Acil sağlık konusunda mevzuat var
Dernek Başkanı Orhan Demir, vatandaşların mağdur olmaması için sağlık kuruluşlarından 'ayrıntılı fatura ve hizmet detayı belgesi' almalarını istedi. Hasta Hakları Aktivistleri Derneği hazırladıkları acil sağlık hizmetlerine yönelik raporu bir basın açıkl
Dernek Başkanı Orhan Demir, vatandaşların mağdur olmaması için sağlık kuruluşlarından 'ayrıntılı fatura ve hizmet detayı belgesi' almalarını istedi.
Hasta Hakları Aktivistleri Derneği hazırladıkları acil sağlık hizmetlerine yönelik raporu bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu. Dernek Başkanı Orhan Demir, "Sağlık kuruluşları, hasta ve yakınlarının mecburiyetini kötüye kullanarak kendilerine haksız ve yersiz kazanç elde ediyor, SGK ve Sağlık Bakanlığı ise seyrediyor." görüşünü savundu.
Başbakanlık'ın 2008 tarihli genelgesine göre tüm sağlık kuruluşlarına acil durumlarda kişinin sosyal güvencesine ve ödeme gücüne bakılmaksızın hastaya gereken tıbbi müdahalenin yapılması gerekiyor. Buna rağmen 2012 yılında bu konu hakkında Sağlık Bakanlığı'na gelen 35 bin, Hasta Hakları Aktivistleri derneğine gelen bin 773 şikayet başvurusu, mevcut mevzuatın uygulanmadığını gösteriyor. Buna göre şikayetlerin temel sebebi Sağlık Bakanlığı ve SGK'nın acil durum tanımında farklı görüşte olması. Bu durumu kendi lehine yorumlayan özel hastanelerin bazılarının, acile gelen hastalara "SGK'ya göre acil durumda değilsiniz." diyerek hasta ve yakınlarından fark ücreti alıp haksız kazanç elde etme yoluna gittiği görüşü savunuluyor.
Sağlık Bakanlığı'nın konuyla ilgili uyarıları zaman zaman yapmasına rağmen denetim konusunda sıkıntılar olduğunu kaydeden Demir, şöyle konuştu: "Şu ana kadar hangi gerekçelerle, kaç hastane hakkında, ne gibi yasal işlemlerin yapıldığı hastane isimleriyle birlikte kamuoyu ile paylaşılması gerekiyor."
Demir, acil olarak kendisine gelen hastaları 'sosyal güvencesi ve parasının olmaması ya da hastanede yer olmadığı gerekçesiyle mükerrer olarak geri çeviren ve fark ücreti alan sağlık kuruluşlarının ruhsatlarının iptal edilebildiğine dikkat çekiyor. Acil sağlık hizmetlerinde gereken hassasiyetin gösterilmesi için sağlık kuruluşlarının uygulamalarından mağdur olan hasta ve yakınlarının acil vakalarla ilgili şikayetlerini Sosyal Güvenlik İl Kurumu, İl Sağlık Müdürlüğü, valilik ve savcılıklara iletmeleri büyük önem taşıyor.
Kamuya ait sağlık kuruluşlarından veya ayakta teşhis ve tedavi yapan özel sağlık kuruluşlarından acil sağlık hizmeti alanların hizmet bedelleri, bu hizmet sunucuları tarafından Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu hükümleri çerçevesinde Sosyal Yardımlaşma Vakfı'ndan alınabiliyor. Orhan Demir, özel hastanelerden acil sağlık hizmeti alan muhtaç vatandaşların öncelikle ücretsiz kontenjandan yararlandırılması gerektiğini, bu kontenjanı aşan durumlarda hizmet sunucusu tarafından Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 18. maddesi gereğince sağlık kuruluşunun bulunduğu yerin belediyesinden ödeme talebinde bulunulabileceğini ifade ediyor. Vatandaşların aldıkları acil sağlık hizmetlerinden sonra sağlık kuruluşlarından fatura ve hizmet detayı belgesini istemeleri, suistimallerin önüne geçilmesi adına önem teşkil ediyor.