Soma'da kaza hep geliyorum demiş!

Manisa'nın Soma İlçesi'nde meydana gelen maden faciasının, aylar öncesinden sinyaller verdiği ortaya çıktı. Bir madende karbon monoksit değeri 50 ppm değerini aştığında işçilerin çıkartılıp önlem alınması gerekirken, Soma'daki aletin 500 ppm'i gösterdiği,

Soma'da kaza hep geliyorum demiş!

Manisa'nın Soma İlçesi'nde meydana gelen maden faciasının, aylar öncesinden sinyaller verdiği ortaya çıktı. Bir madende karbon monoksit değeri 50 ppm değerini aştığında işçilerin çıkartılıp önlem alınması gerekirken, Soma'daki aletin 500 ppm'i gösterdiği, zaten daha üstünü de ölçemediği belirtildi. 

Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, bilirkişilerin gönderdiği raporlarda, madende ölçülen karbonmonoksit gazının aylar önceden facianın geleceğine işaret ettiğini, hiçbir yetkilinin önlem alma yoluna gitmediğini belirtti. Kamera görüntülerinin de bu durumu desteklediğini belirten Balkız, "Dünya standartlarında bir madende karbon monoksit gazı 50 ppm değerine çıkarsa maden terk edilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Oysa kazanın meydana geldiği madende bu değerler çok yüksek olarak belirlenmiş. 8 Mayıs'ta ortalama 115.54 ppm, 7-12 Mart'ta ortalama 76 ppm olup an itabarıyla 500 ppm'i de geçmiştir. Bu anlarda en fazla 500 ppm'e kadar ölçüm yapabilen aletler daha üstünü ölçememişler, ibreler tavana vurmuş. Adım adım tehlike 'geliyorum' diyor ama buna karşılık gerekli tedbirler alınmıyor" dedi.

Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız soruşturmayı yürüten Soma Cumhuriyet Savcılığı'nın daha önce denetim ve ölçüm yapan müfettişler için istediği soruşturma izninin de, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nca henüz verilmediğini belirtti. Balkız, Manisa Barosu olarak 2009 yılından bu yana yapılan tüm teftişlerde imzası olan müfettişlerin ifadelerinin alınmasını istediklerini vurguladı. 

İFADE ALIMI BİTTİ

İncelenen kamera kayıtlarına göre faciadan 2 gün önce yoğunlaşan karbonmonoksit gazı dumanının bütün madeni kapladığını, bitkin ve yorgun düşen işçilerin bantlara tutunarak çıkmaya çalıştıklarının görüldüğünü, 11 Mayıs'tan itibaren ciddi bir anormalliğin olduğunun anlaşıldığını dile getiren Balkız, soruşturma dosyasından edindikleri bilgiye göre, bugüne kadar 28 kişinin sanık, 397 kişinin de tanık sıfatıyla ifadesine başvurulduğunu söyledi. Balkız, "Hazırlık dosyasında müşteki ve tanık olarak alınması gereken ifadelerin hepsini almış durumda ve bugün itibariyle ifade alımı bitmiştir" dedi.

Balkız, iddianamenin düzenlenebilmesi için olayı aydınlatmaya yönelik bilirkişi raporuna ihtiyaç duyulduğunu, ancak daha önce ön raporunu savcılığa sunan heyetin madende gerekli çalışma koşulları oluşmadığı için henüz incelemesini yapamadığını belirtti. Bilirkişi heyetinin son olarak 23 Haziran tarihinde savcılarla birlikte madende inceleme yapmaya yönelik uygun koşullar olup olmadığını tespit etmek üzere bir araya geldiğini belirten Balkız, ancak keşif için gerekli koşulların oluşmadığı kanaatine varıldığını bildirdi.

Açılan davalarda eşler için 200 - 250 bin, çocuklar için 100 - 150 bin, anne, baba ve kardeşler için ise 50 ile 100 bin lira arasında değişen manevi tazminat talep edildiğini kaydeden Balkız, maddi tazminat miktarının ise dava sırasında bilirkişiler tarafından tespit edileceğini sözlerine ekledi.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler