Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Köşk'te geçirdiği bir yılı değerlendirdi ve kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. Rektörlük seçimleriyle ilgili açıklamalarda bulunan Gül, yeni bir sistemin getirilmesi gerektiğini savundu:

"Rektörlerin milletvekili gibi seçilmesini doğru bulmuyorum. Rektörlerin de cumhurbaşkanı tarafından atanması doğru değil. Rektörleri benim seçmem doğru değil. Yeni bir sistemin getirilmesini, cumhurbaşkanının bu işe karışmamasını arzu ediyorum. Bu vesileyle TBMM'ye bir çağrıda bulunmak istedim. Üniversiteler bir ülkenin kalkınmasını sağlayan, yeni düşüncelerin geliştiği yerlerdir. Üniversitelerimizi bu seviyeye getirmek lazım. Rektörlerin seçimle gelmesiyle çok derin yaralar açılıyor. Üniversiteler enerji kaybediyor. Cumhurbaşkanının bununla ilgisi olmaması gerekir.

Şöyle düşünüyorum. Gerçekten bu konuya epey bir zaman harcadım. Rektörlerin seçimleri konusunda yeni bir yöntem belirlenmelidir. Ayrıca bir rektörün milletvekili seçer gibi bir seçimle iş başına gelmesine de karşıyım. Bana göre daha farklı bir model benimsenmeli. Bu açıdan yeni bir sistemin getirilmesi ve Cumhurbaşkanı'nın bu işe hiç karışmamasını istiyorum. Bu konu sağ duyuyla çözülmelidir. Bu konuda hükümete ve Meclis'e de çağrıda bulunuyorum.

“Bana bırakılan bir rapor ve üniversiteler konusunda ben onları çok iyi inceledim. Üniversitelerin ülkenin kalkınmasında lokomotif olmalıdır. Gelişmiş ülkelerdeki üniversiteler nasılsa bizde de aynı olması gerekmektedir. Düşünceleri fikirleri ne olursa olsun benim için hiç önemli değildir."

BODRUM'DAKİ TATİL: "KENDİME AİT OLAN KISMI KENDİM ÖDEDİM"

"Kamuyu temsil eden kişiler hakkında herkesin bilgi edinme hakkı vardır. 'Özel hayatımız bu' diye alanımızı genişletmek gerekiyor. Tatil yapmak ise herkesin hakkıdır. Onu zorlaştırmanın, dozunu kaçıracak biçimde istismar etmenin de yanlış olduğu kanaatindeyim. Özel hayatımla ilgili ne yaptıysam, tatilim olabilir, bunlar benim özel harcamalarımdan olmuştur. Beş yıl bu ülkede Dışişleri Bakanlığı görevini yürüttüm ama bu dönemde hiç tatil yapmadım. Sadece iki yıl içerisinde iki gün tatil yaptım ve ücretini kendim ödedim. Son tatilde de bu öyle oldu bana kalan kısmını ben ödedim.

"HAYATIMIZ NASILSA AYNEN ONA DEVAM EDİYORUZ"

"Hayrunnisa Gül'ün türbanlı oluşu ve Çankaya Köşkü'ne türbanın ilk kez girmesinin sansasyon yarattığı konusunda ise Gül şöyle konuştu: "Başörtüsü konusunda benim bir misyonum yok. Bizim hayatımız nasılsa aynen hayatımıza devam ediyoruz. Bunlar zaten halkın içinde böyle problemler söz konusu değil. İnsanların karakteri önemli. İnsanlar ülkesine faydalı mı değil mi bu önemli."

ERBAKAN AFFI

"Ben bu konuda açıklama yaptım; ancak bazıları önyargılı olarak davranıyor. Sayın Erbakan'ın, cezasının bir bölümü kaldırılırken sadece yükümlülüğü kaldırılmıştır. Devam eden ya da süren davaları devam etmektedir. Ben, sadece yükümlülüğü sabit olanların yani davası bitmiş olan hükümlülerin dosyalarına bakabilirim. Bu konuda kaldı ki önce kişinin başvurması sonra Adalet Bakanlığı'nın bana bu ilgili dosyayı göndermesi gerekir.

Bu olay çıktıktan sonra, bir çok kişi hakkında dediler ki bu insanlar rahatsız. Benim en önem verdiğim konu adil davranmaktır. Bu isimlerin bir çoğunun tutukluluğu devam etmekte ve mahkeme süreçleri sürüyor. Bu isimleri zaten affedemem. Benim Anayasa'da böyle benim önüme gelmeyen dosyayı incelemem mümkün değil. Bu durumda bazı isimleri söyleyerek adil davranmıyorsunuz sözü bana haksızlık anlamı taşır. Bana şu ana kadar beş dosya geldi bunlardan üçünü değerlendirdim. Bunlardan birisi de tereddütte kaldık ve tekrar incelenmesi için gönderdim."

ÇUKURAMBAR BULUŞMASI

"O toplantıda benim olduğumu kimse biliyor muydu? Gizli olsaydı kimse bilmeyecekti. Biz gizli bir biçimde buluşmadık. O toplantıda benim olduğumu kim biliyordu, ve bunu biz söyledik. Ev sahibi açıkladı ve o dedi ki Sayın Cumhurbaşkanı da var dedi. Biz söylemeseydik bu haberde olmayacaktı. Bu nedenle gizli saklı bir açıklama değil. Gizli kapaklı birşey değil. Arkadaşlarımızla biraraya gelip rahatça konuştuk. O buluşmada 4. kişi yoktu. Daha sonra Anayasa Mahkemesi üyeleri de çeşitli açıklamalar yaptı."

ERGENEKON SORUŞTURMASI

"Adı geçmeyen hiçkimseyi suçlu ilan edemeyiz. Önemli olan iddialar olduğuna göre, bunların savcılar tarafından toparlanıp mahkemeye teslim etmeleridir. Böyle bir davanın Türk mahkemelerine bırakılmasını ben Türkiye açısından bir aşama olduğunu söyleyebilirim. TSK'da da Emniyet'te de yanlış yapanlar çıkabilir. Ama önemli olan kurumlarımızı yıpratmamak. Savcılar ve hakimler engellenmemeli."

TERÖRLE MÜCADELE

"Terör ne olursa olsun hiçbir biçimde gerekçe gösterilmez. Bununla ilgili devletimiz sonuna kadar mücadele edecektir. Ne gerekiyorsa yapılacaktır. Orada kontrol edilemeyen dağlık bir alan var. Bu açıdan Irak'la ilişkiler çok önemli. Ziyaretlerle bu ilişkiler güçlenecektir. Çok önemli anlaşmalar yapıldı. Onlar da mücadelemize destek vermektedir. Ben de Bağdat'ı bu konuyla ilgili ziyaret etmek istiyorum.
Terör örgütü mensupları yaptıklarını itiraf edememektedir. Buna cesaret edememektedir. Bana verilen bilgilere göre yapılan bombalı saldırıların PKK'nın düzenlediğidir. Ancak en karmaşık olaylar bile çözülmekte ve birçok olay da önceden önlenmektedir. TSK'ya yaptıkları mücadele için teşekkür edip, onlarla gurur duyuyorsak; polis teşkilatımızla da gurur duymalıyız. Onlar da çok iyi bir biçimde çalışmalarını sürdürüyorlar."