TÜRKİYE’nin 30 yıldır süren PKK’yla mücadelesinde 2013 yılının yeni bir dönemin başlangıcı olabileceğine dair toplumun farklı kesimlerinde umutlar yeşermeye başladı. Başbakan’ın başdanışmanı Yalçın Akdoğan, PKK’nın eylemsizlik kararını her kış tekrarladığına dikkat çekerek, çözüm için İmralı’yla görüşmelerin devam edeceği ve silah bıraktırmayı müzakere edecekleri yönünde görüş bildirdi.
Siyaset bilimciler, sosyal bilimciler ve askerlere PKK’nın 2013’te silah bırakıp bırakmayacağını sorduk. Uzmanlar, Türk halkının akan kanın durması talebinde ısrarcı olduğu görüşünde...
‘Suriye ve Irak’taki gelişmelere bağlı’
Bahçeşehir Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ercan ÇİTLİOĞLU:
ÖCALAN’ın PKK üzerinde, PKK’ya destek veren taban üzerinde çok ciddi bir etkisi olduğu yadsınmaz bir gerçekliktir. Ancak Öcalan’a karşı çıkabilecek veya Öcalan’ın bu konudaki talimatlarını sorgulayabilecek bazı içsel güç odaklarının varlığını düşündüğümüz zaman, Öcalan’la görüşmelerin sadece bir başlangıç olarak algılanması gerekir. 2013 için PKK’nın silah bırakması gibi bir ihtimalden söz edilebilir. Bu ihtimali değerlendirirken Suriye ve Irak’taki gelişmelerin ne yöne doğru gideceği ve bu gelişmelerin nerelere evrilebileceği önemlidir. Suriye ve Irak’taki gelişmeler öngörülerek görüşmelerin yürütülmesi yararlı olacaktır.
‘Silah bırakılmasında ümit var’
Siyaset Bilimci-AK Parti Amasya Milletvekili Prof. Dr. Naci BOSTANCI:
TÜRKİYE’nin temel yaklaşımı üniter yapı, demokrasi, özgürlükler noktasıdır. Beklentisi ise terörün bitmesi, akan kanın durması, acıların son bulmasıdır. Devlet, terörü bitirmek için çok çeşitli önlemler alabilir, görüşmeler yapabilir. Demokratik bir yapıda her ne görüşülür ve karara varılırsa, bunu halkla paylaşmak ve onayını almak esastır. Silah bırakma konusunda ümit var.
‘Oslo sürecinden ileri’
TESEV Başkanı Can PAKER:
UMUTLUYUM. Şimdiye kadar olan tüm süreç içerisinde en umutlu olunacak dönemde olduğumuza inanıyorum. Şu anda sorunun çözümü için gelinen nokta Oslo sürecinden çok daha ileri bir konumdadır.
‘AKP taviz verirse bırakır’
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ümit ÖZDAĞ:
AK Parti hükümeti PKK’nın arzu ettiği tavizleri verirse, PKK silah bırakır. Bunun için Öcalan’ın serbest kalacağı güvencesinin PKK’ya verilmesi, bu doğrultuda adım atılması gerekiyor. Öcalan’ın gözetimli bir ortama alınması talebi en başta geliyor. Öcalan’ın PKK’da gücü var. Ancak Ortadoğu’da her şey mümkün.
‘Bırakma ihtimalini zayıf görüyorum’
Terör Uzmanı Emekli Albay Mithat IŞIK:
PKK’nın silah bırakmasıyla ilgili görüşmeler mümkün olduğunca gizli bir şekilde devam ederken, örgütün, eylem kabiliyetini zayıflatacak nokta operasyonlarla zayıflatılması ve silah bırakmaya mecbur kılınması gerekir. PKK’nın silah bırakacağı ihtimalini ben şu andaki koşullar itibarıyla zayıf görüyorum.
‘Kürtler tüm Ortadoğu’da söz hakkı istiyorlar’
Stratejist-Siyaset Bilimci Doğu ERGİL:
PKK’nın ortaya çıkışı silahlı mücadeleyle sınırlı değil, bu Kürt sorunu dediğimiz karmaşık olgunun bir parçası. Sadece şiddetin sonlandırılması ile Kürt sorununun halledileceğini düşünmek doğru değil. Şiddete son vermek için, şiddet olmadan siyaset yapmak için bir dizi talepte bulunacaklar. Ancak biz Kürtlerin Kürt olarak siyaset yapmasını ne istedik ne de izin verdik. Silahların susmasının siyasi bir karşılığı var ve Türkiye bu siyasi talepleri karşılamakta zorlanacak. Diğer yandan bu siyasi talepler Türkiye’yle de sınırlı değil, Kürtler artık tüm Ortadoğu’da söz hakkı istiyorlar.
‘Önce PKK’nın mağlup edilmesi gerekir’
Emekli Tümgeneral Armağan KULOĞLU:
BİRTAKIM tavizler verilecek ki; PKK da hedefine ulaştığını kabul edip silahı bıraksın. Demokratik özerklik, Anayasa’daki kimlik konusu, Kürtçe eğitim hakkının verilmesiyle başlayıp bunu takip eden taviz beklentisi artacaktır. İmralı bu süreçte serbest bırakılma ve siyasi hakların verilmesine kadar gidebilir. Bu taleplerin kabul görmesi mümkün değil. Bu nedenle görüşmelerden bir sonuç çıkacağını düşünmüyorum. Öncelikle PKK’nın askeri alanda mağlup edilmesi gerekir.