Kayyum Kararı ile ilgili İçişleri Bakanı Soylu'dan ilk açıklama
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Hukukun ve demokrasinin en temel görevi, milletin verdiği temiz oyları teröre istismar ettirmemektir." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Demokrasiyi ve seçilmişliği terörün muafiyet alanına sokmak isteyenler elbette ki büyük bir hata işlemektedirler. Bizim teröre müsamaha göstermemizi bekleyenler yanılırlar ve terörü, terörizmi özellikle halkın helal oylarıyla belediyelerde merkez haline getirmeye çalışanlara, devletin kurallarının, hukukunun ve anayasanın sessiz kalmasını beklemek son derece yanlıştır” dedi.
“MİLLETİN TEMİZ OYLARI TERÖRE İSTİSMAR ETTİRİLMEKTE”
İçişleri Bakanı Soylu, Ankara Gölbaşı’da bulunan Vilayetler Evi’nde Ankara Göç Değerlendirme Toplantısı’na katıldı.
Toplantı öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Soylu, dün Diyarbakır, Mardin ve Van belediyelerine yönelik yapılan görevden uzaklaştırma, kayyum atamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakan Soylu, “Demokrasi işliyor, bir süreç işliyor, terörle demokrasi arasına bir meşru kanal açmaya çalışanlar sorumsuzluk işlemektedirler. Elbette ki hukukun ve demokrasinin en temel görevi, milletin vermiş olduğu temiz oyları teröre istismar ettirmemektir. Bizim devlet olarak da temel görevimiz budur. Bu görevden yoksun kaldığımız andan itibaren şunun altını çizerek söylemek isterim ki; ne demokrasi ne devlet ne hukuk ne de kurallardan bahsetmek mümkün değildir. Türkiye, belediyeler üzerinden özellikle terörün merkezi haline getirilmeye çalışıldı. Buna kurallar, anayasa, belediye kanunları, süreç bir cevap verdi. Bir daha bunu tekrarlamayın dedi fakat hem demokrasiye hem hukuka halel getirmek isteyenler, kelimenin tam anlamıyla devlete kafa tutmaktadırlar” diye konuştu.
“TERÖRE MÜSAMAHA GÖSTERMEMİZİ BEKLEYENLER YANILIR”
Demokrasinin istismar edildiğinin altını çizen Soylu, “Milletin helal oylarına ve milletin temiz oylarına leke sürmektedirler. Bunu başka türlü yorumlamak hem yaşadıklarımıza kör ve sağır olmak demektir hem de dünyada yaşananlara sağır olmak demektir. Büyük ve iri laflar söyleyenlere şunu söylemek gerekmektedir; demokrasiyi ve seçilmişliği terörün muafiyet alanına sokmak isteyenler elbette ki büyük bir hata işlemektedirler. Sandık ve seçilmişlik demokrasinin en temel ilkesidir ama Avrupa’nın hiçbir ülkesinde dünyanın demokratik gelişmiş hiçbir ülkesinde bugüne kadar gördüğünüz gibi bunu eleştiren nerede bal gibi biliyorlar ki; son 2 yılda İspanya’da, Belçika’da başka ülkelerde yaşananlara Avrupa’daki ve batıdaki ülkelerin terörle ilişkileri olduğu için sessiz kalmaları, esas itibariyle burada bu meseleleri Türkiye gündemine taşımak isteyenlere de bir cevap olur diye sanıyorum. Her şeyi istedikleri gibi yorumlamaya çalışanlar ona devam edeceklerdi son cümlem şudur; bizim teröre müsamaha göstermenizi bekleyenler yanılırlar ve terörü ve terörizmi özellikle halkın helal oylarıyla belediyelerde merkez haline getirmeye çalışanlara da devletin kuralların, hukukun ve anayasanın sessiz kalmasını beklemek de son derece yanlıştır” şeklinde konuştu.