Bu hastalık kansere yol açıyor!
İnsanoğlunda en fazla gözlenen ve tıpta yaşam boyu süren Tek Gıda alerjisi çölyak hastalığının mutlaka tedavi edilmesi gerektiği, aksi takdirde bağışıklıkla alakalı birçok hastalığın yanı sıra troid, diyabet hatta bağırsak kanserine dahi yol açabileceği b
Yayınlanma:
İnsanoğlunda en fazla gözlenen ve tıpta yaşam boyu süren Tek Gıda alerjisi çölyak hastalığının mutlaka tedavi edilmesi gerektiği, aksi takdirde bağışıklıkla alakalı birçok hastalığın yanı sıra troid, diyabet hatta bağırsak kanserine dahi yol açabileceği bildirildi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (Ktü) Tıp Fakültesi Çocuk Gastroenteroloji Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Çakır,yaptığı açıklamada, çölyak hastalığının, vücudun glütene karşı hassasiyet göstermesi olduğunu belirterek, protein olan glütenin buğday, arpa, çavdar ve bir dereceye kadar da yulafta bulunduğunu söyledi.
Çölyak hastalığının, bağırsaklarda besin maddelerinin sindirimi ve emiliminin bozulmasına yol açtığını ifade eden Çakır, "Çölyak, ömür boyu süren bir hastalıktır. Ayrıca, tıpta yaşam boyu süren ve insanoğlunda en fazla görülen Tek Gıda alerjisidir" dedi.
Çakır, çölyak hastalığının doğuştan genetik yatkınlığı olan bireylerde yaşamın herhangi bir döneminde ortaya çıkabileceğine dikkati çekerek, "Çölyak, her yaşta karşımıza çıkabilir. Hastalığa bağlı temel bozukluk ince bağırsakta oluşur. Hastalığa dair şikayetler ve bulgular ise tüm organlara ait olabilir. Çölyak, bu nedenle tüm dünyada ciddi tanı alma sorunu yaşanan hastalıklar arasında bulunmaktadır. Bunun için de pediatriden diş hekimine, dahiliyeden cerrahiye kadar tıbbın tüm disiplinleri çölyağı akıllarında bulundurmalılar. Tanı konulmadan önce detaylı inceleme yapılması gerekmektedir" diye konuştu.
"Glütensiz yaşam biçimi uygulanmalı ve sürdürülmelidir"
Çölyak hastalarının basit ama katı diyetle sağlıklı şekilde hayatlarını sürdürebileceklerini anlatan Çakır, şöyle devam etti:
"Hastalık tanısı konan kişiler ekmek, makarna, börek, simit, gofret ve çikolata gibi yiyecekleri tüketemezler. Hastalık durumunda glütensiz yaşam biçimi uygulanmalı ve sürdürülmelidir. Nüfusa oranla gerçekleştirilen çalışmalar, ülkemizde hastalığı taşıyanların yaklaşık yüzde 95'ine henüz tanı konulmadığını gösteriyor. Bu kişiler, kendilerini sağlıklı bilerek yaşıyorlar. Bu tehlikeli bir durum. Çölyaklı kişi erken tanı konulmaz ve uygun tedaviyi almazsa ileride birçok bağışıklıkla alakalı hastalığa açık hale gelir. Tanı ve sonrasında hastalığın takibi olmazsa troid, diyabet hatta bağırsak kanserine dahi yol açabilir."
Çakır, hastanın tanısı kesinleştirildikten sonra yaşam şeklinde değişikliğe gidildiğini belirterek, "Hastalığın tedavisi için herhangi bir ilaç yok. Hasta çok katı bir diyet uygulamak zorunda. Çölyak, gerekli diyete uyulduğunda tedaviye olumlu cevap veren bir hastalık. Aksi halde çok olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. ?Çölyak, ölüme kadar gidebilen ancak sadece diyetle düzelen tek sorundur."
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.