Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmada en önemli faktörün eğitim olduğuna işaret eden Kızılcık, “21. Yüzyılın ilk döneminde her alanda çok ciddi değişim ve dönüşümleri yaşıyoruz. Bu değişim ve dönüşümün ana etkeni eğitim ve bilgidir. 21.yüzyılda ortaya koyduğumuz hedeflere ulaşma arzusu içinde olan ülkemizin bu hedeflere ulaşmada en önemli enstrümanın eğitim olduğunu söyleyebiliriz. Gelişmiş ülkeleri yakalamamız ve muasır medeniyetler seviyesine çıkabilmemiz için bilgiyi üretmekten ve yaymaktan başka çaremiz yoktur” dedi.

 

Kızılcık, “Gelişmiş ülkeler bilgiyi üretip onu teknolojiye çevirerek insanını müreffeh yapmayı başarmaktadırlar. Bu yüzden bilgiyi öğrenmek isteyen ülkeler bilgiyi üreten ülkelerden daha fazla gayret göstermeleri gerekmektedir. İşte biz hem çağdaş bilgiyi öğrenip yaymak, hem de bilgiyi öğrenmenin yanında bilgiyi üretecek iklimin oluşturulması sağlamamız gerekiyor” derken, müdürlere; “Çocuklarımızın zihinlerinde var olanı nasıl dışarıya çıkarılması gerekiyorsa öyle davranınız’ dedi.

 

Çocuklarımızın Yeteneklerini Ortaya Çıkarabilecek İklimi Hep Birlikte Oluşturmalıyız

Vali Kızılcık, “Özellikle 23 Nisan etkinlikleri çerçevesinde TÜBİTAK’ın desteği ile ülkemizin 4 bin okulunda gerçekleştirilen etkinliklerinde çocuklarımız Ar-Ge’ye ne kadar yatkın olduklarını gördük. Kendilerine fırsat verildiğinde onlar bilimsel ve sosyal anlamda kendilerini çok iyi ortaya koyabiliyorlar. Çocuklarımız okula başlarken ‘bir resim çizin’ dediğinizde duygularını yalın bir şekilde o kadar güzel ifade edebiliyorlar ki, dünyanın her rengini yansıtıyorlar. Ama ne oluyor da bu çocuklar sonradan her şeyi siyah-beyaz olarak, öteki-biz olarak değerlendiriyorlar. Burada biz de kendimizi sorgulamalıyız. Çocuklarımızın yeteneklerini, yaratıcılığını ortaya çıkarabilecek iklimi hep birlikte oluşturmalıyız. Eğitimi sadece bilgi veren değil, bilgi üreten olarak da algılamalıyız. İşte o zaman böyle bir toplumdan farklılık, farklı renkler, inovasyon, gelişme, sanat çıkarabilirsiniz. Bu da ülke olarak koyduğunuz hedeflerinizi rahatlıkla gerçekleştirmenizi ve dolayısıyla millet olarak zenginleşmenizi sağlar” diye konuştu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Müdürlere, “Bu sistemi uygulayacak olan sizler bir hayli yorulacaksınız” diye hitap eden Kızılcık, “Her şeyi bilme iddiasında olamayız ama bilmediğimizi nereden öğrenebileceğimizi ve çocuklarımızı nerelere yönlendirebileceğimizi, teknolojiyi nasıl kullanacağımızı onlara göstermemiz gerekiyor. Bunu başardığımız taktirde Türkiye Cumhuriyeti olarak 2020’lerde, 2030’larda dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olabiliriz” dedi. 

 

Konferansa katılarak katılımcılara Öğretmen Akademisi Vakfı Genel Müdürü Kayhan Karlı, ‘Dijital Teknoloji Ve İnovasyon Ortamlarında Okul, Öğrenme Ve Öğretme’ konusunda bilgiler verdi. 

 

Eğitimde inovasyona ihtiyaç olduğunu belirten Karlı, eğitimin kalitesini arttırmak için de yine inovatif ölçütlerin iyi hazırlanması gerektiğini vurguladı. Türkiye gençlerini küresel rekabete göre hazırlamasının bir zorunluluk olduğunu söyleyen Karlı, okulların da mutlaka değişime, değişen bilgiye ayak uydurması gerektiğini anlattı. Karlı, “Çocuklarımızı fiziksel olarak değil, zihinsel olarak zorlayacak bir yöntem uygulamalıyız. İnsanoğlu daima zoru sever, zor olanı çocuklara gösterirsek başarıyı yakalamamız daha kolay olur. Ayrıca çocuklarımıza kendilerini değerlendirme fırsatı da verelim. Teknolojiye daima açık olmayız, onu amaç olarak değil araç olarak kullanırsak işte o zaman etkin bir öğrenme ve öretme elde etmiş oluruz” dedi.

 

 

İlçe milli eğitim müdürleri ve okul müdürlerine yönelik ‘Dijital Teknoloji Ve İnovasyon Ortamlarında Okul, Öğrenme Ve Öğretme’ konulu konferansta Trabzon Valisi Recep Kızılcık konuşmasını yaptığı sırada salona girenlerin olması sebebiyle "kapatın kapıyı, gelen şimdiye kadar gelseydi" diyerek tepki gösterdi. Telefonla konuşan bir kişiye ise siz konuşacaksanız ben konuşmayayım diyerek çıkıştı.