Diş sağlığı önemlidir!..
Dişlerdeki eksiklik ve sağlıksız bir ağız, reflüden kolon kanserine ve bağırsak sorunlarından hemoroide kadar birçok hastalığı tetikleyebilir. Eksik dişler, kanayan diş etleri, gün boyu rahatsız edici kokuya yol
Dişlerdeki eksiklik ve sağlıksız bir ağız, reflüden kolon kanserine ve bağırsak sorunlarından hemoroide kadar birçok hastalığı tetikleyebilir. Eksik dişler, kanayan diş etleri, gün boyu rahatsız edici kokuya yol açan bakterilerin çoğalmasına neden olabilecek sağlıksız bir ağız ve diş yapısı…
Beslenmenin ağızdan başladığı ve ağız sağlığının tüm vücut sistemini etkilediği düşünüldüğünde, diş ve diş etlerinde sorun olan kişilerde ortaya çıkabilecek birçok önemli sağlık sorunundan bahsedilebilir.
Bu sorulara dikkat!
Peki sağlıksız dişler genel vücut sağlığını nasıl etkiliyor? Hangi hastalıklara zemin hazırlıyor? Ya da hangi hastalıklar belirtisini dişlerdeki bir sorun olarak gösteriyor? Dentway Diş Kliniği’nden Ağız ve Diş Hastalıkları Uzmanı Dt. Alper Çıldır, dikkat edilmesi gerekenler hakkında bazı önemli bilgiler verdi.
SORU 1
Sorunların, ağız ve dişle ilişkisi nedir?
Ağızdaki eksik dişler yüzünden yiyecekler doğru ve yeterli çiğnenemez. Bu nedenle öncelikli olarak mide problemleri ortaya çıkmaktadır. Yani mide ve bağırsak sisteminde oluşabilecek bir sorunun kaynağı öncelikle dişlerdir. Bunun en önemli göstergesi reflüdür. Reflünün en önemli nedenlerinden biri, sağlıksız dişler ve besinleri yeterli çiğneyememektir. Besinler parçalanmadan mideye yollanır ve bu nedenle ağız içine mide asidi kaçar.
SORU 2
Önemli hastalıklara yol açabilir mi?
Dişlerdeki eksiklik ve sağlıksız bir ağız, reflü şikayetinin yanında diğer gaz problemine de yol açmaktadır. Çünkü sağlıksız dişlerle besinler iyi çiğnenemez ve içinde hava depolar. Et gibi posasız yiyeceklerin tüketimi ve bunların iyice parçalanmadan bağırsağa gitmesi, bağırsak hareketlerinde kısıtlamaya ve fonksiyonlarda düzensizliklere yol açar.
SORU 3
Vücudu da etkiler mi?
Besinlerin ağızda yeteri kadar çiğnenmemesi yani dişlerin yeteri kadar kullanılmaması diş eti hastalıklarına da zemin hazırlamaktadır. Yalnızca tek taraflı yemek tüketimi, yemek yenmeyen tarafta gözle görülür bir tartar oluşumuna neden olur. Yeterince kullanılmayan dişler üzerinde bakteriler ürer. Bu da diş eti hastalıklarına yol açar. Diş eti hastalığıyla birlikte diş etindeki bu bakteri, ağızdan kan yoluyla bütün vücuda yayılmakta ve midede “Helikobakter Pylori” şekilde kendini gösterir. Bu durum probleme neden olur.
SORU 4
Hastalıklara en çok neler zemin hazırlar?
Dişlerin sabah, öğle ve akşam fırçalanması çok önemlidir. Fırçalanmayan diş yüzeyinde bakteriler oluşur ve diş eti kenarında hafif kızarıklıklar şeklinde kendini gösterir. Bu durum başlangıç aşamasındayken günlük fırçalama ile diş etleri eski durumuna döner. Ancak ilerlediğinde bakteriler, geri dönüşümsüz dişeti hastalıklarına yol açabilir.
SORU 5
Diyabetliler riskte mi?
Sağlıksız ağız ve dişlerin önemli hastalıklara yol açmasının yanında bazı kronik hastalıklar da diş ve dişetlerindeki sorunlarla kendini gösterebilir. Ciddi ağız ve diş enfeksiyonu olan hastaların aynı zamanda diyabet hastası olup olmadıkları da sorgulanmalıdır. Çünkü diyabet ağız içinde dişlerde ve diş etlerinde önemli sorunlara neden olmaktadır. Her diş eti sorunu olan kişide diyabet görülme gibi bir kural yoktur. Ancak bu durum doktor için şüphe uyandırmalıdır. Bu nedenle diş eti hastalığı olan kişilerde şeker sorgulaması yapılmalıdır.
SORU 6
Nasıl önlemler almak gerek?
Beslenme sırasında mümkün olduğunca şekerli besinlerden uzak durmak gerekir. Yemeği final olarak ise daha fazla “bazik” olarak adlandırılan meyve suyu ve kolalı içecekler yerine ayran ve peynir gibi besinlerle sonlandırmak en idealidir. Ağız ve dişlerin en büyük düşmanlarından biri asittir. Baharat da dişlere ciddi zarar veren besinler arasındadır. Bu nedenle asitli besinleri tüketmemek ya da dişlere temas süresini en aza indirerek tüketmek gerekir. Yedikten ya da içtikten sonra ağzı çalkalamak ve mümkünse dişleri fırçalamak önemlidir.
SORU 7
Düzenli diş takibi neden önemli?
Diş eti uzmanına düzenli danışarak tedavilerini aksatmayan hastaların; enfeksiyon riski neredeyse çok azdır. Yani bir bakteriye bağlı olarak felç riski ya da kalp kapakçığında sorun çıkma riski çok düşüktür. Vücuttaki şeker seviyesinin kontrol altına alınması sağlanmaktadır. Çünkü ağızda bir enfeksiyon varken şeker seviyesi düşmez. 3 ayda bir yapılan hemoglobin a1c testi denilen total 3 aylık periyodu gösteren testlerde bu net bir şekilde görülmektedir.