Soylu: "Terörün tasfiyesi işsizliğin çözümüdür"
Bakan Süleyman Soylu Diyarbakır'da çeşitli ziyaretlerde bulundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Buralarda atacağımız her adım, sadece coğrafyamızı değil, etrafımızdaki coğrafyayı da ilgilendirmektedir. Türkiye sadece kendi coğrafyasına mensup olan insanların ümidi olan bir ülke değildir." dedi.
Bakan Soylu, Diyarbakır Valili'ğinde düzenlenen toplantının ardından yaptığı açıklamada, özellikle engelliler konusunda hükümetin ve partilerinin ortaya attığı ve gerçekleştirdiği adımların dünyada büyük bir takdirle karşılandığını belirterek bir zihniyet dönüşümünün gerçekleştiğini söyledi.
Ziyaretine bütün dünyanın, ülke ve medeniyetin göz bebeği olan Sur'dan başladıklarını anımsatan Soylu, esnafı ziyaret ettiklerini ve onları dinlediklerini anlattı.
Valilikte de kaymakamlarla çok verimli bir toplantı yaptıklarını, öğretim üyeleriyle de bir arada olacaklarını aktaran Soylu, bir güvenlik toplantısı da yapacaklarını ifade etti. Yarın da Mardin'e gideceğini bildiren Soylu, önemli bir dönemden geçtiklerini, sorumluluklarının da farkında olduklarını dile getirdi.
Ülkede insanların kendilerinden beklentilerinin de farkında olduklarına dikkati çeken Soylu, insanların gelecek beklentilerine en iyi cevabı vermenin hükümet olarak temel gayeleri ve sorumlulukları olduğunu vurguladı.
Bakan Soylu, "24 saatin 19-20 saatini çalışan Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, bizler ve arkadaşlarımız bu hedefe bir taraftan milletimizin hayat standartlarına yükseltilmesi hedefine diğer taraftan da Türkiye'nin istikametinin ve hedefinin kararlığındaki o iradeye kilitlenmiş durumdayız." dedi.
Türkiye'nin etrafındaki coğrafyada neler olduğunu, bunların Türkiye'yi hangi ölçekte ilgilendirdiğini bildiklerini söyleyen Soylu, şöyle devam etti:
"Yeni güvenlik konseptimizin ve anlayışımızın nasıl bir zeminde oluştuğunu sizler de bizler de defalarca paylaştık ama önemli bir şey daha var, o da şudur, buralarda atacağımız her adım sadece coğrafyamızı değil, etrafımızdaki coğrafyayı da ilgilendirmektedir. Türkiye sadece kendi coğrafyasına mensup olan insanların ümidi olan bir ülke değildir. Dünyada birçok mağdur, mazlum ve elini uzattığında bu merhamet ve şefkat medeniyetinden elini tutmasını bekleyen insanların da ümidi olan bir ülkedir. Buradaki güvenlik anlayışımızı sadece askeri, polisi güvenlik tedbirleri manzumesi olarak alınmasını istemeyiz."
"TERÖRÜN TASFİYE EDİLECEĞİ BİR DÖNEM"
Bakan Soylu, terörün tasfiye edileceği bir dönemin içinde olunduğunu aktararak "Terörle mücadele kavramını kullanmıyorum. Terörün tasfiye edileceği devletin en tepesinden bu konuyla ilgilenen eksi 30 derecede nöbet tutan sınırlarımızın namusunu koruyan evlatlarımıza kadar hepimiz aynı kararlılık içerisindeyiz." dedi.
Terör ve işsizliğin çözümünün, ülkenin zenginliği, esnafın işinin bereketinin açılması olduğunu belirten Soylu, şunları söyledi:
"Biz biliyoruz ki terörün tasfiyesi, insanlarımızın birbirine muhabbetle birbirine daha fazla sarılmasıdır. Onun için bu konudaki gerekli bütün gayreti, kararlığı ve iradeyi ortaya koyacağız. Terörün tasfiyesi, bize emanet edilen, bu coğrafyada varlığıyla bizi şereflendiren Hazreti Süleyman Camisi, Ulu Cami ve bu güzel şehrin inancımıza, değerlerimize, kültürümüze ve tüm zenginliklerimize göre bize bırakılan bütün emanetleri doyasıya yaşamaktır. Bunu sağlayacağız. Bu konuda siyasi, devlet, millet kararlılığımız vardır. Bunu da görüyoruz. Bunun numunelerini de gün geçtikçe çok daha güzel bir şekilde alıyor ve ona göre adımlarımızı atıyoruz."
Güvenlik politikasının başka stratejilerinin bir parçası olmadığını aktaran Soylu, bünyesinde ekonomik kalkınma, sosyal, eğitim, sağlık, gençlik ve diğer politikaları içerisinde barındıran bir şemsiye ve çatı durumunda olduğunu ifade etti.
