Merve Özbey'in Yeni Asır'da yayınlanan röportajı...

- Ne zamandır yeni albüm "Yaş Hikayesi" üzerine çalışıyorsunuz?
Biz Erdem Kınay'la proje albümlerinde seslendirdiğim"Duman" ve "Helal Ettim"den sonra albüm için çalışmaya başladık. Albüm süreci 1.5- 2 yıllık bir süreç."Helal Ettim" ses getiren bir şarkıydı. Bu nedenle konserlerim de oluyordu. Albüme ancak konserlerden fırsat buldukça çalıştık.

- Erdem Kınay'la nasıl tanıştınız?
Demet Akalın'a vokal yapıyordum. Erdem Kınay beni Demet Akalın'ın bir albüm lansmanında görüyor. Sonra da haber ulaştırdı "Proje albümümde şarkı söylemek ister misin?" diye. Ben de koşa koşa gittim.

20 ŞARKI GÜCÜNDE

- Bu işbirliği size neler kattı?
Benim en büyük avantajım Erdem'in çok iyi bir prodüktör ve DJ olmasının dışında çok iyi bir müzisyen olması. Biz ayrı dönemler de olsa da aynı bölümü bitirdik. Müzik hayatıma çok şey kattı. Ben kendi halinde şarkı söylüyordum, onun sayesinde insanlarla buluştum.

- "Duman" ve "Helal Ettim" hala herkesin dilinde. Sizce yeni albümde bu şarkıların başarısını yakalayacak parçalar var mı?
Onlar 20 parça gücünde şarkılardı. Bu albümde bütün top Erdem'deydi. Şarkıları o seçer, bana da "İçine sindi mi?" diye sorardı. Hep istişare yaparak gittik. Sözler benim için çok önemli. Düşündürmesi lazım. Müziğin de naif ve dinlendirici olması gerek. Albümdeki şarkıların tamamını içime sinerek okudum. Ticari kaygılarla şarkı seçmedim.

- Sosyal medyada okuduğum kadarıyla insanlar sizin pop müzikte bir boşluğu kapatmanızı bekliyor. Bu beklenti stres yaratıyor mu?
İnsanlar her şeyin yenisini çok sever. Yeni bir gömlek aldığınız zaman bile o gömlek üç gün askıda durur. Beklentinin yüksek olması da bununla ilgili. Ben ekibime çok güveniyorum. Elimden gelenin en iyisini yapıyorum. Yani beklenti sayesinde daha çok çalışıyorum diyebilirim.

- Şarkı sözü yazıyor musunuz?
Evet. Şarkı sözü konusunda ben çok titiz bir insanım. Üç cümle yazıyorum sonra "Yok. Bunun daha manalı olması lazımdı" diyorum.

- İdolünüz kim?
Sezen Aksu.

- Düet yapmak istediğiniz biri var mı?
Hiç düşünmedim. "Şununla yapmak istiyorum" diyemem. Göz önünde olmayıp hepimizden daha güzel yüzlere ve seslere sahip insanlar da var.

- Hayatınız değişti mi?
İnsanlarda kendimi buldum şarkılardan dolayı. Herkesin bir hikayesi var. Bu hikayeler "Duman" ve "Helal Ettim"le çok örtüşüyor. Biten aşk, yarım kalanlar... 

- Sokakta rahat yürüyebiliyor musunuz?
Çok. Nasıl rahat yürüyorum anlatamam. Bana zaten sürekli "Neden bu kadar gizemli kaldın?" dediler. Ben Erdem Kınay'ın albümünde yer aldım. Kendi albümüm yoktu. Bu nedenle gizemli kalmayı seçtim. Biz şarkı söylemek için buradayız.

- Oyunculuğa da yeteneğiniz varmış...
Kim söyledi? Çok sevdiğim oyuncu arkadaşlarım var. Onlarla çok vakit geçiriyorum. Onlar bana hep "Bir şey yapman lazım" diyor. Bu da kendine güvenle alakalı. Evet, oyunculuk konusunda yeteneksizim diyemem. Yeteneğimin farkındayım. Daha iyisini yapmak için de uğraşıyorum; evde kendi kendime çalışıyorum. Bir de etrafımı gözlemlerim. Ben her zaman kayıttayım.

- Albüm çalışmaları, konserler... Yoğunluktan bunalmadınız mı?
Asla. Ben bu yoğunluk için yıllarca çabaladım. Bunlardan insan bunalmamalı. Yorgunluk oluyor tabii.

- Kendinize zaman ayıramadığınızı hissediyor musunuz?
Tabii ki. Eksikliğini hissettiğim çok şey var. Ama bunlar benim konserlerimden ya da beni dinleyecek insanlardan daha önemli değiller.

- Eksikliğini hissettiğiniz şey nedir; Kitap okumak mı, filmler mi, alışveriş mi?
Alışverişle çok aram yok. Ekibim de çok şikayetçi. Ama kitap okumak benim için çok önemli. Zaman ayırmaya çalışıyorum. Seyahate giderken en az üç kitap taşıyorum mesela.

"Yemekte 30 kişiyi ağırlarım ama pasta börek yok bende" 
- Yemek yapar mısınız?
Mutfağı inanılmaz seviyorum. Ama şöyle: Bana 30 kişi akşam yemeğine gelin, hiç sorun değil. Ancak iki kişi bile olsa çay içmeye gelmeyin. Pasta-börek yok bende. Tatlıyla aram yok. Belki de ondandır.

- En iyi yaptığınız yemek hangisi?
Çok güzel mantı yaparım. Biz Erzurumluyuz. Bizde hep hamurişi yapılırdı. Yemek yemeyi seviyorum ben. Ne yapacağım bilmiyorum.

- Spor?
Sence? Sanırım o yaşam tarzı bana göre değil.

"Sesimi şarkının tonuna göre ayarlıyorum"

- Eleştiriler de var. Bağırarak şarkı söylediğinizi düşünüyorlar...
Bağırmaktan kasıt nedir, bilmiyorum. Benim bir şarkıyı nasıl söylediğim tamamen şarkının sözleriyle ilgili. Birine "Giremedin neden gönül yoluna?" diye sakin sakin sormazsın. Sinirlenirsin bunu söylerken. Şarkıları söylerken bu hissi vermem lazım; hissettiğim gibi okumalıyım.

"Tütsü yakıp bekledim ama ilham gelmedi"

- Kendi besteleriniz de varmış ama pek beğenmiyormuşsunuz...
Sorma... Bir arkadaşım "İlham gece gelir" dedi. O kadar heveslendim ki gece kalkıp mumları, tütsüleri yaktım. Gelmedi. Deneye deneye güzel şeyler çıkarmaya başladım ama. Belki ikinci albümde olur bir beste. Bence bu kendine güvenmekle ilgili.