Bacaklardaki şişlik o hastalığın habercisi olabilir
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Tolga Önder, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Tolga Önder, ‘derin ven trombozu’ diye adlandırılan damar tıkanıklığı rahatsızlığının bazen akciğere giderek ölüme neden olabileceğini söyledi.
Opr. Dr. Tolga Önder, ‘derin ven trombozu’ olarak adlandırılan, damarların kan pıhtısı ile tıkanması hakkında bilgi verdi. Opr. Dr. Tolga Önder, oluşan pıhtının zaman zaman akciğere giderek ölüme neden olabileceğini belirterek, "Tromboz, damarların kan pıhtısı (trombüs) ile tıkanmasıdır. Derin ven trombozu ise büyük toplardamarların içinde pıhtı oluşmasıdır. En çok bacak ve kalça toplardamarlarında görülmekle beraber kolda da görülebilir. Oluşan pıhtı kan akımını tamamen veya kısmen engelleyebildiği gibi bazen bulunduğu yerden koparak akciğere gidebilir ve buna akciğer embolisi denir. Akciğer embolisi ise ciddi solunum yetmezliği ve ani ölümle sonuçlanabilir” dedi.
Derin ven trombozunun nerede, ne zaman ve nasıl görülebileceğine ilişkin Opr. Dr. Önder, "Özellikle büyük cerrahi girişimler sonrası uzun süre hareketsiz kalmak zorunda olduğumuz, yatağa bağımlı olduğumuz dönemlerde, uzun kara ve hava yolculuklarında, vücudun susuz kalması durumunda obezitede, ileri yaş, kalp yetmezliği, sigara kullanımı, kanser hastalarında, kadınlarda östrojen kullanımı (doğum kontrol hapı veya hormon replasman tedavisi), gebelik, lohusalık dönemlerinde, genetik olarak pıhtılaşmaya eğilim yaratan hastalıkların varlığında, bazı kronik hastalıklarda ve varislerde görülebilir” şeklinde konuştu.
“Tedavi edilmezse yaşam boyu ilerleyebilir”
Derin ven trombozunun ne gibi belirtiler olduğu ve tedavi yöntemlerini de aktaran Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Tolga Önder, "Derin ven trombozu gelişen bölgede, sıklıkla bacaklarda ani şişme, ısı artışı, morarma, ağrı ve hassasiyet sık karşılaşılan bulgulardır. Eğer akciğere pıhtı atarsa ani başlayan nefes darlığı, öksürük, göğüs ağrısı, çarpıntı görülebilir. Klinik değerlendirme sonrası derin ven trombozu tanısında renkli doppler ultrasonografi en etkili, kolay ve ağrısız yöntemdir. Derin ven trombozu tedavi edilmezse yaşam boyu ilerleyici bir şekilde devam eden posttrombotik sendrom adı verilen, bacaklarda ağrı, kramp, şişlik, yanma, kaşıntı, dolgunluk hissi, yara açılması ve varis oluşumuna neden olan bir tablo oluşur. Derin ven trombozu tedavisinde geleneksel yöntem kan sulandırıcı ilaçlardır. Artık günümüzde eğer erken dönemde yakalanırsa, özellikle kasık ve kalça damarlarında pıhtı varsa, hastanın hızla rahatlamasını sağlamak için anjiyo ile yapılan kateter aracılı trombolitik tedavi ve farmakomekanik trombolitik tedavi gibi yöntemlerle pıhtı parçalanıp eritilebilmektedir” diyerek sözlerini noktaladı.