Kadınların korkulu rüyası ‘pelvik ağrılar’ her 10 kişiden 1’inde görülüyor
Op. Dr. Burhan Özel, konu hakkında bilgilendirdi
Op. Dr. Burhan Özel, kadınların korkulu rüyası pelvik ağrılarının her 10 kişiden 1’inde görüldüğünü belirterek uyarılarda bulundu.
İştah kaybı, bel ağrısı ve özellikle cinsel ilişki esnasında ya da sonrasında ağrı ile günlük yaşamı olumsuz etkileyen kronik pelvik ağrı, karnın en alt kısmında sık sık, şiddetli ağrı ve acı hissedilmesi olarak bilindiğini belirten Op. Dr. Burhan Özel, günümüzde genellikle genç kadınlarda rastlanılan durumun, fiziksel acı ve yorgunluk hissinin yanı sıra depresyon ve uyku problemleri gibi psikolojik rahatsızlıklara da neden olabildiğine dikkat çekti.
“6 aydan fazla süren ağrılara dikkat”
Kadınlarda sık tekrarlayan alt karın ağrısı ya da bir diğer ismiyle üreme fonksiyonları için önemli bir bölge olan pelvis bölgesinde 6 ay ve daha uzun süre devam eden ağrılar pelvik ağrılar olarak tanımlanmakta olduğunu söyleyen Özel,”Bu ağrılar özellikle adet dönemi, cinsel ilişki esnasında veya sonrasında şiddetli alt karın ağrısı olarak belirti göstermektedir. Kronik pelvik ağrı hastalık değil semptomdur. Genişlemiş pelvik venler sıklıkla meydana gelen pelvik ağrıya neden olabilmektedir. Bu durum adet öncesi kötüleşir ve yürüme periyodundan sonra ya da uzun süre ayakta hareket edilen günlerde görülebilmektedir. En belirgin semptom ise cinsel ilişki esnasında ortaya çıkan ağrı olarak tanımlanmaktadır. Bu rahatsızlık idrarda yanma gibi bulgularla da kendini belli etmektedir. Kronik pelvik ağrı 15-73 yaş arası her 10 kadında birinde görülmekte” dedi.
Kadınlarda sıklık ve süreklilik ile pelvik bölgede hissedilen ağrı sosyal hayatı olumsuz etkilemekte olduğunu belirten Özel, “Sosyal yaşamı kısıtlayan ve psikolojik olarak da yıpratıcı olan bu durum birçok kadında görülmektedir. Jinekolojik nedenlere bağlı pelvik ağrılar arasında çikolata kistleri, pelvik adezyonlar diye adlandırılan doku tabakalarının neden olduğu bağırsak rahatsızlıkları ve gebe kalmayı güçleştiren durumlar kronik pelvik ağrının jinekolojik nedenleri olarak bilinmektedir. Jinekolojik nedenlerin dışında kronik pelvik ağrıya neden olabilecek başka rahatsızlıklarda bulunmaktadır. Bunlar kısaca şu şekilde sıralanabilir. Gastrointestinol sebepler, Irritabl bağırsak sendorumu, yaygın üreme çağındaki kadınların yüzde 20 sinde görülür ve pelvik ağrıya neden olabilir. Konstipasyon (kabızlık) yaygın görülen ve kolay tedavi edilen bir durumdur ancak pelvik ağrıya neden olabilir. Fıtıklar (hermi ) karın ve pelvik fıtıklar ağrıya neden olabilir. Ürolojik sebepler de İnterstisyel sistit yani idrar torbasının iltihaplanması pelvik ağrıya neden gösterilebilir. İnflamatuar rahatsızlık, ağrı ve sık idrara gitme ile ilişkilidir. İşeme ile ağrı azalmasına neden olan bu durum karnın alt kısmında ağrıyla bulgu verebilir. Üretrol sendrom adı verilen rahatsızlık da nedeni bilinmeyen sık idrara çıkma isteğidir. Kas iskelete bağlı sebepler ise Yumuşak doku romatizması özellikle omuz, boyun ve pelvik eklemlerde olan yaygın ağrının nedeni olabilir. Hassas noktalar ve ağrı eşiğinin düşmesi ile karakterizedir. Nörolojik sebeplerde de sinir tuzağı, cerrahi işlem sonrası skar dokuda sinir sıkışması, sinir dağılım alanında ağrı veya fonksiyon bozukluğu, boyun, omurilik ya da vücudun farklı noktalarında geçmeyen ağrılar, sinirin gerçek hasarı sonucu oluşur. Zonklama saplama ya da yanma tarif eder” diye konuştu.
“Akut pelvik ağrı ve kronik pelvik ağrı birbirine karıştırılmamalıdır”
Ani başlayan ve genellikle ciddi hastalıkların belirtisi olan akut ağrılar, sıklıkla hissedilen ve uzun süre devam eden kronik ağrıların zıddı olarak tanımlanmakta olduğuna dikkat çeken Özle, “Akut pelvik ağrılar en kısa sürede tedavi gerektiren durumlara sebebiyet verebilmektedir. Üreme çağındaki bir kadında akut pelvik ağrı gebelik testi pozitifliğinde diğer nedenler kanıtlanana kadar dış gebeliktir. Dış gebelikte anne adayında hayati tehlike oluşturacak komplikasyonları en kısa sürede ortadan kaldırılmalıdır. Akut pelvik ağrıya neden olabilecek bazı jinekolojik nedenler şöyle sıralanabilir; erken gebelik, dış gebelik, düşük, yumurtalık kistleri, hipersmülasyon sendromu (yumurtalıkların aşırı uyarılması sonucu gelişen bir tablo) sonrasında oluşan over kistler neden olabilir. Akut pelvik ağrının neden olabileceği jinekolojik olmayan sebepleri ise apandist, ırritabl bağırsak sendromu, bağırsak iltihabı, sindirim sistemi rahatsızlıkları, böbrek mesane taşı, fıtık, enfeksiyona bağlı rahatsızlıkların tümü jinekolojik kaynaklı olmayan nedenlere bağlı olabilir” şeklinde açıklamada bulundu.
Alt karın ağrısının çoğu zaman tedavi gerektirdiğini aktaran Özel, sözlerini şöyle sürdü:
“Vücudun karın bölgesinde meydana gelen yanma, acı ve ağrı hissi çoğu zaman ciddiye alınmayarak evde bitkisel çaylar ve ağrı kesiciler ile tedavi sağlanmaya çalışılmaktadır. Karnın al kısmında sürekli ve sıklıkla meydana gelen kronik pelvik ağrının jinekolojik ve jinekolojik olamayan diğer nedenleri için uzman hekim muayenesi sonrası ilaç tedavisi ya da cerrahi müdahale söz konusu olabilmektedir. Kronik pelvik ağrı tedavisinde çoğu zaman hormon tedavisi, doğum kontrol hapı, antibiyotik ve ağrı kesici uygulamaları ile fizik tedavi yöntemlerinden yararlanılmaktadır.”