35-40 Milyon doz aşı alacağız!

Sağlık Bakanlığınca düzenlenen ''Aşı Sempozyumu''na gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akdağ, şu anda 3 aşı firmasıyla görüşme yaptıklarını, yaklaşık 35-40 milyon doz arası domuz gribi aşısı almayı planladıklarını bildirdi. Sağlık çalışanları b

35-40 Milyon doz aşı alacağız!

Sağlık Bakanlığınca düzenlenen ''Aşı Sempozyumu''na gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akdağ, şu anda 3 aşı firmasıyla görüşme yaptıklarını, yaklaşık 35-40 milyon doz arası domuz gribi aşısı almayı planladıklarını bildirdi.

Sağlık çalışanları başta olmak üzere bütün risk gruplarına, stratejik çalışma alanlarında görev yapanlara, çocuklar ve gençlere aşı yapılacağını söyleyen Akdağ, şöyle konuştu:
''Hem Dünya Sağlık Örgütünün hem gelişmiş ülkelerin hastalık kontrol merkezlerinin öncelikli aşı grupları bunlar. Türkiye'deki bilim heyetimiz de bu gruplara aşı yapılmasının uygun olacağını ve salgını önemli ölçüde kontrol altına alacağımızı düşünüyor. Bu şekilde hazırlıklarımız devam ediyor.

Biz aşıyı tahmin ediyorum ekim ayının 3. haftasında aşının ilk partisini Türkiye'ye getirmiş olacağız. Ancak bu aşıların uluslararası anlamda ruhsat almasını bekliyoruz. Özellikle Avrupa Hastalık Kontrol Merkezinden ruhsat almaları gerekiyor. Ön yeterlilik diyebileceğimiz veya ön görüş olarak uygunluk belgelerini aldılar ama kesin ruhsatı da almaları gerekiyor. Bizim ülkemizde de ruhsatlandırma süreci bir taraftan gidiyor. Aşı açısından bu bir yarış yani. Domuz gribi aşısının mevsime yetiştirilmesi açısından bir yarışa benzetilebilir. Biz de Sağlık Bakanlığı olarak üstümüze düşeni yapıyoruz.''

-''DOZ DEĞİŞEBİLİR''-

Doz miktarının 35-40 milyon doza çıkarılmasının yeni bir karar olup olmadığı sorusu üzerine Akdağ, bunun yapılan görüşmeler sonucu kararlaştırıldığını, çünkü aşının belirli miktarlarda üretilebildiğini belirtti. Akdağ, firmaların verebileceği aşı miktarına ve Bilim Kurulu kararlarına bağlı olarak bu rakamların değişebildiğini söyledi.

Bakan Akdağ, bir başka soru üzerine, aşının öncelikle uygulanacağı gruplar arasında sağlık çalışanları ve hamilelerin bulunduğunu, özellikle sağlık çalışanlarının bu hastalarla karşılaşabilecekleri için ayakta kalmalarının önemli olduğunu ifade etti. Akdağ, aşının hacı adaylarına da yetiştirilmesinin planlandığını belirterek, ''Orada belirli bir plan üzerinde çalışıyoruz. Aşı yetişirse yaparak göndereceğiz, değilse risk gruplarını tutacağız, aşıyı orada götürdüğümüz zaman yapacağız. Çünkü şu anda bizim bulunduğumuz yarım küre itibariyle bir salgın mevcut değil ama salgın kapıda, öyle düşünüyoruz ona hazırlık yapıyoruz'' dedi.
Akdağ, aşının kaç doz uygulanacağı sorusu üzerine, belli risk gruplarına iki doz, belirli gruplara da bir doz şeklinde uygulanacağını, bunların hepsinin süreç içinde netleşeceğini bildirdi.

''Mevsimsel grip aşısının domuz gribine yakalanma riskini artırdığı'' iddialarının sorulması üzerine, Akdağ, bu ve buna benzer haberlerin hiç birinin kesinleşmiş bilimsel veriler olmadığını ifade ederek, kesinleşmemiş veriler üzerinde yorum yapılmamasını istedi.

-OKULLARDA KAMPANYA YÜRÜTÜLECEK-

Domuz gribine karşı okullarda önlem alınıp alınmayacağı sorusuna karşılık, Akdağ, Milli Eğitim Bakanlığı ile çok kapsamlı bir çalışmayı belirli bir noktaya getirdiklerini belirtti. Salgın ayları olarak bilinen aralık ve ocak aylarına yakın bir zamanda, ekimin 2. yarısından sonra başlayarak eğitimi ve farkındalığı artırma çalışmalarını yaygınlaştıracaklarını ifade eden Akdağ, ''Okullarda bu anlamda öğretmenlerimize eğitim veriyoruz, vereceğiz. Çocuklarımıza yönelik belli malzemeler hazırlıyoruz. CD'ler, broşürler, afişler... Bu şekilde geniş bir eğitim kampanyasını, farkındalık artırma kampanyasını okullarımızda yürüteceğiz'' dedi.

Salgın halinde okulların tatil edilip edilmeyeceğinin sorulması üzerine de Akdağ, bunun belli şartlar dahilinde, belli bölgelerde yapılabileceğini kaydetti. Akdağ, ''Aslında şu günlerde konuşacağımız en önemli şey, kapıdaki salgına karşı nasıl korunacağımız. Ellerimizi yıkamayı bu dönemde anlatacağız. Bütün iletişim çabalarımızı nasıl korunacağımız üzerine bina ediyoruz ama yarın bir salgın başladığı zaman, ikinci basamak iletişim kampanyasına geçeceğiz. Bu işin iletişim boyutu çok önemli'' diye konuştu.

Bakan Akdağ, ''Kapıda olan, bütün Kuzey Yarım Küreyi bekleyen salgına karşı'' toplum olarak korunmanın bilincine varılması gerektiğini belirterek, toplu yaşanan yerlerde ellerin sık yıkanmasının, öksüren, aksıran kişilerin bunu etrafa yaymamalarının büyük önem taşıdığını kaydetti.

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler