahla susturmaya çalıştılar. Akıl yok, mantık yok bunlarda. Kan, kanla yıkamakla temizlenmez, böyle bir anlayış olmaz. Huzuru ve barışı sağlamak için, toplumsal barışı sağlamak için önce aklımızı ve mantığımızı kullanacağız. Biz birilerinin reçetesine değil halkın reçetesine başvuracağız'' dedi.
Kılıçdaroğlu, partisince Adıyaman'da Mustafa Yücel Özbilgin Parkı'nın önünde düzenlenen mitingde vatandaşlara ve partililere hitap eti.
''Etnik kimlikleri sorgular hale getiren siyaseti al aşağı etmek için yola çıktık'' diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Şurada çok güzel bir afiş var, 'Barış için CHP' diyor. Size söz, 35 yıldır devam eden terörü ancak CHP bitirebilir. Çünkü biz insanların etnik kimliğini sorgulamıyoruz, çünkü biz insanımızı seviyoruz. Çünkü biz insanımızı severken her insanın evine alın teriyle kazandığı ekmeği götürmesini sağlayacağız. Terörü birileri elimize reçete verdi diye o reçeteyi uygulayarak sonlandırmayacağız, onun sonlandırmayacağını da biliyoruz. Biz size geleceğiz, toplumsal destek isteyeceğiz, devletin kurumlarıyla barışçıl yöntem bulacağız ve terörü sonlandıracağız bu coğrafyada.''
Toplumsal barışı sağlamak için öncelikle aklı ve mantığı kullanacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''35 yıldır terörü silahla susturmaya çalıştılar. Akıl yok, mantık yok bunlarda. Kan, kan yıkamakla temizlenmez, böyle bir anlayış olmaz. Huzuru ve barışı sağlamak için, toplumsal barışı sağlamak için önce aklımızı ve mantığımızı kullanacağız. Birilerinin reçetesine değil halkın reçetesine başvuracağız'' diye konuştu.
İşsizliği önlemenin en büyük görevleri olacağını belirten Kılıçdaroğlu, ''Bunlar mağduruz dediler, mağrur oldular. Şimdi halkı eziyorlar, seçimde de siz onları ezin. TBMM'de hayali ihracatçı, yetim hakkı yiyen, ihaleye fesat karıştıran ister misiniz? Bir kalpazan ister misiniz? O zaman size söz veriyoruz, sandık önünüze geldiğinde iktidarı bize verin onların hepsinden hesap soralım'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 Nisan 2002'de Adıyaman'dan yaptığı konuşmadan alıntılar yapan Kılıçdaroğlu, verdiği sözleri ise yerine getirmediğini söyledi.
8 yıl önce söylenen tablonun değişmediğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Çünkü siyasete yırtık ayakkabıyla başlayanlar sizin cebinizden aldıkları parayla Kızıklı'da 5 yıldızlı havuzlu villalarda oturmaya başladılar. Bunlar asla mutluluğun fotoğrafını çizemezler, bunlar asla halkın politikasını üretemezler, bunlar halkı ayrıştırmayı temel felsefe edinmiş siyasi yapıdalar'' dedi.
-''ÖNCE HALK ZENGİNLEŞECEK''-
İnsanların etnik kimliği ve düşünceleri ile en değerli varlık olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''İnançla kul arasına kimse giremez. Birisi Allah'la kul arasına girip siyaseti dinle beraber kullanıyorsa bilin ki o adam en büyük sahtekarlardan birisidir. Onun için gittiğim her yerde söylüyorum, insan inancıyla, etnik kimliğiyle düşünceleriyle en değerli varlıktır, başımızın üzerinde yeri vardır. Siyasetin konusu işsizliktir, yoksulluktur, siyasetin konusu insanın çalışıp alın teriyle Türkiye'nin onurlu duruşunu sağlamaktır, bölgelerarası dengesizliği gidermektir. Siyasetin konusu her şeyden önce adam olmaktır adam. Siyasette zenginleşmek siyasetçinin işi değildir, temel felsefemiz önce halktır, önce halk zenginleşecek.''
Adıyaman'ın kültür, tarih, turizm ve sanayi kenti olduğunu ancak sahibi bulunmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, ''Adıyaman'ın sahibi biz olacağız, Adıyaman'ın makus talihini yeneceğiz, burada tarih, kültür, sanayi varsa Adıyaman teşvik politikasıyla cezalandırılacak bir kent değildir'' diye konuştu.