Bunu sağladıktan sonra etrafında bütünleşen şehir ve insanların huzurlu olduğu ve bütün politikaların rahat bir şekilde uygulandığı bir alanının oluşturulabileceğine, görevlerinin bunu sağlamak olduğuna işaret eden Soylu, bu konuda çok adım atıldığını bildirdi.
"BÜYÜK BİR HEYECAN İÇERİSİNDEYİZ"
Başbakan Yıldırım'ın gerek Sur gerekse diğer bölgelerin yeniden inşa ve imarı için ortaya koyduğu değerlendirmelerin bunun en önemli bir parçası olduğunu kaydeden Soylu, tüm bölgelerde terör örgütünün tarumar ettiği anlayışı yeniden ayağa kaldırmak için 10 milyar liralık yatırım taahhüdün en önemli kararlılıkları olduğunu vurguladı.
Soylu, şöyle konuştu:
"Bir taraftan terörle mücadele ederek terörü tasfiye edeceğiz, diğer taraftan da cazibe merkezleri oluşturarak 5 ayrı bölgenin içerisindeki iller ve bunlarla oluşturacağımız süreç ile her huzurla geçen günün katmer katmer burada ekonomiyi canlandıracağını ve işsizliği ortadan kaldıracağını gördüğümüz bir süreç olarak devam edecektir. Fabrikaların yapımında kullanılan teşvikler, yani sıfır faiz ve vergilerle ilgili teşvikler, buradaki cazibe merkezlerini çok önemli bir noktaya taşımaktadır. Bütün bunlar, Türkiye'nin temel hedeflerine varabilmek için bizi oyalamak isteyenlere karşı topyekun bir millet cevabıdır. Sabah indiğimiz Diyarbakır Havalimanı bütün hizmetleri ve gelişimi ile ekonomik kalkınmayı geliştirecek 5 milyon yolcu kapasitesi anlayışıyla bizim vizyonumuzun karşılığıdır. Bugün 1 milyon 700 bin yolcu kapasiteli bir havalimanı bize yetmiyor. Hedefimiz 5 milyonluk anlayışı bir şekilde milletimizle buluşturmaktır. Attığımız bütün adımlarla hükümetimizin bu anlayış içerisindedir. Silvan Barajı'ndan atacağımız bütün ekonomik yatırımlar ve organize sanayi bölgeleri için büyük bir heyecan içerisindeyiz."
Bunun Mardin için de Van için de ve karşı karşıya kaldıkları terörün tasfiyesinde ortak bir duygudaşlık içerisinde mücadele ettikleri vatanın bütün parçaları için de geçerli olduğunu anlatan Soylu, "Diyarbakır halkına ve sağduyulu vatandaşlara teşekkür ediyorum. Burada terörle hizmetlerini bir araya getirdikleri için kanunumuzun maddeleri çerçevesinde görevden alınan ve yerine ilgili çerçevede görevlendirilen belediyemiz münasebetiyle gösterdikleri sağduyu bizim için önemlidir ve onun için teşekkür ediyoruz." dedi.
Hizmet konusunda vatandaşların kaygılı olmaması isteyen Soylu, hızlılık ve sürat, ehliyet ve emniyet içerisinde hizmetin devam edeceğini bildirdi.
Bu kararlılık ve anlayışlarının hizmetlerle devam edeceğini dile getiren Soylu, Diyarbakır'a devlet tarafından ayrılan paranın burada yaşayan insanların hizmetinde olacağını anlattı.
Bakan Soylu, şunları aktardı:
"Çocukluğumu bir ilçede büyüyerek geçirdim. Alışveriş yaptığımız marketin ismi Diyarbakır pazarlarıydı. Onlar bizim aile dostlarımızdı. Arnavut'u, Boşnak'ı, Bulgaristan'dan geçen göçmeni, Çerkez'i, Alevi'si, Sunni'si ve herkesi bir kardeşlik içerisinde birbirini anlayan acısında, şenliğinde, futbol maçında, çocukları ve ailelerinin sohbetlerinde, kandil gecelerinde beraber evlerinin kapısını tıklattığımızda birlikte yaşamanın huzuru ve mutluluğunu içerisindeki anlayışla büyüdük. Biz hiçbir ayrılık oyununa düşmeyiz. Bugüne kadar düşmedik, düşmeyeceğiz de. Bu konuda demokrasi, hukuk devleti, evrensel normlar, hukuk kuralları ne gerektiriyorsa onu hep birlikte yapmak ve dünyaya da bunun nasıl yapılabileceğini göstermek bizim en temel görevimizdir. Biz bu ödevimizi yerine getireceğiz. Çok sıkıntılardan geçtiğimizi söyleyebiliriz ama kazandığımız bu cumhuriyeti, milletimizin birliğini, beraberliğini ve bütünlüğü ile bize bırakılan bütün değerlerimizi korumak, kollamak, muhafaza etmek ve yarına taşımak da bizim temel görevimizdir."
