Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İlhan Yerlikaya, televizyonlardaki evlilik programlarından dolayı vatandaşlardan aldıkları şikayet sayısının 36 bini bulduğunu açıkladı.
RTÜK Başkanı Yerlikaya, Afyonkarahisar'da termal bir otelde yerel medya temsilcileriyle bir araya geldi.
Toplantıda, kamuoyunun tepkilerine ve kuruma gelen taleplere önem verdiklerini belirten Yerlikaya, "Dolayısıyla vatandaşlardan gelen tepkilere de dikkat ediyoruz. Son günlerde televizyonlardaki evlilik programlarıyla ilgili yasalardan doğan haklarımızı kullanarak, müeyyide uyguluyoruz. Çünkü, vatandaşlardan çok büyük tepkiler alıyoruz. Aldığımız şikayet sayısı 36 bini buldu." diye konuştu.
Yerlikaya, bu programların uzun süre devam etmesi ve içeriğinde de sorunların olmasından dolayı tepkilerin geldiğine işaret etti.
"Yetkimizi kullanarak, müeyyide uyguluyoruz"
Formatı eskiyen programların radyo ve televizyonlarda yer bulmasında zorluk çekeceğini anlatan Yerlikaya, şunları söyledi:
"Bunun karşısında RTÜK'de yasalardan doğan yetkimizi kullanarak, müeyyide uyguluyoruz. Hakikaten çok sorunlu içerikler ve yayınlar var. Hepimiz bunları görüyoruz. Yaklaşık 6-7 ay önce bu evlilik programları yapanları çağırdık ve içerikte ne tür sorunları olduklarını anlattık. Program yapımcıları, 'biz bunları mı yapmışız', 'gerçekten çok ayıp etmişiz' şeklinde söylemleri oldu. Geçenlerde yine topladık. İçerikteki sorunları anlatarak, bu programların miadını doldurduğunu söyledik. Gereğini de yapmalarını istedik. Onun dışında başka bir şey söylemedik. Birtakım şeyleri biz söylemişiz gibi lanse ettiler. Fakat bizim söylediğimiz sadece bu."
"Reyting oranlarına göre para cezası"
Yerlikaya, programın kaldırılmasıyla ilgili kararın, yayıncıların kendisine ait olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu programlar böyle devam ettiği sürece, müeyyidelerimizi uygulamaya devam edeceğiz. Müeyyidemiz de reyting oranlarına göre para cezası. Televizyonlara farklı farklı para cezaları gelebiliyor. Onların reytinglerinden kaynaklanıyor. Bir önceki ayın reklam gelirlerinin oranlarından kaynaklanıyor. Reklam geliri fazlaysa, o televizyona fazla diğerine az gelebiliyor. Bunu zaman zaman gazetelerde görüyorsunuz. 'Bu televizyona az, şuna çok, niye öyle'. Bu, standart yüzde 1 veya 2 artırımlı parası. Yüzde 3'de verebiliriz. Bu artırımlı para cezalarını veriyoruz. Sonuçta farklı farklı çıkabililiyor. Yayıncılarımız, hedef kitleleri olan vatandaşlarımızın söylemlerine dikkat etmek zorundalar. Bundan kaçamazlar. Kaçarlarsa ne olur, kendileri de zarar görür. Bu şekilde eleştirilen reytingler, bu sefer düşmeye başlar."
"Reytingler kolesterole benzer"
Yerlikaya, reytingi kolestrole benzeterek, "Reytingimiz fazla' mazereti bence hiçte makul bir mazeret değildir. İnsanlar mutluluk içerisinde severek izliyorsa, önemlidir. Yoksa lanet ederek ve kızarak izliyorsa, bu reytingin hiçbir anlamı da yoktur. Bunu buradan net olarak söylüyorum. Çünkü onlar bize verdikleri savunmalarda bunları söylüyorlar. 'Efendim siz söylüyorsunuz ama çok izleniyor'. İzleniyor ama kızarak izleniyor. Lanet ederek izliyorsa, o zaman o reyting faydalı bir reyting değildir." diye konuştu.
