Prof. Dr. Emine Nur Tozan, en çok bacaklardan birisine yansıyan, sabahları yataktan kalkamama, belde tutukluk, gün içinde açılma ya da sabah rahat uyanıp akşama doğru bacaklardan birinde, elektrik çarpması, kaslarda gerilme, parmaklarda uyuşma ya da karıncalanma niteliğinde olabilen ağrıların nedeninin mutlaka ‘disk hernisi’ denilen bel fıtığı olmayabileceğini söyledi.

Uzman doktorlar tarafından ayrıntılı bel, bacak muayenesi yapılıp sonrasında da görüntüleme tetkikleri istenilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Emine Nur Tozan, hastaların tedavilerine film bulgularına göre değil, klinik durumlarına göre karar verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Bel ağrısı nedenleri”

Prof. Dr. Tozan Bel ağrısı nedenlerini, disk hernisi (bel fıtığı), kemik yapılarda dejenerasyon (bozulma), faset eklem sendromu (omur kemiklerinin arasındaki eklemlerin kireçlenmesi, yapısının bozulması), travma ya da kemik yapının erimesi ile oluşan kırıklar, bel cerrahisi ameliyatlarından sonra ortaya çıkan özel ağrılar, beli çevreleyen ve omurgayı destekleyen kaslardan kaynaklanan ağrılar, kalça ekleminin kendi içindeki eklem bozukluklarından kaynaklanan ağrılar(sakroiliak eklem hastalıkları), siyatalji (siyatik sinirin kas içinde sıkışması ya da omurların arasından köken aldığı sinirin sıkışması) olarak sıraladı.

“Ağrının nedeni belirlenmeli”

Kronik ağrı tedavisinde temel amacın nedene yönelik olduğunu, bu neden ile bel ağrısının nedeninin araştırılıp diğer branş hekimleriyle de görüşülüp tedavinin planlandığını vurgulayan Prof. Dr. Emine Nur Tozan, “Beyin cerrahisi, ortopedi, fizik tedavi ve rehabilitasyon, psikiyatri, dahiliye branş hekimlerince gerekli hastalar için görüş alınmalıdır. Öncelikle ilaç tedavisi ile tedaviye başlanılır. Kullanılan ilaçların üzerinde ağrı kesici yazmayabilir, farklı tedavi amacıyla kullanılan ilaçların, beraber kullanılmasıyla da ağrı tedavisi yapılabilir. Belirli aralıklarla hastalar takip edilerek, ilaç tedavisine yanıt değerlendirilir. Hastaların ağrı derecesi ve yaşam kalitesi bir sonraki tedavi aşamasını belirler. Bu tedavi girişimsel ağrı tedavisi olarak isimlendirilir.” ifadesini kullandı.

RFTC yöntemi

Prof Dr Emine Nur Tozan, bir girişimsel tedavi yöntemi olan Radyofrekans Termokoagülasyonu (RFTC) da şöyle anlattı: “Özel bir cihaz ve çok yüksek frekanslı bir akım ile ağrıyı beyine ileten sinirlerin durdurulmasını sağlar. Bu ileti bloğunda, hareket ile ilgili sinirler korunur ve sadece ağrı ileten sinirler yakılır. Halk arasında lazer ile ağrı tedavisi olarak adlandırılır”.

Prof. Dr. Emine Nur Tozan, uygulamaların bu konuda eğitim almış algoloji uzmanlarınca yapıldığını ve ağrısızlık süresinin, kişiye, ağrının şiddeti ve bölgesine göre değişmekte olduğunu sözlerine ekledi.