İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde güvenlik güçleriyle bölücü terör örgütü mensupları arasında çıkan çatışmada şehit düşenler için üzüntülerini bildirerek, "Onlar sadece bir asker veya güvenlik korucusu değillerdi, aynı zamanda onlar birer evladımızdı. Ancak şunu ifade etmek isterim ki üzüntümüz kararlılığımıza mani değildir ve yaşadıklarımız kardeşliğimize, birbirimizle dayanışmamıza, birbirimize yaslanmamıza, birbirimizi sevmemize mani değildir." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde İçişleri Bakanlığınca başlatılan "Biz Anadoluyuz Projesi" kapsamında Mardin'den gelen öğrenciler için Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Emine Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu'nun katılımıyla program düzenlendi.
Soylu, programın açılışında yaptığı konuşmada, "Biz Anadoluyuz Projesi Mardin- Ankara Gezisi" dolayısıyla gelen çocuklarla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde güvenlik güçleriyle bölücü terör örgütü mensupları arasında çıkan çatışmada 6 asker ve 2 güvenlik korucusunun şehit düştüğünü belirten Soylu, şehitlere rahmet, ailelerine ve Türk milletine başsağlığı dileklerini iletti.
Milletçe, şehitlerden ve ailelerinden razı olduklarını vurgulayan Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Üzüntümüzü ve acımızı herhangi bir dilde ve herhangi bir ifadeyle anlatabilmemiz elbette mümkün değildir. Onlar sadece bir asker veya güvenlik korucusu değillerdi, aynı zamanda onlar birer evladımızdı. Ancak şunu ifade etmek isterim ki üzüntümüz kararlılığımıza mani değildir ve yaşadıklarımız kardeşliğimize, birbirimizle dayanışmamıza, birbirimize yaslanmamıza, birbirimizi sevmemize de mani değildir. Bizi yalnızlaştırmak, birbirimize küstürmek istiyorlar. Bizimle kendilerinin değil, kardeşlerimizin çatışmasını istiyorlar. Biz buna asla müsade etmeyeceğiz."
Görevlerinin sadece dağda teröristle mücadele etmek değil, aynı zamanda herkesin gönlünde olan kardeşliği korumak, geliştirmek ve geleceğe taşımak olduğuna işaret eden Soylu, "Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye Cumhuriyeti de kardeşliğimiz de bu ülkenin birliği de beraberliği de dimdik ayaktadır. Bütün kardeşliğiyle, hep birlikte, herkesin en ufak bir korkusu, en ufak bir yılgınlığı da milletimizin de devletimizin de birliğimizin de söz konusu değildir." diye konuştu.
PROJE, BUGÜNE KADAR 7 BİN 500 ÇOCUĞA ULAŞTI
Projeye ilişkin bilgi veren Soylu, proje kapsamında Doğu ve Güneydoğu'da belirlenen 21 ilden seçilen 15 yaş altı çocukları, Türkiye'nin diğer illerinde 3 gün süreyle misafir ettiklerini aktardı.
Soylu, şu bilgileri verdi:
"Şu ana kadar, Diyarbakır, Mardin, Hakkari, Tunceli, Batman, Bingöl, Kilis, Ağrı, Şanlıurfa, Van, Şırnak, Muş, Erzincan, Adıyaman, Erzurum ve Ardahan illerimizden 7 bin 500 kardeşimizi illerinden alıp batıdaki İstanbul, Ankara, Muğla, Denizli, Artvin, İzmir, Çanakkale, Edirne, Eskişehir, Samsun, Karabük, Manisa, Bursa, Kocaeli, Aydın, Balıkesir, Bilecik ve Trabzon'a getirdik. Bu ay ortasına kadar yaklaşık 9 bin 500 sayısına ulaşmayı da hedefliyoruz. Proje tamamlandığında ulaşacağımız rakam 50 bin. Bugün de bu kapsamda Mardin'den gelen 180 kardeşimizle birlikteyiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Emine Erdoğan'a projeyi himayelerine alarak verdiği destekten dolayı Türk milleti adına şükranlarını ileten Soylu, projenin hazırlanmasında emeği geçen Bakanlığın Strateji Başkanlığına ile valilere teşekkür etti.
Bakan Soylu, 6-7 yaşlarındayken dedesinin kendisini cuma günleri İstanbul'daki camilere götürdüğünü ve akşam olduğunda da gördüklerini anlatmasını istediğini belirterek, çocuklara 3,5 günlük ziyarette gördüklerinin önemini anlattı.
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanların yoğun bir çalışma içerisinde olduğunu bildiren Soylu, şöyle konuştu:
"Biz bir tek şey için çalışıyoruz. Biliyoruz ki sizin her birinize sorduğumuzda siz doktor olmak istediğinizi söylüyorsunuz. Mühendis, öğretmen, hemşire, polis olmak istiyorsunuz. Biz sizi hayallerinizle, ideallerinizle ve o hedeflerinizle buluşturmak için büyük bir gayret sarf ediyoruz. Bizden önceki nesiller ve bizim nesil biraz çektiler. Biz onların çektiklerini, onların yaşadıklarını size yaşatmamak, sizi aydınlık bir dünya ile buluşturmak, pasaport ve kimlik kartınızın dünyada en kıymetli pasaport ve kimlik kartı olması için büyük bir çaba sarf ediyoruz. Bir taraftan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, onun arkadaşları, herkes büyük bir mücadele içerisinde. Şuna emin olmanızı isteriz ki yarın bugünden çok daha iyi olacak."