"BU TOPRAKLARIN VE BU MİLLETİN ADAMIYIZ"
Vatandaşların rahat ve huzurlu olmasını isteyen Soylu, ayrılığa sokmak isteyenlere karşı bugün ortaya koydukları sağduyuyu devam ettirmeleri gerektiğine işaret etti.
Millete mahçup olmamak için her gün dua ettiklerini, onun sorumluluğunun kendileri için önemli olduğunu belirten Soylu, "Yaklaşık yarım asır veya bir asır sonra şunu herkes sorgulayacaktır. Bu insanlar görevlerini layıkıyla yaptılar mı diye sorduklarında biz tarihimize, milletimize, topraklarımıza ve bizden beklentileri olanlara karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek için mükellefiz. Biz kimsenin adamı değil, bu toprakların ve bu milletin adamıyız. Bu konuda hiçbir sapmamız olamaz. Sapması olanlarla da mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir."
Hedefleri, rotaları, ne yapacakları ve nasıl davranacaklarının belli olduğunu anlatan Soylu, bu vesileyle terörün tasfiyesiyle işsizliğin çözümünü gerçekleştireceklerini vurguladı.
Soylu, şunları kaydetti:
"Diyarbakır dahil olmak üzere bütün illerimiz ve medeniyetlerin bize emanet ettiği değerlerimizin yarına huzurla, değerle ve kalkınmaya ulaşacağı bir anlayışı hep birlikte gerçekleştireceğiz. Türkiye yaş ortalaması 31'dir. Diyarbakır'ın ise 22'dir. Bu genç nüfus üzerinde oynamalarına müsaade etmeyeceğiz. Diyarbakırlı, Mardinli, Antalyalı ve Eskişehirli genç kardeşlerimizle dünyada sözü söylenecek ve dinlenecek bir ülke olacağız." .
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Daha şimdi Şırnak'ın Silopi ilçesinde onlarca tabanca, onlarca uzi suikast silahlarını yakaladık. Şunu söylemek istiyorum. Biz ne yapalım, sınırımızın on kilometre berisinde bir ağ kurup gelecek herkesi hoş geldiniz diye bekleyecek halimiz yok. Onun için nerede engelleyebileceksek orada önleyebilecek bir stratejimiz var. Buna devam edeceğiz." dedi.
Bakan Soylu, Valilik'teki toplantının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Sur ilçesinde bazı mahallerdeki sokağa çıkma yasağının ne zaman kaldırılacağına yönelik soru üzerine, bu konuda gerekli değerlendirmeleri Vali Hüseyin Aksoy ile yaptıklarını belirterek, "Bu öyle bir zaman dilimidir ki bunu kaldırdığınız andan itibaren tekrardan döndürmek olmaz, bir planlamayla beraber gidiyor. Önümüzdeki günlerde hep birlikte oturulacak. Gerekli hazırlıkların tamamlanmasının hemen akabinde kaldırılacaktır. Az bir zaman diliminin kaldığını belirtmek isterim ama bir zamanla da kendimizi bağlamak istemem çünkü orada bir iş yapılıyor." diye konuştu.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele konusundaki sorusu üzerine Soylu, FETÖ'nün ayağa kalkabilme ihtimalinin olmadığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Arkasında kim olursa olsun hafif bir yeniden adım atmak konusunda birileri tahrik ederse 15 Temmuz'u rahmetle ararlar, 'El yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz zannedermiş' yani biz bu coğrafyada birtakım sözlerden bahsederken, 'Bizim dışımızda, bizi dışlayarak oyun kurmaya çalışanlar muvaffak olamazlar' derken, bunu şu bin yıllık devlet geleneğimiz ve millet bütünlüğümüze bağlayarak söylüyoruz. Topyekun burada neler yapabileceğimizi bir daha böyle ansızın yapabilecekleri bir hadise karşısında nasıl hazırlandığımızı keşke bir tatbikat olsa da göstersek yok, biz de istiyoruz. Arkadaşlarımız da çok istiyor."
Gazetecilerin "Siyasetteki FETÖ bağlantısıyla ilgili çalışma var mı" sorusuna Soylu, FETÖ siyaset ilişkisi bu kadar çok yayıldıktan sonra sıfırdır demenin yanlış olacağını ifade ederek, "Ben siyasetin içerisinden gelen birisiyim. Bu konuda muhakkak ki bu tip organizasyonlar, örgütler bu tip kötülükler siyasete de devleti yönetmek için müdahale etmek isteyebilir, eline almak isteyebilirler, bu bir realitedir. Ama bilinmesini isterim ki siyasette biraz meşakkatli bir iştir. Bu FETÖ denilen garabet timsalleri de hep almak isterler. Aralarındaki temel belki de uzlaşamadığı noktalardan bir tanesi budur. Kritik noktalarda olmak isteyebilirler, etki alanı oluşturmak isteyebilirler."
