Çağın hastalığı "Yağlı Karaciğer"
Uzm. Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, konuyla ilgili bilgilendirdi
Yağlı karaciğer hastalığının genellikle hiçbir belirti vermediğini belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, hastalığın sinsi bir şekilde ilerlediğini ve siroza yol açabildiğini belirtti.
Yağlı karaciğer hastalığının çağın en önemli sağlık sorunlarından birisi olduğunu hatırlatan Uzm. Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, yağlı karaciğer hastalığı, kişi alkol almasa bile aynı alkol kullananlarda olduğu gibi, basit yağlanmadan fibrozis ve siroza kadar ilerleyebileceğini aktardı.
İnsülin direncine dikkat
Yağlı karaciğer hastalığının ülkemizde en sık görülen kronik karaciğer hastalıklarından olduğunu açıklayan Uzman Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, hastalığın obezite, sağlıksız beslenme, tip 2 diyabet, kolesterol yüksekliği ve insülin direnci kaynaklı olarak geliştiğine dikkat çekti.
Gökosmanoğlu, “Karaciğerde normalden fazla yağ birikmesi nedeniyle bize gelen hastaların ilettikleri şikâyetler; yemeklerden sonra halsizlik, yorgunluk, ellerde titreme, terleme, ağırlık hissi, karında dolgunluk ve karın sağ üst bölgede ağrı olmaktadır. Yağlı karaciğer vakalarının yüzde 5’inde ortalama 7 yıl içinde siroz gelişmekte ve bunların yüzde 1,7’si maalesef ölümle sonuçlanmaktadır” diye konuştu.
Kilo kontrolü şart
Yağlı karaciğer hastalığının tedavisinde, kilo vermenin ve fiziksel aktivitenin şu ana kadar etkisi kanıtlanmış en iyi tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Uzman Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, ayrıca işlenmiş şeker ve un, hayvansal yağ ve alkol tüketiminin azaltılması, daha fazla sebze-meyve ve kurutulmuş meyve tüketilmesinin çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.