PKK: Öcalan'dan Gelen "Silah Bırak" Çağrısını Kabul Etmeyiz
PKK yaptığı açıklamayla seçim sonrasında Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması gerektiğini, bu gerçekleşmeden HDP ya da Öcalan'dan gelen silah bırak çağrısını kabul etmeyeceklerini söyledi.AK Parti'nin kendilerini müzakere sürecinde sürekli oyaladığını i
PKK yaptığı açıklamayla seçim sonrasında Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması gerektiğini, bu gerçekleşmeden HDP ya da Öcalan'dan gelen silah bırak çağrısını kabul etmeyeceklerini söyledi.
AK Parti'nin kendilerini müzakere sürecinde sürekli oyaladığını iddia eden örgüt, "AKP Hükümeti 13 yıldır beklenti yaratma ve oyalama yapma politikası izlemiştir. Yeni dönemde bu politikanın ve bu politikanın ortaya koyduğu uygulamaların tekrar edilmesi, eski çıkmaz politikaları sürdürmek olacaktır. Bu nedenle eskinin tekrarı kabul edilemez. Artık doğrudan çözüme yönelik politika, adım ve uygulamalara ihtiyaç vardır. Hareketimiz AKP politikalarına, yöntem ve uygulamalarına karşı sabırlı davranılmış, yeterince şans tanımıştır. Sonunda bir çözüm politikaları olmadığı netleşmiş, o yöntemlerle bir sonuç alınamayacağı anlaşılmıştır" ifadelerini kullandı.
APO ÖZGÜR OLMADAN MÜZAKERE OLMAZ
Fırat Haber Ajansı'ndan yayınlanan açıklamada, "Şimdiye kadarki görüşme ve ilişki biçimi ve Önder Apo'nun esareti koşullarında bir müzakere yürütülemez. Önder Apo'nun bulunduğu durumun ve ilişkiler ortamında baş müzakereci rolünü oynayamayacağı netleşmiştir. Dolayısıyla artık sadece HDP Heyetinin, Hükümetin keyfi belirlediği zaman içinde İmralı'ya gidip geldiği, bazı görüş alış verişlerin yapıldığı bir durum sürecin var olduğu ve Kürt sorununun çözümünü sağlatacak müzakere sürecine geçildiği biçiminde gösterilemez. İmralı'da görüşmelerin çözüm doğrultusunda sonuç almamasının en temel nedeni, Önder Apo'nun konumunun değişmemesi ve özgür koşullarda müzakere yapmamasıdır. Önder Apo'nun özgürlüğünü düşünmeyen bir politikanın çözüm için adım atması mümkün değildir. Önder Apo'nun esaret altında tutulması Kürt sorunu konusunda zihniyet ve politikaların değişmediğinin en açık ifadesi olmaktadır" denilirken, "Bu açıdan Önder Apo'nun özgürlüğü ve özgürce her kesimle görüşmesi, Kürt sorununun çözümünün olmazsa olmazı olarak görülmeli ve gerekleri yapılmalıdır. Bu konuların sağlanmadığı hiçbir görüşmeyi, ilişkiyi ve yaklaşımı çözüm süreci olarak kabul etmeyeceğimiz bilinmelidir" ifadeleri kullanıldı.
CHP'NİN YAKLAŞIMI DOĞRU
CHP'nin görüşmelerin şeffaflaştırılması önerisi "Bu açıdan geçen dönem CHP'nin görüşmeler şeffaf olmalı ve Meclis devreye girmeli yaklaşımını doğru buluyoruz" ifadeleriyle değerlendirilirken, seçimlerin sonucu "Bu seçimde Kürt halkı çözümün Mecliste aranması gerektiğini ortaya koyduğu gibi, Önder Apo'nun baş müzakereci olduğunu, HDP'nin de bu konuda Mecliste görevini yaparak kolaylaştırıcı olacağını, Özgürlük Hareketi'mizin de mücadeleyi kırk yıldır sürdüren, siyasal gelişmeleri bu noktaya getiren temel aktör olarak Kürt sorununun çözümünde taraf olduğunu kabul etmiş ve ortaya koymuştur" şeklinde değerlendirildi.
"APO VE HDP AÇIKLAMASIYLA OLMAZ"
Örgüt silah bırakma konusunda HDP ya da Öcalan'dan gelecek bir açıklamayı dikkate almayacağını şöyle anlattı: "Şunu açıkça vurgulamalıyız ki, gerillanın Türkiye'ye karşı silahlı mücadeleyi bırakma konusu ve bunun iradesi tamamen Özgürlük Hareketimize aittir. Şunu herkes bilmelidir ki, HDP PKK'nin yasal partisi değildir. Zaten bileşimi bunu ortaya koymaktadır. Türkiye'nin demokratikleşmesini ve Kürt sorununun çözümünü isteyen çok farklı kesimler ve bireyler HDP içinde yer almaktadır. Dolayısıyla böyle bir çağrıyı HDP yapamayacağı gibi, mevcut İmralı koşullarında bulunan Önder Apo'nun da böyle bir çağrıyı yapması mümkün değildir. HDP'nin ve Önder Apo'nun 'silah bırak' çağrısı yapmasını beklemek ve bu yönlü dayatmalarda bulunmak çözümsüzlükte ısrardır ve bunu da Özgürlük Hareketimizin kabul etmesi mümkün değildir."
Örgüt açıklamasına şöyle devam etti:
"Kürt Özgürlük Hareketi'nin Önder Apo özgürleşmeden, çözüm iradesi ortaya çıkıp ciddi adımlar atılmadan silahları bırakması mümkün değildir. Gerillanın silahlanması ve Türkiye devletine karşı mücadele kararını HDP vermemiştir ki HDP'nin gerillaya Türkiye'ye karşı mücadeleyi bıraktırma gibi bir rolü olsun! Önder Apo esaret koşullarındayken hiç kimse Önder Apo'ya silah bıraktırma dayatması yapamaz, yapsa da kabul edilemez. Hiçbir gerilla ve gerilla komutanı Önderlik özgür olmadan ve Kürt sorununda çözüm iradesi ve adımı ortaya konulmadan ne gerilla güçlerini Türkiye dışına çıkaracaktır ne de silahlı mücadeleye son verdiğini ortaya koyacaktır. Dolayısıyla mevcut durumda ve Kürt sorununun çözülmediği ortamda hiç kimse gerilladan silahlı mücadelenin sonlandırıldığı ya da silahların bırakıldığı biçiminde bir tutum beklememelidir."