2 Eylül 2009'da Yüksek Planlama Kurulu'nun aldığı bir kararla işsizlik sigortası fonundan 2,5 katrilyonluk kaynağın GAP yatırımları için harcanacağının söylendiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Allah aşkına Recep Bey, bu 2,5 katrilyonu nereye harcadın söyle de bilelim'' dedi.
-TEKEL İŞÇİLERİNİN SORUNU-
Konuşması sırasında yörede yetişen tütünlerden bir miktar elinde tutarak katılımcılara gösteren Kılıçdaroğlu, yanlış politikalar nedeniyle yörede tütün ekiminin bitme noktasına geldiğini savundu.
İktidarları döneminde yeniden tütün ekimine izin vereceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Söz tütünden açılmışken TEKEL işçilerine değinmekte yarar var. Neden TEKEL işçilerine değineceğim çünkü onlar yeni bir hak aramadılar, onlar var olan haklarını korumak istediler ama Adalet ve Kalkınma Partisi 'siz adam bile değilsiniz' dedi. Bunları hak ediyor mu TEKEL işçileri? Biber gazı sıktılar, kışın soğuğunda havuza attılar. Adıyaman'dan söz veriyorum, CHP iktidarında tekel işçilerinin sorunu birinci haftasında çözülecektir'' diye konuştu.
Bazı çevrelerin oturdukları yerlerden milyonlarca dolar kazandıklarını belirten Kılıçdaroğlu, ''Bu düzenden kim memnun? İşçi, köylü, çiftçi, emekli ve sanayici memnun değil. Allah aşkına bu düzenden kim memnun? Bu düzenden memnun olanlar, sizin cebinize göz koyanlar, hayali ihracat yapanlar, ihaleye fesat karıştıranlardır. Onun için önce halk sonra halk diyoruz, sonra da halkın iktidarı diyoruz'' diye konuştu.
Üreten, çalışan bir Türkiye yaratacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Sevgili Recep Bey 'bunları nasıl yapacaksınız' diyor. Sevgili Recep Bey, 8 yıldır bu ülkeyi yönetiyorsun hala elinde bir reçeten yoksa senin o başbakanlık koltuğunda ne işin var. Türkiye'ye diyorlar ki 'senin fabrikaların, senin çiftçilerin, senin işçilerin çalışmasın, sen otur dışardan ithalat yap diyorlar', işsiz yoksul önemli değil size Adıyaman'dan söz Türkiye'yi üreten, çalışan Türkiye yapacağız. Siyasette ayrılığa gayrılığa yer yok, geldiğimiz bir çizgi var, bir tarafında halkla kucaklaşan, halkı seven bir anlayış öbür tarafta hortumcular var. Helal süt emmiş ne kadar vatandaşımız varsa önümüzdeki seçimlerde CHP'nin çatısı altına bekliyorum. Ranttan yana değil halktan yana düzen kuracağız.''
Hükümetin emeklileri ikinci sınıf vatandaş yerine koyduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, seçimlerde emeklilerin hükümetten hesap sormasını beklediğini kaydetti.
CHP iktidarında herkesin bireysel hak ve özgürlüklerini sonuna kadar kullanmasını sağlayacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, hükümetin anayasa değişikliğiyle de baskıcı rejim oluşturmak istediğini savundu.
''Başbakan Kemal'' sloganına atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, ''Seçim geliyor, Başbakanlık bizim elimizde değil sizin elinizde, güç sizdedir. Seçim gelecek, sandık önünüze konulacak, mührü alacaksınız, Hz. Süleyman'ın adaleti gibi haklıdan yana, kul hakkı yemeyenlerden yana, temiz siyasetten yana kullanacaksınız'' dedi.
İktidar partisinin ''CHP iktidara geldiğinde yeşil kartı kaldıracak'' diye propaganda yaptığını ileri süren Kılıçdaroğlu, ''Be Allah'ın kulları, 1 liralık makarnayı 5 liraya alıyorsunuz, 4 lirayı cebinize atıyorsunuz. Niye makarna, kömür dağıtalım, bankaya parasını yatırırız, ister makarna alır ister başka bir şey alır'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri durumunda atanamayan öğretmenler sorununu da çözeceklerini bildirdi.
Gazze'ye yardım götüren gemilerde hayatını kaybeden bir Adıyamanlı olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, hayatını kaybeden kişinin ailesine başsağlığı diledi.
Bu arada, Kılıçdaroğlu, kente merkezindeki mitinge gelmeden önce Besni ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Vatandaşlardan sandıkta iktidardan hesap sormalarını isteyen Kılıçdaroğlu, bunun demokrasi çıtasını yükselteceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Bunların adında ak var, aslında bunların aklığı yok. Ak olan millete hesap verir, gönlünde millet sevgisi olur'' dedi.