Soylu, siyasetin atamayla değil mücadeleyle yapıldığını, o mücadelelerde genellikle bu tip yapılanmalar içerisinde bulunanların daha ziyade perde gerisinden bunu yönetmeye çalıştığını vurgulayarak, siyasetin içerisine girdikleri andan itibaren temsil ettikleri eğer başka bir anlayış ise bunu siyasetin ortak aklının anladığını ve onları tasfiye ettiğini söyledi. Soylu, şunları kaydetti:
"Siyaset dışarı atar ama şunu yapabilirler, belli bir noktada dururlar, etki alanlarını arkadan yönetmeye çalışırlar. O da zaten böyle bir hadiseyle karşılaştıktan sonra bilmeniniz isterim ki o etki alanlarıyla ilgili bir çok mücadeleler, müdahaleler, yargı, birtakım gizli tanıklıklar, değerlendirmeler, istihbari noktalarda hepsi işliyor. Her kademe için işlediği gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi siyasetle beraber bu süreç devam etmektedir. Ama şu tabii bizim dikkat etmemiz gereken noktadır. Birtakım tezviratlar yapılıyor. Şu kadar insan bunun içinde, şu kadar şöyledir, böyledir gibi. Bunların tezvirat olduğunu bugün kararlı duran bir siyaset mekanizmasının kararlı duruşuna helal getirmek için yapıldığını söylemek isterim. Biz her şeyi görüyoruz, hepsine de cevap vermiyoruz, sebebi de şu cevap verdiğimiz andan itibaren muhatap almış olacağız ve gerçekliği ve gerçekliği olmadığı üzerinden bir değerlendirme yapmış olacağız. Biz işimize bakıyoruz ama kararımız şudur; bu işin içerisinde kim olursa olsun bunu tasfiye etmek ve terör örgütünü bir daha muadillerinin çıkamayacağı şekilde tarihin karanlığına gömmektir."
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin yenilenmesi amacıyla kaldırılan tabela ile ilgili soru üzerine Soylu, bir yenileme çalışması olduğunu, yeni bir dizayn yaptıklarını bildirdi.
Milletin hassasiyetlerini istismar etmek isteyenlerin olacağını, bunlara müsaade etmeyeceklerini belirten Soylu, bu işin çok ötesinde olduklarını, kardeşlik hukuklarının yüksek bir noktada olması sonucu manipülasyonlara, bu hassasiyetlerin istismarına veya bunlar üzerinden etnikçilik yapmaya çalışanlara karşı bu kardeşliği muhafaza edeceklerini anlattı.
"DURUŞUMUZ NETTİR"
Soylu, Şırnak'ın Silopi ilçesindeki askeri hareketlilikle ilgili soru üzerine şöyle konuştu:
"Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız da söylüyor. Yani artık şu noktada değiliz. Oradan saldırıları yapacaklar. Biz de sadece acaba yapabileceğimiz bir karşılık var mı? diye bekleyeceğiz, sınırımıza tecavüz eden, ülkemizin ve milletimizin huzuruna tecavüz eden her ne var ise biz buna bulunduğu yerde de mücadele etme anlayışımız var. Bugün Hükümetimizin bütün üyeleri, Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız, bizler kimsenin toprağında gözümüz yok. Ama bizim toprağımıza ve huzurumuza göz dikenlere karşı da duracak halimiz yok. Duruşumuz nettir. Biz bugün bunu yapıyoruz. Hem bir ülkenin kendi koruma hakkına ait bir şeydir hem de insanlığın temel anlayışı olan bir müdafaa hakkına ait bir süreçtir. Biz bunu ihtiyaç duyduğumuz her noktada gerçekleştirebilme fırsatına sahip olduğumuzu ortaya koyarız."
"HERKESİ 'HOŞ GELDİNİZ' DİYE BEKLEYECEK HALİMİZ YOK"
Teröristle mücadele ettiklerini, silah ve mühimmat ele geçirildiğini, sadece geçen hafta Bingöl'de bir operasyonda 53 sığınak bulunduğunu anımsatan Soylu, "Bunlar nereden geliyor arkadaşlar? Daha şimdi Şırnak'ın Silopi ilçesinde onlarca tabanca, onlarca uzi suikast silahlarını yakaladık. Şunu söylemek istiyorum. Biz ne yapalım, sınırımızın on kilometre berisinde bir ağ kurup gelecek herkesi hoş geldiniz diye bekleyecek halimiz yok. Onun için nerede engelleyebileceksek orada önleyebilecek bir stratejimiz var. Buna devam edeceğiz." dedi.