"Türkler kanının son damlasına kadar savaşır"

Adolf Hitler’in iktidara gelmesinde önemli rol oynayan isimlerden biri olan ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi Almanyası’nın Türkiye’deki büyükelçilik görevini üstlenen Franz Von Papen’in bilinmeyen anıları ilk kez yayımlandı.  Tarihçi Kitabevi tarafı

"Türkler kanının son damlasına kadar savaşır"

Adolf Hitler’in iktidara gelmesinde önemli rol oynayan isimlerden biri olan ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi Almanyası’nın Türkiye’deki büyükelçilik görevini üstlenen Franz Von Papen’in bilinmeyen anıları ilk kez yayımlandı. 

Tarihçi Kitabevi tarafından basılan “Franz Von Papen’in anılarından - Beni Hitler’i Başbakan Yapmakla Suçluyorlar” başlıklı 480 sayfalık kitapta Türkiye ile ilgili kısımlar dikkat çekerken, 2. Dünya Savaşı yıllarındaki Türk-Alman ilişkilerine de ışık tutuyor. Kitapta Papen’in, 1. Dünya Savaşı yıllarında Suriye ve Filistin cephelerinde ilk kez karşılaştığı 7. Ordu Komutanı Muftafa Kemal Paşa hakkındaki düşünceleri de yer alıyor. 

‘Düşünceli baktı’

Filistin-Suriye cephesinde Mustafa Kemal Paşa ile karşılaşmasına değinen Papen, anılarında şunlara değiniyor: “Falkenhayn (Yıldırım Ordu Grubu Komutanı) beni Kudüs’e göndermeye karar verdi. Halep’ten gelecek Türk ordusunun VII. kolunu düzenlemek ve savunma için hazırlamakla beni görevlendirdi. Bu askeri birliğe, Osmanlı İmparatorluğu ordusunun en genç, en enerjik generali kumanda ediyordu, daha sonra tarihe adını Mustafa Kemal Atatürk olarak yazdıracak olan Mustafa Kemal Paşa. Türkler aslanlar gibi savaşıyorlardı, ama daha gövde gövdeye savaşmaya kalmadan büyük bir bölüm asker püskürtülmüş ve yok edilmişti. El Halil tepelerinin güneyinde kayıp bir kuyu görünümündeki VII. kolordusuyla güneye ilerleyen Mustafa Kemal ile karşılaştım. Trajikomik ve dayanılmaz bir görüntü vardı. Önlemler konusunda Falkenhayn’la aralarındaki farlılıklar belirgindi.”

“Hitler bana, Rusların Finlandiya’dan ve Balkanlardan kazançlar sağlamak peşinde olduklarını söyledi. Molotov, bizim Romanya’ya toprak bağışı sözü vermemize şaşırmış. Hitler de kendisine aynı şeyi SSCB’nin Bulgaristan’da yapabileceğini belirtmiş. Ayrıca Boğaz için Montrö Anlaşması’nın özel maddeleri konusunda destek sağlanabileceğini de Ruslara bildirmiş. Ben de Hitler’e, Türklerin ellerinde bir tek asker kalsa bile kanlarının son damlasına kadar savaşıp Çanakkale’ye gedik açtırtmayacaklarını söyledim. Hiçbir yorum yapmadan, düşünceli düşünceli yüzüme baktı.”

“Ankara’nın sosyete yaşamı birkaç tiyatro gösterisi, konser ve resitalle sınırlanmıştı. Derken bir gün, bu tekdüze ve oldukça sıkıcı ortama sözcüğün tam anlamıyla bir bomba düştü. Korkunç bir patlama, bizi yere yapıştırdı. Hükümet, ülkenin diğer şehirleriyle iletişimi askıya aldı. 24 saat içinde Türk polisi olayı aydınlattı.”

Milliyet

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler