ŞANLIURFA’da, gece geç saatlerinde Balıklıgöl Devlet Hastanesi acil servis çıkışında kimliği öğrenemeyen kişi veya kişilerin açtığı ateşle şehit olan polis memurları 45 yaşındaki Fatih Kılbey ile 26 yaşındaki Tanju Sakarya, bu sabah Emniyet Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen törenin ardından toprağa verilmek üzere memleketlerine uğurlandı.

 

Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Önleyici Hizmetler Şubesi'nde görev yapan polis memurları Fatih Kılbey ile Tanju Sakarya dün gece devriye için gittikleri Balıklıgöl Devlet Hastanesi çıkışında kimlikleri belirsiz kişilerin yakın mesafeden tabancayla ateş açmasıyla ağır yaralandı. Meslektaşları tarafından ilk önce Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ne ardından Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülen polis memurları, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamayarak, şehit oldu. 

 

Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsi sonrası şehit polislerin naaşları, sabah saatlerinde tören için Emniyet Müdürlüğü bahçesine getirildi. Acı haber üzerine kente gelen şehit polislerin yakınlarını polis memurları teselli etti. 

 

Şehit polislerin özgeçmişlerinin okunduğu törende konuşan Şanlıurfa Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, 36 gün önce Ceylanpınar’da 2 şehit vermenin acısını yaşarken, dün gece de 2 meslektaşının daha şehit edilmesiyle acısının ikiye katlandığını ifade etti. Polisliğin sıradan bir meslek olmadığını belirten Pınarbaşı şunları söyledi:

 

"Bunu haktan, hukuktan, millet sevgisi, vatan sevgisi nedir bilmeyenler anlamazlar. Vatan için ve milletin huzuru için canını veren şehitlerimizi, sıradan ölüler gibi görenler anlayamazlar. 'İki polis öldürüldü diye hava operasyonu mu yapılırmış' diyenler anlayamazlar. Yaklaşık 40 yıldır kan akıtan, kundaktaki 3 aylık bebekleri dahi kurşunlayarak katleden katiller sürüsünü ve uzantılarını sanki 40 günlük özgürlük savaşçısı masumlar gibi göstermeye çalışanlar, kurdu, kuzu postuna büründürüp kuzu diye millete inandırmaya çalışanlar hiç anlayamazlar." 

 

Terör örgütü PKK ve uzantılarına en ağır bedeli ödeteceklerini söyleyen Eyüp Pınarbaşı, "Polisimize ve askerimize tetik çekenlerden ziyade, bunları azmettirenler ve kapalı kapılar arkasından kılavuzluk yaparak cesaretlendirenlere gerekenin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın. Şehitlerimizin çok kıymetli aileleri, şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak, siz ve herkes emin olsun. Milletimizin ve teşkilatımızın başı sağ olsun" dedi.

 

VALİ: ALÇAKLARDAN HESAP SORULACAK

 

Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük ise şehit polislerin ruhlarının şad olmasını dileyerek, "Şehit ailelerimiz sizlerin acısı çok büyük ve derin biliyoruz ama size söz veriyoruz, bu katliamı yapanların yanına kar kalmayacak. Alçaklardan en ağır şekilde hesap sorulacaktır. Türk milletinin ve devletinin gücü karşısında hepsi ama hepsi çok yakında un ufak olacaklar" dedi.

 

ŞEHİDİN HAMİLE EŞİ: EŞİMİN TABANCASINI VERİN BANA 

 

Şehit polis memuru Tanju Sakarya’nın hamile eşi Fatime Sakarya ise elinde eşinin fotoğrafını taşıyarak, teröre lanet okudu. Şehit eşi Fatime Sarıkaya, kendisini teselli etmeye gelen Vali Küçük’e, "Yüreğim yandı görüyor musunuz? İçim yanıyor. Benim her şeyim gitti. Vatan bölünmez, bayrak inmez. Yiğidimin kanı yerde kalmasın. Aşkım hep seviyorum seni, sen benim her şeyimsin. Senin kanını yerde bırakmasınlar, yoksa hakkımı helal etmem yiğidim. Eşimin silahını verin bana, ben de gideceğim yeter ki bu terör bitsin" dedi. 

 

TABUTA SARILARAK GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

 

Törende güçlükle ayakta duran şehit polis Fatih Kılbey’in eşi Özlem, çocukları Gamze Nur, Aysel ve Taha Kılbey cenazede gözyaşı döktü. Şehit polisin çocukları, annelerine sarılarak ay- yıldızlı bayrağa sarılı şehit babalarına ağladı.

 

Eşinin tabutuna sarılan ve üst üste kafasına tabuta vurarak tepkisini dile getiren Özlem Kılbey, kadın polisler tarafından güçlükle teskin edildi. Törenin ardından şehit polislerin naaşları meslektaşları tarafından omuzlara alındı. Evli ve 6 yıllık polis olan şehit Tanju Sakarya’nın cenazesi toprağa verilmek üzere memleketi Ankara’ya, 3 çocuk babası 18 yıllık polis memuru Fatih Kılbey’in cenazesi ise Hataya gönderildi.